Hırdavat sektöründen güç birliği

Türkiye'de 14 bine yakın firma ile 8 milyar dolar büyüklüğe ulaşan hırdavat sektörü güç birliğine gitme kararı aldı. Sektör, Hırdavat Sanayici ve İşadamları Derneği (HISİAD) olarak dernekleşti.

HISİAD'dan yapılan açıklamaya göre, HISİAD'ın ilk başkanı Çetin Tecdelioğlu oldu. Açıklamada görüşlerine yer verilen Tecdelioğlu, global firmaları da içlerine alarak yeni bir güç birliğine gittiklerini ve hırdavatın çok geniş kapsamlı bir sektör olduğunu dile getirerek, 13 bin 942 firmanın faaliyet gösterdiği sektörün yan sanayi ve bağlantılı sektörlerle 1 milyon kişiye istihdam oluşturduğunu kaydetti.

Bu derneğin içine sadece sanayicileri ve üreticileri değil, aynı zamanda dağıtıcıları, satıcıları, distribütörleri ve bu işin esnaflığını yapan iş insanlarını da almak istediklerini aktaran Tecdelioğlu, onların da yıllardan bu yana gelen çok ciddi tecrübeleri, dağıtıcılıkları ve lojistik ağları olduğunu anlattı.

Tecdelioğlu, "Esnaflık işi zaten artık lojistiğe döndü. Burada onlarla ilgili de neler yapmamız lazım, nasıl dağıtım ağları kuracağız, e-ticarete nasıl geçeceğiz? Karşımıza çok fazla global rakip geliyor. Dünyadaki büyük internet siteleri geldiler, girdiler, depo açıyorlar. Bunlarla nasıl mücadele edeceğiz? Bunlara hırdavat pazarını kaptırmadan pazarda nasıl var olmaya devam edeceğimizin yolunu hep beraber bulacağız."

"İHRACAT İLE İTHALAT BİRBİRİNE ÇOK YAKIN"
HISİAD Başkanı Çetin Tecdelioğlu, hırdavat sektörünün geçen yıl 4,08 milyar dolar ihracat yaptığına işaret ederek, "Türkiye’nin ihracatında en önemli ve en katma değerli ihracat kalemlerinden biriyiz. İhracat birim fiyatımız kilogram başına 3,62 dolar. Türkiye’nin ihracatının neredeyse 3 katı. Ancak bunun yanında 3,99 milyar dolar da ithalatımız var. Cari açık vermiyoruz ama çok yakınız. Bunu artıya geçirmemiz, açık ara cari fazla veren bir sektör olmamız lazım. Onun için biraz daha yerli ve milli odaklı çalışmalıyız." ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin hırdavat sektöründe önemli bir yerinin olduğunu kaydeden Tecdelioğlu, şu bilgileri verdi:
"Örneğin çivide dünya ortalamasında 14'üncü, Avrupa'da 7'inciyiz. Bakır boru parçalarında dünyada 7, Avrupa’da 5'inci sıradayız. Alüminyum boru parçaları ve alüminyum aksesuarlarında da Avrupa'da beşinci sıradayız. Biz tüm bu sektörlerde ilk iki sıraya oynamak istiyoruz. Bunun için de hangi ülkelerde fırsatlar var, öncelikli ülkeler nereler, hangi bölgelere mal satabiliriz, ihracatımızı nasıl artırabiliriz gibi konulara büyük önem vereceğiz. Derneğimizin en önemli amaçlarından birisi bu."

Sektörün en büyük eksiklerinden birinin ciddi bir fuar olduğunu vurgulayan Tecdelioğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Uluslararası bir fuarın Türkiye ayağının getirilmesi gerek. Biz bunu bağlantı elemanları sektöründe başardık. Fastener Fuarı, uluslararası bir fuar. Bunun bir bacağını İstanbul’a getirdik. Hırdavatta da Köln’deki Eisenwaren Messe Fuarı dünyanın en büyük global hırdavat fuarlarından biri. Biz dernek olarak temsiliyet gücümüzle Türkiye’de hırdavat sektörünün yüzde 70-80’ini temsil eden bir güç olursak o fuarın Türkiye’ye gelmemesi imkansız. İster istemez gelecekler. Biz oraya gittiğimizde doğru bir yer ve salon alma gücümüz artacak. Bunların hepsi temsil gücü ve ilişkilerimizle olacak."

Tecdelioğlu, yurt dışındaki B2B organizasyonlara ve Ur-Ge çalışmalarına büyük önem vereceklerinin de altını çizdi.

HISİAD olarak dünyadaki sektör birlikleri ile de yakın temas içerisinde olacaklarını vurgulayan Tecdelioğlu, şu ifadeleri kullandı:

"Avrupa Hırdavatçılar Birliği, Amerika Hırdavatçılar Birliği, Çin Hırdavatçılar Birliği, Meksika ve Brezilya Hırdavatçılar Birlikleri... Bunların birkaçıyla geçmişteki fuarlarda hep ikili ilişkilerimiz oldu. Tanışıklıklarımız var, bağlantılarımızı kurduk. Bunları geliştireceğiz ve bizim hırdavat derneğimizin onlarla iş birliği yapabileceği protokoller hazırlayacağız. Uluslararası eş sivil toplum örgütleriyle iş birliği anlaşmaları yapmamız lazım. Bunun gelecekte kuracağımız fuara ziyaretçi getirmemize de yurt dışında B2B’ler yapmamıza da faydası olacak. Bizim mutlaka global olmamız, sadece Türkiye'yi değil, dünyayı hedeflememiz gerekiyor. Dünyanın tedarikçisi olmalıyız. Bu da bizim en önemli vizyonlarımızdan biri olacak."