Güncelleme Tarihi:
BAŞBAKAN Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye’nin cari açıkla mücadelesi kapsamında tasarruf oranını artırmaya yönelik hükümetin, bir süredir üzerinde çalıştığı tasarrufu teşvik paketine ilişkin ilk detayları açıkladı. Bireysel Emeklilik Sistemi’ni (BES) de kapsayan pakette, katılımcı sayısını ve toplanan fon miktarını artırmak amacıyla yeni bir sisteme geçeceklerini belirten Babacan, “Sistemde artık devlet katkı payı esasını getiriyoruz. Sisteme ayda 100 lira yatıran vatandaşımızın o 100 lirasının yanına devlet de 25 lira katkı payı ekleyecek. Bu katkı payları ayrı hesaplarda toplanacak. Ancak devletin bir yılda yapacağı toplam katkı asgari ücretin yüzde 25’ini geçemeyecek” dedi.
Getiri üzerinden vergi
Başbakanlık’ta Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile ortak basın toplantısı düzenleyen Babacan, tasarrufu teşvik paketiyle ilgili tasarıların Hazine Müsteşarlığı ve Maliye Bakanlığı tarafından çalışıldığını ve iki paket haline getirilerek hem Ekonomi Koordinasyon Kurulu’nda (EKK) hem de Bakanlar Kurulu’nda değerlendirildiğini söyledi. Devlet katkısına, sistemde uzun süre kalmayı özendirecek şekilde kademeli olarak geri çekiş hakkı verileceğini kaydeden Babacan, “Burada amacımız sistemde daha çok kişinin daha uzun süre olmasını sağlamak. Birikimlerin geri ödenmesi aşamasında da önemli bir değişikliğe gittik. Vergilendirme sadece getiri üzerinden yapılacak” diye konuştu.
Herkes yararlanacak
Şu ana kadar BES’teki temel teşvik unsurunun, vergilerdeki indirim şeklinde olduğunu belirten Babacan, şunları kaydetti: “BES’e katılan vatandaşlarımız, ödeyecekleri vergiden belirli bir oranda indirim hakkı elde ediyorlardı ve böylece net maaşlarında bir artış oluyor gibi yansıyordu. Fakat baktık ki BES’teki insanların sadece yüzde 35’i bu sistemden yararlanıyor. Yüzde 65’i hiç bir şekilde yararlanamıyor. Bu yeni oluşturduğumuz devlet katkı payı sistemiyle artık BES’e giren herkes vergi mükellefi olsun, olmasın herkes istifade edecek.”
Bütçe yükünü hesaplamadık
Devletin yapacağı katkı payının bütçe yükü hesap edildiğinde ilk etapta çok ciddi boyutlarda olmadığını belirten Babacan şunları kaydetti: “Rahatlıkla belli toleranslar içinde, belli marjlar içinde absorbe edilebilecek rakamlardan bahsediyoruz. Kaç kişi sisteme girecek, ne kadar kalacak, bu çok önemli. En önemli özelliği bizim tasarruf oranımızı artırması. Konulan her bin, beş bin lira Türkiye’nin toplam makro ekonomik dengeleri açısından bakıldığında tasarruf oranlarını artıracak. Türkiye’nin tasarruf oranlarını artması, risk primini düşürecek. Gelir ve faydası ile buraya konulan bütçe kaynakları düşünüldüğünde, Türkiye açısından son derece faydalı bir uygulama olacak.”
Melek yatırımcıya lisans ve yüzde 75 vergi avantajı geliyor
MELEK yatırımcı olarak bilinen bireysel katılım sermayesinin kurumsallaştırılarak girişimcilerin güven duyacağı bir finans piyasası haline getirilmesinin önemli bir amaçları olduğunu söyleyen Ali Babacan sistemi şöyle özetledi:
Bireysel katılım yatırımcısı koyduğu sermayenin yüzde 75’ni gelir vergisi matrahından indirebilecek.
Eğer ortak olacağı şirket Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığıyla ve TÜBİTAK tarafından araştırma, geliştirme ve yenilikçilik programları kapsamında son 5 yıl içinde desteklenmişse o zaman indirim yüzde 100 uygulanacak.
Hisse senetlerinin elden çıkarılmasıyla elde edilen sermaye kazançları gelir vergisinden müstesna tutulmakta, ama bununu da ön şartları var.
İktisap edilen hisse senetleri en az 2 yıl süreyle bireysel katılım yatırımcısının elinde olmak zorunda ve vergi matrahından indirilebilecek tutar yıllık en fazla 1 milyon lira.
Herkes ‘ben melek yatırımcı oldum, ben bireysel katılım yatırımcısı oldum’ diyemeyecek. Bunun için lisans almaları gerekecek.
Lisanslama için öncelikle Hazine Müsteşarlığına bir başvuru söz konusu olacak.
Melek yatırımcı ilgili yerlere her yıl düzenli yatırımlarını rapor edecek. Böylelikle vergi indirim hakları bulunacak.
Sistem nasıl işleyecek
Bireysel Emeklilik hesabına katılımcı, para yatırdığı zaman bu bilgi Emeklilik Gözetim Merkezine (EGM) bildirilecek. EGM de bunu ilgili kamu kuruluşuna bildirecek.
İlgili kamu kuruluşu da devlet katkısını o katılımcının hesabındaki bir devlet katkısı alt hesabına yatıracak ve bu devlet katkısının oranı yüzde 25 olacak.
Yani sisteme 100 lira para yatıran vatandaşımızın, o 100 liranın yanına bir de 25 lira devlet katkı payı koyacak hesaba ancak katkı payları ayrı hesaplarda izlenecek.
Katkı payı ödemesi vergi matrahından indirilmeyecek. Vergi avantajı yerine katkı payı sistemi geldiği için o indirilmeyecek, bunun yerine yüzde 25 devlet katkısı yatırılacak.
Ancak bunda bir üst limit var. O da bir katılımcıya ödenebilecek azami devlet katkısı tutarı, yıllık brüt asgari ücretin yüzde 25’i ile sınırlı olacak.
Yatırım aşamasında yine aynen mevcut sistemde olduğu gibi emeklilik yatırım fonları ve devlet katkısı üzerinden vergilendirme yapamayacak. Vergilendirme, getiri üzerinden yapılacak.
Devlet katkı payının tamamı emeklilikte vatandaşın
Devlet katkı payına ilk 3 yıl boyunca dokunulamayacak.
Üçüncü yılın sonunda yüzde 15’lik, altıncı yılın sonunda yüzde 35’lik kısmı alınabilecek.
10’uncu yılda yüzde 60’lık kısmın çekilebilecek ve nihayet emeklilikte devlet katkı payının tamamına erişmek mümkün olacak.
Tamamını alabilmek için hem sistemde 10 yıl kalmış olmak, hem de 56 yaşında olmak gerekiyor.
Vatandaşın kendi yatırdığı para için ise herhangi bir sınırlama olmayacak.
Çalışmalar bireysel emeklilik şirketleri aracılığıyla yapılacak. Herkes kendi hesabındaki rakamı takip etme imkanına kavuşacak.
Devlet katkısında tavan miktar 2 bin 650 lira
YENİ sistemde her yatırılan 100 TL’ye 25 TL devlet katkısı verilecek. Örnek vermek gerekirse örneğin yılda 1200 TL katkı payı yatıran bir kişi bunun üzerine 300 TL devlet katkısı alabilecek. Ancak devlet katkısı yıllık asgari ücretin 4’te biriyle sınırlı. Bu demek oluyor ki, örneğin yılda BES’e 12 bin TL katkı payı yatıran bir kişi mevcut asgari ücrete göre en fazla 2 bin 650 TL devlet katkısı alabilecek.
Uzun vadeli mevduatın stopajı düşecek, kısa vadede oran aynı kalıyor
PAKET kapsamında mevduattaki stopaj oranının vadeye göre farklılaştırılması konusunda Bakanlar Kurulu’ndan bir yetki alacaklarını dile getiren Babacan, “Banka mevduatında tek bir stopaj söz konusu bunu vadeye göre farklılaştıramıyoruz, bu yasal düzenlemeyle Bakanlar Kurulu’ndan yetki alacağız. Kısa vadeli mevduattan yüksek stopaj, uzun vadeli mevduattan daha düşük stopaj alabilme imkanına elde edeceğiz” şeklinde konuştu. Mehmet Şimşek ise, “Mevduatın şu anda yüzde 80’inden fazlası üç aydan az bir vadeye sahip. Vade uzadıkça daha düşük stopaj olacak” diye konuştu.