A.A.
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 20, 2008 13:28
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, yatırım ve ticaretten korkmamak gerektiğini belirterek, "Biz ham maddeyi alıp mamul madde göndermek istemiyoruz. Ham maddeyi beraber mamul madde yapmak istiyoruz" dedi.
Türkiye-Afrika İşbirliği Zirvesi kapsamında, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ve Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) ev sahipliğinde Türkiye-Afrika İş Forumu çalışma kahvaltısı düzenlendi.
Hisarcıklıoğlu, burada yaptığı konuşmada, ticaretin ve ekonomik faaliyetlerin gelişmesinin beraberinde zenginliği de getirdiğine işaret ederek, Afrika'nın, insan kaynaklarını ve doğal zenginliklerini en verimli şekilde kullanarak, ekonomik kalkınmasını gerçekleştirmesinin küresel sisteme entegrasyonunun ve dünya ekonomik düzeni içinde hak ettiği yere gelmesinin Türk özel sektörünün ortak arzusu olduğunu söyledi.
Türk özel sektörü olarak, dinamizm ve deneyimlerini Afrikalı meslektaşlarıyla paylaşma ve birlikte daha yoğun çalışma istediklerini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, "Bizim Afrika'dan beklentilerimiz uzun vadeli, sağlam temellere oturmuş, verimli bir ortaklıktır" dedi.
Hisarcıklıoğlu, Afrika kıtasının bugün içinde bulunduğu durumu, 1980'lerin Türkiye'sine benzeterek, kıtanın dünyaya açılma potansiyelinin çok yüksek olduğunu ifade etti.
Türkiye'nin 27 yılda büyük mesafe katettiğini, o dönemde 3 milyar
dolar olan ihracatın, 2007 sonu itibariyle 107 milyar dolara ulaştığını ve 2008 sonunda 135 milyar dolar olarak gerçekleşmesinin beklendiğini ifade eden Hisarcıklıoğlu, ihracatın yüzde 65'inin ABD ve Avrupa ülkelerine yapıldığını, bunun da ürünlerin kalitesi ve fiyatının rekabetçiliğinin bir göstergesi olduğunu aktardı.
"HUZUR EŞİTTİR TİCARET, TİCARET EŞİTTİR ZENGİNLİK"
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, "Bir anlayış değişikliği oldu. Eskiden kapalı kapılar ardında kendi kendimize yetmeye çalışıyorduk. Dünyaya entegre olmaya başladığımız zaman gördük ki, ticaret olmadan zenginlik olmuyor. Huzur olmadan da ticaret olmuyor. Huzur eşittir ticaret ve ticaret eşittir zenginlik" diye konuştu.
İki günlük forum kapsamındaki görüşmeleri sırasında Cezayirli Oda Başkanının serbest ticaret anlaşması yapmaktan çekindiğini dile getirdiğini, Mısır'ın da başlangıçta benzer bir çekincesi olduğunu ancak sonradan anlaşmanın imzalandığını anlatan Hisarcıklıoğlu, "Serbest ticaret anlaşması sonucunda korkulduğu gibi Türk malları Mısır'a hücum etmedi. Tam tersine Türk yatırımcısı Mısır'a hücum etti" dedi.
Hisarcıklıoğlu, yatırım ve ticaretten korkmamak gerektiğini ve Afrikalı meslektaşlarıyla deneyimlerini paylaşmak istediklerini vurgulayarak, "Ham maddeyi alıp mamul madde göndermek istemiyoruz. Ham maddeyi beraber mamul madde yapmak istiyoruz" şeklinde konuştu.
"YÜRÜYEN ÇAMAŞIR MAKİNESİNDEN NEREYE GELDİK"1980'li yıllarda Türk özel sektörünün de korkmadan dünyaya açıldığını ifade eden Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:
"27 yıl önce Türkiye'de sanayi yoktu. Benim annemin bir çamaşır makinesi vardı. Fişe sokardı, yürüye yürüye antreye gelirdi. Biz idarecilerimize derdik ki, 'Neyi satacağız dünyaya? Sanayi yok bizde'. Ama o dışa açılma var ya... Şimdi Avrupa'da satılan her 3 beyaz eşyadan bir tanesi Türk malı. Bakın yürüyen çamaşır makinesinden nereye gelmişiz. Biz bu tecrübelerimizi değerli kardeşlerimizle paylaşmaya hazırız. Ama tek bir talebimiz var. Siyasilerden destek istiyoruz. Öncelik istemiyoruz. Sadece destek."
Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin ihracatının yüzde 13'ünü yüksek teknolojinin oluşturduğunu ve bunları Afrikalı meslektaşlarıyla paylaşmaya hazır olduklarını belirterek, Afrika ile dış ticarette ortaya konan 30 milyar dolar hedefinin çok kısa sürede yakalanacağına inandığını, esas olanın kalıcı birlikteliklerin ortaya getirilmesi olduğunu vurguladı.