Güncelleme Tarihi:
Tüketicinin başvurduğu Bursa 3'üncü Tüketici Mahkemesi, 14 bin lira bedelli senetlerin iptalini, tahsil edilen bin 500 liralık peşinatın da yasal faiziyle tüketiciye iadesini kararlaştırdı.
AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Bursa'nın Nilüfer ilçesinde yaşayan fabrika işçisi Yılmaz Ünal (42), bir tur firması tarafından "Hediye tatil kazandınız" denilerek, 24 Mayıs 2014 tarihinde Yalova'da bir termal tesise götürüldü.
Ünal, tanıtım amaçlı gittiği mekanda psikolojik baskı altında, bin 500 liralık peşinatın yanı sıra devre mülk sözleşmesi kapsamında 14 bin lira bedelli senetlere imza attırıldığı iddiasıyla Bursa Tüketiciler Derneğine başvurdu.
Dernek aracılığıyla şirkete ihtarname gönderen ancak olumsuz yanıt alan Ünal, 9 Haziran 2014'te Bursa 3'üncü Tüketici Mahkemesinde dava açtı.
Taraflar arasındaki devre mülk sözleşmesinin resmi şekilde yapılmaması nedeniyle geçersiz olduğunu tespit eden mahkeme, bu sözleşme çerçevesinde düzenlenen senetler yüzünden tüketicinin borçlu olmadığına hükmetti.
Mahkeme, 150 ve 200 liralık 12'şer, 269 liralık 35 ve 275 liralık bir senedin iptaline; tüketici tarafından ödenen bin 500 liralık peşinatın yasal faiziyle şirketten alınıp tüketiciye verilmesine, dava masrafının da firma tarafından ödenmesine Yargıtay'da temyiz yolu açık olmak üzere karar verdi.
"Biz çalışarak, o insanlar insanları kandırarak para kazanıyor"
Tüketici Yılmaz Ünal, yaptığı açıklamada, geçen sene eşiyle kent merkezine giderken, yolda anket çalışması yapan öğrencilerin kendisiyle bir anket formu doldurduğunu belirtti.
Ünal, her şeyin anketi doldurduktan sonra başladığını ifade ederek, şu iddialarda bulundu:
"Anketi doldurdum, bir iki gün sonra bizi 'Tatil kazandınız' diye çağırdılar. Bize tanıtım amaçlı götürdükleri yerde yemek verdiler, yemekten sonra bizi müzikli, sesli bir ortama aldılar. Bayağı kalabalık bir ortamdı ve kafamız karıştı. Geç vakitlere kadar bize müzik dinlettiler iyice kafam şişti. Ondan sonra bize tatil yerine devre mülk satmaya kalktılar. Getirdiler 'imzala' diye imzaladık. Sonra kandırdıklarını anladık. Biz çalışarak para kazanıyoruz, o insanlar insanları kandırarak para kazanıyor. Ben asgari ücretle çalışıyorum. O şekilde kandırdılar bizi."
Kandırıldığını götürüldükleri mekandan döndükten sonra anladığını dile getiren Ünal, Bursa Tüketiciler Derneği vasıtasıyla başlattığı mücadelenin sonunda mahkemenin kendi lehine karar vermesinden dolayı çok mutlu olduğunu ifade etti.
"Hediye devre tatil vaadi deve yükü borca dönüşebilir"
Bursa Tüketiciler Derneği Başkanı Sıtkı Yılmaz da tatil sezonu yaklaşırken, çeşitli iletişim olanakları kullanılarak "Hediye tatil kazandınız" şeklinde vaatler sunulan tüketicileri dikkatli olmaları konusunda uyardı.
Yılmaz, bu tür vaatlere kanmamak gerektiğini vurgulayarak, şunları söyledi:
"İlk önce tüketiciyle bir anket yapıldıktan sonra 'Hediye tatil kazandınız' deniliyor, tüketici de hediye tatilini kullanmak üzere götürüldüğü mekandan deve yükü borçla geri dönüyor. Orada tüketicinin, çeşitli reklam yöntemleriyle iradesi yanıltılıyor. Çok yoğun bir müzikle iradesi dağıtıldığından önüne gelen sözleşmeleri okumadan, bilmeden imzalıyor ancak eve geldikten sonra yaptığı işi muhakeme ediyor ve sonuç itibariyle yardım talebiyle derneğimize başvuruyor."
Tüketicilerin iki hafta içinde hiçbir gerekçe göstermeden ve cezai işleme tabi olmadan sözleşmeden cayma hakkına sahip olduğunu hatırlatan Yılmaz, şöyle devam etti:
"Her şeyden önce tüketicilerimize şunu söylemek isterim ki; bu tür sözleşmelerde hiçbir hukuki gerekçe ileri sürmeksizin ve cezai şart taşımaksızın 14 gün içinde cayma hakkı var. Bu satış eğer kapıdan satış yöntemiyle yapılmışsa, 14 günlük süreye bağlı olmadan, aradan aylar da geçse, yine tüketici derneğine başvurmaları halinde bu sözleşmeden dönebileceklerinin altını çizmek istiyorum."
Tüketicilerden yasal haklarını mutlaka aramalarını isteyen Yılmaz, "Hediye devre tatil vaadi deve yükü borca dönüşebilir. Yani sözde hediye tatil vaatleriyle tanıtım amaçlı mekanlara götürülen tüketici, ne olduğunu anlamadan, altından kalkamayacağı borçla geri dönebiliyor. Bu vaatlere kimse kanmasın, tuzaklara kimse düşmesin. Sonra büyük mağduriyetler yaşanabiliyor, bunun örnekleri, çok fazla" ifadelerini kullandı.