Güncelleme Tarihi:
Yüzde onbeş oranında yapılacak vergi kesintisi, hisse senedi alım-satım kazancının elde edilmesine aracılık edenler tarafından yapılacak. Bu aracılar, hisse senedi yatırımcısından tahsil ettikleri vergiyi üçer aylık dönemler itibariyle ve dönemin sonunu izleyen ayın yirminci günü akşamına kadar bağlı oldukları vergi dairesine beyan edecek ve yirmialtıncı günü akşamına kadar ödeyecekler. Ancak hisse senedi alım-satım faaliyetinde her zaman kazanç elde edilemeyebiliyor. İşin doğası gereği zarara uğramak da söz konusu. Şayet, üç aylık dönem içerisinde zararla sonuçlanan alım-satım mevcut ise, zararın kazançtan mahsubu mümkün olduğundan, zarar tutarına isabet eden vergi hisse senedi sahibinin hesabına ilgili aracı kurum tarafından aktarılacaktır. Zarar tutarının kazançtan yüksek olması halinde ise, artan tutar bir sonraki üç aylık dönemde oluşacak kazançtan mahsup edilebilecektir. İLK DÖNEM SONA ERDİBahsini ettiğimiz uygulamada üçer aylık dönemlerin ilki 31 Mart tarihi itibariyle sona ermiş bulunuyor. 31 Mart itibariyle tahsil edilen vergiler ilgili aracı kurumlar tarafından vergi dairelerine beyan edilerek ödenecek. Ancak burada 30 Mart ve 31 Mart tarihleri önem kazanıyor. Bunun nedeni de hisse senedi iktisabı konusunda iki ayrı tarihin söz konusu olabilmesi. Bunlar, işlem tarihi ve takas tarihi. Örneğin, portföyümüzde bulunan ve İMKB’de işlem gören bir hisse senedi için 30 Mart 2006 tarihinde satış emri verdiğimizde, takas işlemi ikinci iş gününde yani 3 Nisan’da tamamlanıyor ve satış bedeli bu tarihte hesabımıza geçebiliyor. Dolayısıyla, işlem tarihi olarak 30 Mart, takas tarihi olarak da 3 Nisan tarihleri karşımıza çıkıyor. İyi ama bu tarihlerden hangisi vergilendirmede esas alınacak? Zira, bahsi geçen bu iki tarih tevkifat uygulaması bakımından iki farklı dönemde yer alıyor ve yatırımcı açısından zarar mahsubu, aracı kurum açısından ise tevkifat matrahının belirlenmesi yönünden bu tarihin tespiti önemli bulunuyor.Cevabı, yatırım araçlarının vergilendirilmesi ile ilgili açıklamaların yapıldığı 257 seri numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliği’nde buluyoruz. Buna göre; tevkifat matrahı tespit edilirken işlem günündeki fiyat bilgileri esas alınacak olup, tevkifat alım-satıma ilişkin takas tarihinde yapılacaktır. Dolayısıyla, 30 Mart tarihinde satış emri verilen bir hisse senedi için takas işlemi 3 Nisan tarihinde gerçekleşecek olduğundan, bir kazanç söz konusu ise beyan ilk üç aylık dönem kapsamında yapılmayacak, zarar durumunda ise bu zarar yine ilk üç aylık dönemde elde edilmiş bulunan kazanç tutarları ile ilişkilendirilmeyecektir.TAKAS TARİHİ DİKKATE ALIlNACAKAncak; işlemlerin 30 Mart’ta yapılmış olması, takas tarihinin yalnızca bir borç kapatma tarihi niteliğinde bulunması ve hukuki tasarrufun da bu tarih itibariyle mümkün hale gelmesi nedeniyle, tevkifat uygulamasında işlem tarihinin dikkate alınması gerektiği ileri sürülebilir. Aslında belirsizlik bir yönüyle de, kanunda açıkça belli edilmemiş bir konunun genel tebliğ ile ve yetki maddelerine atıfta bulunmaksızın düzenleme altına alınmış olmasından da kaynaklanıyor. Zira, tevkifat uygulamasına dayanak teşkil eden GVK’nun Geçici 67. maddesinde, üçer aylık dönemler itibariyle yapılacak tevkifatta takas tarihinin dikkate alınması gerektiği yönünde bir hüküm bulunmuyor. Buna rağmen yine de, kanaatimce, menkul kıymetlerde “elde etme” prensipleri göz önünde tutulduğunda vergilemede takas tarihi dikkate alınmalıdır. Nitekim, menkul kıymet alım-satım gelirlerinde elde etmenin tekemmül etmiş sayılabilmesi için, hukuki ve ekonomik tasarrufun bir arada gerçekleşmiş olması gerekir. Yani menkul kıymet geliri, tahakkuk ettiği anda ve hukuki ve ekonomik tasarrufun da aynı anda gerçekleşmiş olması ile elde edilmiş sayılmaktadır. Hisse senetlerinde takas tarihi, borç kapatma tarihi ve aynı zamanda işlemlerin gerçekleştirilmesi tarihidir. Bu nedenle, tevkifat döneminin tespitinde, hukuki ve ekonomik tasarrufun bir arada gerçekleştiği ve gelirin tekemmül etmiş sayıldığı takas tarihinin dikkate alınması kanaatimce uygun olacaktır. Buna göre; 29 Mart’a kadar İMKB’de yapılan işlemler 1. dönem içerisinde, 30 ve 31 Mart tarihlerinde yapılan işlemler ise 2. dönem içerisinde yer almalıdır.