Güncelleme Tarihi:
TOBB ile ICC Türkiye tarafından düzenlenen "Dijital Çağda Türkiye İçin Fırsatlar: Kamu Politikaları, İnovasyon ve Büyüme" konferansı İstanbul'da gerçekleştirildi.
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, etkinlikteki konuşmasında ICC Türkiye'nin gerçekleştirdiği çalışmalar hakkında bilgi verdi.
Kendi neslinin sanayi devrimine yetişmekte geç kaldığını dile getiren Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:
"1980'den sonra, rahmetli Özal sayesinde, rekabeti, dışa açılmayı öğrendik. Sanayimizi ve ihracatı, düşük teknolojiden, orta teknolojiye yükseltmeyi başardık. Ama aynı başarıyı, ortadan, yükseğe geçişte gösteremedik. Dijital ekonomi şimdi bize yeni bir fırsat sunuyor. İş süreçlerini değiştiriyor, üretim ve istihdamı etkiliyor. Yeni teknolojiler bir taraftan istihdamı azaltıyor ama verimlilik artışı sayesinde yeni işler, meslekler ortaya çıkıyor. Ne yazık ki, biz hala işin ununda değil, ünündeyiz. Dünya, dijital ortamı iş yapmak için kullanıyor, bizlerin çoğu hala işin dedikodusundayız.
Şu ana kadar, küresel çapta 326 adet unicorn çıkmış. Bunların içinde Nijeryalı var, Kolombiyalı var, Estonyalı var, Portekizlisi, Singapurlusu var ama Türk yok. Endonezya'nın kişi başı geliri bizim yarımız kadar, ama piyasa değeri 1 milyar doları aşan 3 start-up firmaları var. Türkiye'deyse biz daha hiç unicorn görmedik. 2010 yılından beri dünyadaki değişimi takip edemediğimizin en iyi göstergesi, işte bu unicorn listesi."
"DİJİTAL DÖNÜŞÜM KAÇINILMAZ"
Dijital dönüşümün kaçınılmaz olduğunun altını çizen Hisarcıklıoğlu, geleceği kesin olan dijital dönüşümün anlaşılması gerektiğini dile getirdi.
Hisarcıklıoğlu, bilgisayar ve robotların tüm işleri alacağı yönündeki hurafeleri bir kenara bırakmak gerektiğine işaret ederek, 10 yıl önce olmayan sosyal medya sektörünün şu an binlerce sosyal medya uzmanı barındırdığına dikkati çekti.
Yeni dönemin, çok sayıda yeni mesleği beraberinde getireceğine işaret eden Hisarcıklıoğlu, dünden kalanı, düne bırakmak ve ileriye bakmak gerektiğini, gelişimin bu şekilde olacağını kaydetti.
Hisarcıklıoğlu, Steve Jobs'un "Yaşamın en önemli icadı ölümdür" sözüne atıfta bulunarak, ölen şirketin, yaşamın göstergesi olduğunu, zombiye dönüşüp, devlet desteğiyle, yenilerin piyasaya girişinin engellenmesinin kötü bir uygulama olduğunu dile getirdi.
Bu konuda kamunun öğrenmesi gerekenler olduğuna dikkati çeken Hisarcıklıoğlu, dijital ekonomiye geçişte Türkiye'nin acilen çözmesi gereken problemlerden birinin de milli eğitim sistemi olduğunu vurguladı.
Çocukların teknolojiye uyum kabiliyetini artırmaya yönelik Milli Eğitim Bakanlığı ile yaptıkları çalışmalar hakkında katılımcılara bilgi veren Hisarcıklıoğlu, eğitimin halledilmesi gerektiğini söyledi.
Yeni teknolojiler için destek sistemlerinin de gerektiğini belirten Hisarcıklıoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Sonuç olarak, Türkiye'nin bu yarışta, tutukluğunu ve hareketsizliğini üzerinden atması gerekiyor. Hele bir teknoloji gelişsin diye bekledikçe, fırsatları da kaçırıyoruz. Meselenin bir de denetim ayağı var. Dünyada ve Türkiye'de dijital pazarlarda faaliyet gösteren firmalar sadece ürettikleri değer açısından değil, ekonomik ve toplumsal olarak yol açabildikleri olumsuzluklar üzerinden de tartışılıyor.
Bazı uygulamalar, rekabeti ihlal eder nitelikte olabiliyor. Piyasalarda disiplini ve düzeni sağlamayı amaçlayan düzenleyici kurumların, bunlardan hangilerinin, rekabeti engellediğini tespit etmesi, çok kritik önemde. Beklentimiz, kamu kurumlarının adil rekabeti bozan uygulamalarını da, Rekabet Kurulu gündemine almalı ve incelemeli."