Güncelleme Tarihi:
Özellikle Avrupa’nın başı çektiği global otomotiv dünyasında emisyon azaltma çalışmaları son yıllarda her zamankinden çok daha katı kurallarla ve hızla yapılmaya başlandı. Otomotiv endüstrisi tarafından atmosfere salınan 100 birim karbonun 75’inin araçlardan kaynaklanıyor. Bu nedenle emisyon salımı azaltma çalışmaları da ilk olarak araçlardan başladı. Hal böyle olunca hibrit ve elektrikli araçlar da yeni dünyanın önemli oyuncuları haline geliyor. Türkiye pazarında da her geçen gün hibrit ve elektrikli araçların pazar payı artarken, dizel ise sert düşüş yaşamaya devam ediyor.
YENİ GÖZDE OLDU
Üreticilerin geçmiş yıllara kıyasla daha az dizel motorlu aracı piyasaya sunması da dizel satışlardaki azalışta önemli etkenlerden biri olarak gösteriliyor. Tüketicinin benzer verimliliği hibritten de alabildiğini görmesi ise etkenlerden bir diğeri. Geçen yılın ilk 6 ayında yüzde 42.6 olan dizel otomobillerin satışlardan aldığı pay, 2021’in aynı döneminde yüzde 22.1’e geriledi. Elektrikli otomobillerin toplam satışlardaki payı yüzde 0.1’den yüzde 0.3’e ve hibrit otomobillerin payı da yüzde 2.8’den yüzde 8.1’e çıktı.
YERLİ MODEL ARTIYOR
Yalnızca satışlar konusunda değil üretim konusunda da Türkiye otomotiv sanayisi elektrikli dönüşüm yolunda önemli adımlar atmaya devam ediyor. Türkiye’nin Otomobili, TOGG’un elektrikli olarak doğuşu ve üç farklı karoserde elektrikli araç üreteceğini açıklaması, Gemlik’teki üretim tesislerine batarya üretimi için de yatırım yapması gibi etkenler önemli bir yolun kapısını açtı. Benzer şekilde global markaların Türkiye’de üretim yatırımları da dikkat çekici oldu. Ford’un, Otosan’ın fabrikasında ürettiği hibrit Custom modeline ek olarak yeni elektrikli Transit modeli için 20.5 milyar TL’lik yatırımı ve takibinde batarya paketi için ayrı tesis kurulacağının açıklanması da heyecan verici elektrikli yatırımlardan oldu. Toyota gibi önemli hibrit üreticilerini ise Renault ve Hyundai gibi markalar takip ederek Türkiye’de hibrit model üretim atağına geçtiler. Volvo, BMW, Porsche, Volkswagen gibi önde gelen markalar da hem elektrikli hem hibrit modellerini getirmeye başladılar.
Biz de Türkiye’de üretilen modeller öncelikli olmak üzere, ülkemizde satılan hibrit ve elektriklilerden bazılarını derledik:
TÜRKİYE’DE İLK ÜRETİM
1.798 cc hacmindeki benzinli motora ve onu destekleyen 53 kW kapasitesindeki elektrikli motora sahip olan CH-R modeli, Japon üreticinin Sakarya’daki fabrikasında ürettiği ilk hibrit model olarak dikkatleri çekiyor. İlk olarak 2016’da bu modelin üretimine başlayan Toyota, Corolla sedan ile birlikte ikinci hibrit otomobilini de Sakarya’da üretmeye başladı. Uzakdoğulu üretici bunların yanı sıra Corolla Hatchback, Yaris, Rav4 ve Camry gibi modellerinin de Türkiye pazarında satışını gerçekleştiriyor ve bu alanda öncüler arasında yer alıyor. Türkiye’de üretilen Corolla Sedan Hibrit başlangıç fiyatı 345.800 TL - CH-R başlangıç fiyatı 367.457 TL.
UZAKDOĞULU MELEZLER
JAPON üreticiler Suzuki ve Honda da son dönemde hibrit modellerini Türkiye pazarına soktular. Suzuki, hatchback modeli Swift’in ve SUV modeli Vitara’nın ve Scross modeinin de hibrit versiyonu ile önemli başarı yakalarken Honda ise Yeni Jazz ve CR-V modellerini hibrit versiyonlarını Türkiye’de satışa sundu. Koreli Kia ise Niro modelinin Hibrit modeli ile Türkiye yollarında.
BİR SUV BİR HATCHBACK
2021 yılı hibrit araçların Türkiye’de üretimi için önemli yıllardan oldu. 2020’nin sonlarında lansmanı gerçekleştirilen ve hibrit versiyonunun da İzmit’teki Hyundai Assan fabrikalarında üretileceği açıklanan i20’nin yanı sıra markanın yeni crossover modeli Bayon hibritin de Türkiye’de üretimine başlandı. 1.0 T-GDI (998 cc’lik) benzinli motora sahip olan iki hibrit modelden, i20 100 beygir güç üretebilirken Bayon ise 120 beygir güç sunabiliyor. Her ikisi de çift kavramalı otomatik şanzıman ile sunulan modeller Türkiye’de üretiliyor. Bununla birlikte marka Kona modelinin elektrikli versiyonunu da Türkiye pazarına sunuyor.
BURSALI HİBRİT CLİO
Sakarya'nın ardından Bursa da hibrit araçların üretildiği bir şehir haline geldi. Renault’un Türkiye’deki fabrikasında üretimi gerçekleşen Clio 4’ün üretiminin bitmesinin ardından, geçtiğimiz yıl Clio 5’in ve hibrit versiyonun Bursa’daki Oyak Renault fabrikalarında üretmeye başladı. Beşinci nesil Clio için 300 milyon euro yatırım yapıldığı, hibrit için de yaklaşık 100 milyon euro ek yatırım yapıldığı belirtiliyor. İhracat pazarları için üretilen Clio hibritin ise henüz iç pazarda satışı yok. Renault Mais Genel Müdürü Berk Çağdaş geçtiğimiz dönem yaptığı açıklamada, “Hibrit model için biz de teşvik bekliyoruz” demişti.
KELİME anlamı ‘melez’ olan hibrit, otomobilde basit anlatımı ile hem benzinli aracın ikinci bir motor olan elektrikli ile desteklenmesi ile tekerleklere gücü aktarması ile çalışır.
Basit hibrit araçlarda (mild hibrit) elektrikli motor dışarıdan bir elektrik kablosu ile şarj edilemez ve araç yalnızca elektrikli motor ile ilerleyemez. Bu sistemde araç frenleme esnasında kazanılan kinetik enerjiyi ve benzinli motorun gücünü elektrikli motoru şarj etmek için kullanır.
İlk olarak Toyota Prius modelinde ünlenen full hibrit modellerde ise araç yine aynı şekilde şarj olmasına karşın, elektrikli motorun gücü ile de belli kilometre hareket edebilir.
Daha yeni bir teknoloji olarak göze çarpan ve adından da anlaşılacağı gibi bir şarj edilebilir (plug-in) hibrit (PHEV) modeller, pilini tamamen şarj etmek için şebekeye takılmayı gerektirir. PHEV’ler sadece elektrik modunda çalıştırılabilir.
AB Komisyonu yeni emisyon önerileri açıkladı. Pakette komisyon, 2019’da açıklanan ‘Yeşil Mutabakat’ın ana hedefine ulaşmak için hangi önlemlerin gerekli olduğuna dair önerilerde bulundu. 2050 yılına kadar AB, iklim açısından nötr ilk dünya bölgesi olmak istiyor. Uzmanlar ise bir aracın hibrit olmasının ve içerisinde bir elektrikli motorun bulunmasının emisyon azaltma çalışmaları için yeterli olmadığını savunuyor. ‘Yeşil Mutabakat’ değerlerine ulaşabilmek için hibrit araçların da mutlaka fişe takılarak şarj edilebilir (Plug-in) olması gerektiği vurgulanıyor.