İhanet etmeyeni işsiz bırakmadık
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Aralık 23, 2001 02:03
İş Bankası olarak Japon geleneğine göre hareket ettiklerini söyleyen Genel Müdür Ersin Özince, ‘‘Sisteme ihanet etmedikçe kimseyi işsiz bırakmamaya özen gösterdik’’ dedi. Özince, Türk bankacığında yaşanan yeniden yapılanmayı ‘‘kriz sayesinde olsa da’’ olumlu bulduğunu belirtti.
TÜRKİYE İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, 2001 yılının çok zorlu geçtiğini ancak ekonomide düzelme belirtilerinin arttığını söyledi. Piyasalardaki olumlu gelişmelerin kredi notlarına da yansımaya başlamasını çok olumlu bulan Özince, ‘‘Notumuz düzeliyor. Bu da iyi olduğumuzu bizim dışımızdakiler de görüyor demek. Ama bu da yetmez’’ dedi.
Ersin Özince, önceki akşam İstanbul'da düzenlediği yıl sonu değerlendirme toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Türk bankacığında yaşanan yeniden yapılanmayı ‘‘kriz sayesinde olsa da’’ çok olumlu bulduğunu belirten Özince, ‘‘Bir zamanlar Fortune Dergisi'nin en yüksek maaşlı yöneticiler listesine giren Türk banka yöneticilerini gördükçe, kendi kendime 'bu kadarı da fazla' diyordum. Şimdi bir bakıma sektördeki hormonlu yapı, gizli işsizlik ortaya çıkmış oldu’’ dedi. Özince, krizin en derin seyrettiği dönemlerde İş Bankası Genel Müdürü olarak çok trajik mektuplar aldığını belirterek şöyle konuştu:
‘‘Günde en az 4-5 çok trajik mektup aldım. Kimi köprüden atlamaktan bahsediyordu. İntihar noktasına gelmiş insanlar hep iş istiyordu. Onlar için malesef pek fazla birşey yapamadım. Ancak, İş Bankası olarak biz biraz Japon geleneğine uygun hareket ettik. Sisteme ihanet etmedikçe kimseyi işsiz bırakmamaya özen gösterdik.’’
İş Bankası'ndan başka bankalara gidenlerin şimdi dönmeye çalıştığını söyleyen Özince, beyaz yakalıların işsizlik sorunu konusunda da ‘‘Ben aslında eski bankacılardan ziyade, sektöre yeni girecek genç mezunlar adına çok üzülüyorum. Çünkü onlar böyle bir işsizliği hiç hak etmiyorlar’’ dedi.
KRAL MÜŞTERİ BİTTİ
Ersin Özince, bankacılık sektöründe kuralların oturmasıyla hesapsız kredilerin son bulacağını kaydetti. Yeni dönemde bütün banka müşterilerinin ‘‘kral’’ muamelesi göremeyeceğini savunan Özince, şöyle konuştu:
‘‘Artık müşterinin hepsi kral değil. Çünkü sistem Avrupaileşiyor ve daha sağlıklı oluyor. Bundan sonra kredibiliteye uygun muamele var. Kral var, prens var, parya var. Ona göre kredi var. Mesela Ersin Özince 'sen kaç para maaş alıyursun' o kadar kredi limitin olabilir. 'İş Bankası Genel Müdürü olabilirsin ama Citibank Genel Müdürü kadar maaş almıyorsan onun kadar kredibiliten yok' deniyor ve o kadar kredi alamıyorum. Demek ki genel müdür de dahil herkes gelirine göre kredilendirilebilir. Bakın bu yüzden ABD'de otel parası öderken kart limitim dolduğu için ben de sıkıntı çektim. Bu benim de başıma geliyor.’’
Gelişmelerin, Türk bankacılık sektöründe gelecek yılın, daha az çalkantılı olacağını gösterdiğini dile getiren Özince, haksız rekabetin ve yüzde 100 garantinin de bitmesini istedi.
İş Bankası evde kalmış kız değil
Önümüzdeki dönemde büyük bankalara konsantrasyonun artacağını, ancak büyük ‘‘bankayı yaratmanın değil, muhafaza etmenin ve uygun sermayeyi koymanın marifet olduğunu söyleyen Ersin Özince, ‘‘Bakalım bunu başarabilecek miyiz’’ dedi. Garanti Bankası'nın Osmanlı Bankası ile birleşmesini, Özince, ‘‘Çok güzel, çok hayırlı bir iş oldu’’ derken. Türkiye'de bankaların daha çok büyümesinde yarar gördüğünü ve bunun uygun ortamın da oluşmaya başladığını kaydetti. İş Bankası'nın evliliği konusunda da sık sık sorular geldiğini söyleyen Özince, ‘‘Biz evde kalmış psikolojisinde değiliz ki. öyle bir sıkıntımız yok’’ diye konuştu.
Yunan bankaları bölgede başarılı
Türk bankalarının bölgesel stratejilerinin tutmadığına dikkat çeken Ersin Özince, ‘‘Türk bankalarının uluslararası güç olma konusunda çok iyimser değilim. Daha önce girdiğimiz birtakım piyasalar dahi tutamayacak gibi görünüyoruz’’ dedi. ‘‘Balkanlar'da Yunan bankaları kadar başarılı olamadık’’ diyen Özince, ‘‘Yunan bankaları bölgesel olmada çok iyi gidiyor. Türk bankaları ise bir süre daha evdeki sorunlarla uğraşacak gibi görünüyor’’ yorumunu yaptı. Yunanistan merkezli Novabank'ın Site Bank ile ilgilenmesini çok olumlu bulduğunu dile getiren Özince, ‘‘Sitebank çok büyük bir banka değil. Bence Yunanlılar sembolik olarak Türk piyasasına giriyorlar. Bu da Türk piyasasına Yunanlı komşularımızın da inancı olduğuunu gösteriyor ve çok olumlu bir gelişme’’ dedi. Şişecam'ın da Yunanistan'da yüzde 25 pazar payına ulaştığını hatırlatan Özince, karşılıklı ticaretin gelişmesinin çok iyi olduğunu vurguladı.
Ersin Özince, önceki akşam İstanbul'da düzenlediği yıl sonu değerlendirme toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Türk bankacığında yaşanan yeniden yapılanmayı ‘‘kriz sayesinde olsa da’’ çok olumlu bulduğunu belirten Özince, ‘‘Bir zamanlar Fortune Dergisi'nin en yüksek maaşlı yöneticiler listesine giren Türk banka yöneticilerini gördükçe, kendi kendime 'bu kadarı da fazla' diyordum. Şimdi bir bakıma sektördeki hormonlu yapı, gizli işsizlik ortaya çıkmış oldu’’ dedi. Özince, krizin en derin seyrettiği dönemlerde İş Bankası Genel Müdürü olarak çok trajik mektuplar aldığını belirterek şöyle konuştu:
‘‘Günde en az 4-5 çok trajik mektup aldım. Kimi köprüden atlamaktan bahsediyordu. İntihar noktasına gelmiş insanlar hep iş istiyordu. Onlar için malesef pek fazla birşey yapamadım. Ancak, İş Bankası olarak biz biraz Japon geleneğine uygun hareket ettik. Sisteme ihanet etmedikçe kimseyi işsiz bırakmamaya özen gösterdik.’’
İş Bankası'ndan başka bankalara gidenlerin şimdi dönmeye çalıştığını söyleyen Özince, beyaz yakalıların işsizlik sorunu konusunda da ‘‘Ben aslında eski bankacılardan ziyade, sektöre yeni girecek genç mezunlar adına çok üzülüyorum. Çünkü onlar böyle bir işsizliği hiç hak etmiyorlar’’ dedi.
KRAL MÜŞTERİ BİTTİ
Ersin Özince, bankacılık sektöründe kuralların oturmasıyla hesapsız kredilerin son bulacağını kaydetti. Yeni dönemde bütün banka müşterilerinin ‘‘kral’’ muamelesi göremeyeceğini savunan Özince, şöyle konuştu:
‘‘Artık müşterinin hepsi kral değil. Çünkü sistem Avrupaileşiyor ve daha sağlıklı oluyor. Bundan sonra kredibiliteye uygun muamele var. Kral var, prens var, parya var. Ona göre kredi var. Mesela Ersin Özince 'sen kaç para maaş alıyursun' o kadar kredi limitin olabilir. 'İş Bankası Genel Müdürü olabilirsin ama Citibank Genel Müdürü kadar maaş almıyorsan onun kadar kredibiliten yok' deniyor ve o kadar kredi alamıyorum. Demek ki genel müdür de dahil herkes gelirine göre kredilendirilebilir. Bakın bu yüzden ABD'de otel parası öderken kart limitim dolduğu için ben de sıkıntı çektim. Bu benim de başıma geliyor.’’
Gelişmelerin, Türk bankacılık sektöründe gelecek yılın, daha az çalkantılı olacağını gösterdiğini dile getiren Özince, haksız rekabetin ve yüzde 100 garantinin de bitmesini istedi.
İş Bankası evde kalmış kız değil
Önümüzdeki dönemde büyük bankalara konsantrasyonun artacağını, ancak büyük ‘‘bankayı yaratmanın değil, muhafaza etmenin ve uygun sermayeyi koymanın marifet olduğunu söyleyen Ersin Özince, ‘‘Bakalım bunu başarabilecek miyiz’’ dedi. Garanti Bankası'nın Osmanlı Bankası ile birleşmesini, Özince, ‘‘Çok güzel, çok hayırlı bir iş oldu’’ derken. Türkiye'de bankaların daha çok büyümesinde yarar gördüğünü ve bunun uygun ortamın da oluşmaya başladığını kaydetti. İş Bankası'nın evliliği konusunda da sık sık sorular geldiğini söyleyen Özince, ‘‘Biz evde kalmış psikolojisinde değiliz ki. öyle bir sıkıntımız yok’’ diye konuştu.
Yunan bankaları bölgede başarılı
Türk bankalarının bölgesel stratejilerinin tutmadığına dikkat çeken Ersin Özince, ‘‘Türk bankalarının uluslararası güç olma konusunda çok iyimser değilim. Daha önce girdiğimiz birtakım piyasalar dahi tutamayacak gibi görünüyoruz’’ dedi. ‘‘Balkanlar'da Yunan bankaları kadar başarılı olamadık’’ diyen Özince, ‘‘Yunan bankaları bölgesel olmada çok iyi gidiyor. Türk bankaları ise bir süre daha evdeki sorunlarla uğraşacak gibi görünüyor’’ yorumunu yaptı. Yunanistan merkezli Novabank'ın Site Bank ile ilgilenmesini çok olumlu bulduğunu dile getiren Özince, ‘‘Sitebank çok büyük bir banka değil. Bence Yunanlılar sembolik olarak Türk piyasasına giriyorlar. Bu da Türk piyasasına Yunanlı komşularımızın da inancı olduğuunu gösteriyor ve çok olumlu bir gelişme’’ dedi. Şişecam'ın da Yunanistan'da yüzde 25 pazar payına ulaştığını hatırlatan Özince, karşılıklı ticaretin gelişmesinin çok iyi olduğunu vurguladı.