Hazır yemek sektörü kalite ve fiyat arasında sıkıştı

Güncelleme Tarihi:

Hazır yemek sektörü kalite ve fiyat arasında sıkıştı
Oluşturulma Tarihi: Aralık 14, 2007 14:07

Hazır yemek sanayicileri, artan maliyetler yüzünden "kalite ve fiyat arasında sıkıştıklarını" bildirdiler.

Yemek Sanayicileri Dernekleri Federasyonu (YESİDEF) Başkanı Necat Aydın, İstanbul Yemek Sanayicileri Derneği (İYSAD) Başkanı Basri Kalaycıoğlu ve yönetim kurulu üyeleri, artan enflasyon nedeniyle gıda maliyetlerinin iki kat arttığını, bunun da sektörü zora soktuğunu belirterek, düşük fiyata mal etmek amacıyla kalitesiz gıda malzemesi kullanılarak hazırlanan hazır yemeklerin ise 7 milyon insanı tehdit ettiğini kaydetti.

Sektörün yaşadığı sorunlara ilişkin düzenlenen basın toplantısında konuşan Necat Aydın, toplu yemek hizmetleri üzerinde ciddi bir maliyet baskısı bulunduğunu belirterek, artan enflasyonun iki kat üzerinde maliyet artışı yaşadıklarını söyledi. Aydın, Türkiye'de 5 milyar dolar dolayında ciro yaratan, 350 bin net, 1.5 milyon dolaylı istihdam yaratan toplu yemek sektörünün şu anda hizmet sektöründe istihdam yaratılması anlamında ikinci sırada yer aldığını kaydetti. Yedi derneği çatısı altında bulunduran ve 2005 yılının Kasım ayında kurulan YESİDEF'in halen 400 üyesi ile toplam üretimde yüzde 80'lik bir kesimi temsil ettiğini ifade eden Aydın, sektör olarak 7 milyon kişiye yemek verdiklerini söyledi. Aydın, “Şirketlere, 'Bunun altında yemek almak istiyorsanız, çalışanlarınızı tehlikeye atıyorsunuz' demek istiyoruz. Toplu yemek hizmeti alan firma bunu sorgulasın istiyoruz. Enflasyon oranında zam olursa 7 milyon kişinin sağlıksız yemek yeme şansı var" uyarısında bulundu.

DEVLET İHALELERİ DÜŞÜK FİYATA BAKILARAK VERİLİYOR

Necat Aydın, bazı şirketlerin kişi başına 1.80-2.00 YTL'ye bile yemek verdiklerine dikkat çekerek, özellikle devlet ihalelerinin sadece düşük fiyata bakılarak verildiğini, yemeğin kalitesinin göz önünde bulundurulmadığını söyledi. 2002 yılı verilerine göre toplu yemek sektöründe 5 bin kadar şirketin faaliyet gösterdiğini, bunların 2 bin 700'ünün İstanbul'da yer aldığını belirten Aydın, bu şirketlerin 400’ü dışında geri kalanının düşük fiyatlarla satış yaptığını tahmin ettiklerini kaydetti.

OKULLARDA YEMEK KONUSUNDA ANLAŞMA SAĞLANDI

İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğünün yayınladığı genelge ile okullarda yemekhanelerin kaldırılmasına yönelik hatırlatma üzerine Aydın, bu karara karşı velilerin bir dava açtıklarını ve davanın kazanıldığını söyledi. Aydın, sadece kapalı ürünleri satması gereken kantinlerin açık gıda maddeleri sattığını ve bunların hijyen ve temizlik kurallarına göre denetlenmediğine de işaret ederek, kantinlerin okullara verdiği kiralar dikkate alındığında okul yönetimlerinin bu konuda çaba göstermesinin beklenemeyeceğini, burada işin daha çok velilere düştüğünü ifade etti.

"SÖZLEŞME YENİLEME ZAMANI GELİYOR, FİRMALAR BASKI ALTINDA KALACAK"

YESİDEF bünyesinde yer alan İYSAD Yönetim Kurulu Başkanı Basri Kalaycıoğlu da, resmi enflasyon ile sektörün kullandığı temel ürünlerdeki fiyat artışı arasında büyük bir uçurum bulunduğuna söyledi. 2006 yılı Kasım ayı ile 2007 yılı Kasım ayı arasında gıda ürünlerinde fiyat artışının, tavuk, ayçiçek yağı, makarna, süt, domates gibi ürünlerde yüzde 40'ları aştığını kaydeden Kalaycıoğlu, ürünlerin ağırlıklı kullanımları hesaba katıldığında yemeği yapmak için gereken gıda malzemelerinde ortalama ağırlıklı fiyat artışlarının yüzde 27 olarak gerçekleştiğini bildirdi. Kalaycıoğlu, yemek üretmek için gerekli kira, doğalgaz, su, elektrik, işçilik gibi giderlerin fiyatlarında ise yüzde 10.03 artış olduğunu vurguladı.

Kalaycıoğlu, şöyle konuştu:

"Toplu yemek yapan firmalar günlük 4 kaplık menü hazırlamaktadır. Sadece bu menüyü yapmak için gerekli gıda maddelerinin ortalama maliyeti 1.82 YTL. 2007 yılında gıda malzemelerinin toplam maliyete oranı yüzde 51, diğer maliyetler yüzde 49. Kasım 2007 itibariyle 4 kap tabldot yemeğin ekmek, kar ve dağıtım işçiliği hariç taşıma usulü ile yerinde teslim maliyeti 3.56 YTL'dir. Bu rakam, 2006 Kasım ayı itibariyle 3.07 YTL idi. Kasım 2006'dan Kasım 2007'ye fiyat artışımız tam olarak yüzde 16'dır."

Kalaycıoğlu, bu paranın altında üretilmiş bir yemeğin bozuk, uygun olmayan ya da eksik malzeme ile sağlıksız olduğuna dikkat çekerek, önümüzdeki günlerde sektörde birçok firmanın sözleşmelerini yenileyeceğini, gıda maddelerindeki fiyat artışlarının bunun iki katı olması nedeniyle baskı altında kalan yemek firmalarının ya kaliteden fedakarlık yapmak ya da bir süre sonra işyerlerini kapatmak zorunda kalacağını dile getirdi.

Bursa Yemek Sanayicileri Derneğinden (BUYSAD) Başkanı Faruk Aslanoba da, sektörün istihdam yaratma potansiyelinin önemine değinerek, Türkiye'de 2008 yılında büyümenin yavaşlayacağını, bu nedenle istihdam yaratılmasının büyük önem taşıyacağını söyledi. Aslanoba, sektör olarak istihdam üzerindeki vergi yüklerinin azaltılmasını istediklerini, 2008 yılı bütçelerini yaparken net bazı kararların alınmamış olması nedeniyle zorlandıklarını kaydetti.

Konya Yemek Sanayicileri Derneğinden (KONYESAD) Ahmet Oral ise sözleşme yenilemeleri sırasında zam yapılırken, Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) yıllık gıda enflasyon paketinin temel alınmasını istediklerini söyledi.

YESİDEF Yönetim Kurulu üyesi Bülent Keleş de devlet ihalesine giren yemek şirketlerinin düşük ücretle yemek çıkardıklarını belirterek, “Devlet ihalelerine ‘iş bitirme’ mantığıyla bakılıyor. İyi yemek yapmak marifet değil, kötü yapıp ucuza satmak makul” dedi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!