Güncelleme Tarihi:
Türkiye aleyhine açılan yaklaşık 300 milyon Euro’luk tazminat davasınında görüşlerini dile getiren Bayraktar mahkeme sonrası yaptığı açıklamada “İçimiz rahat” dedi. Mahkemeye gelme zorunluluğu olmadığını ve tanık olarak çağrıldığını belirten Bakan Bayraktar, “Duruşma çok güzel geçti. Son derece haksız bir dava bu. Biz Tulip firmasının Türkiye’de iş yapmasını destekledik. Sonuna kadar süre uzatımı verdik. Satışlarında yardımcı olduk. Ama 4 parçalı bir ortaklıktı. Arada irade kaybı oldu, aralarında mahkeme oldu, şantiyede ilerleme olmadı. Ama bütün bunlara rağmen ilerleme olmadığı için iptal etmek zorunda kaldık. Biz Türkiye’ye yabancı sermayenin gelmesini arzu ediyoruz. Ama kanunsuz bir şey yapamazdık. Mahkeme de bunu çok iyi anladı. Hatta karşı tarafın avukatının bile ikna olduğunu sezdim. Karşı tarafın mahkemeye müracaat etmesi bile çok büyük bir haksızlık. Biz de onun için devletimiz adına, hükümetimiz adına geldik, burada anlattık” diye konuştu.
YAZILI AÇIKLAMA YAPILDI
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan da konuyla ilgili yazılı açıklama ise şunlar yer aldı: “Hollandalı bir şirket olan Tulip Real Estate Investment and Development Netherlands B.V., Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı A.Ş.’nin, Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımı İşi olarak ihaleye açtığı Ispartakule III projesine yerli ortakları ile birlikte teklif vermiş ve ihale üzerinde kalmıştır. Söz konusu işin sözleşmesi, Emlak Konut Yönetim Kurulu kararı ile yüklenicinin sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesi sebebiyle 18.05.2010 tarihinde feshedilmiştir. Hollandalı şirket Tulip Real Estate Investment and Development Netherlands B.V., söz konusu fesih nedeniyle 28.10.2011 tarihinde, Türkiye Cumhuriyeti aleyhine Dünya Bankası nezdinde kurulmuş olan ICSID’de (Uluslararası Yatırım Uyuşmazlıklarının Çözümü Merkezi) tahkim davası açmıştır.Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, davacının iddialarına dayanak olayların meydana geldiği dönemde hem TOKİ Başkanlığı ve hem de Emlak Konut Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürütmekte olduğundan, Paris’te bulunan Tahkim Heyeti tarafından kendisinin tanıklığına başvurulmasına ihtiyaç duyulmuştur.”