Güncelleme Tarihi:
SEKTÖR ihracatı 2017'de 17 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmişti.Sektör temsilcilerine göre, orta ve uzun vadede Türkiye'nin küresel piyasalardaki rekabet avantajını koruyabilmesi için ise, henüz istenen düzeyde olmayan kalite ve eğitimli iş gücü seviyesini geliştirmesi gerekiyor.
"Gelecek Satın Alma Stratejileri ve Beklentileri Paneli"nde konuşan Karasu, hazır giyim ihracatında bir sıçrama hamlesi için 5 yıllık yol haritası belirlediklerini belirterek, bu planın üç ana unsuru olarak pazarlarla yakın temas, katma değer artışı ve sürdürülebilirliğe işaret etti.
Özellikle, Türk hazır giyimcilerin ihracat pazarında yüzde 71-72 pay sahibi olan AB ülkelerinin Türkiye algısında son yıllarda yaşanan bozulmaya dikkat çeken Karasu, bu en büyük pazarlarla ilişkileri güçlendirmek için de harekete geçtiklerini söyledi.
Bazı politik gelişmelerin alım gruplarının Türkiye seyahatlerini de olumsuz etkilediğine işaret eden Karasu, "Ne yazık ki AB ülkelerinin Türkiye algısında son yıllarda ciddi bir bozulma oldu. Negatif algıyı kırmak için Almanya, İspanya, İngiltere ve Hollanda gibi ülkelerin sivil toplum kuruluşları nezdinde proaktif girişimler başlattık... Tekstil ve hazır giyim sektör temsilcileri olarak gittiğimiz Almanya'da çok yararlı görüşmeler yaptık. Önümüzdeki dönemde İngiltere, İspanya ve Hollanda gibi ülkelere de ziyaretlerimiz olacak" diye konuştu.
Hazır giyim sektörünün ihracatta 2018'e iyi bir başlangıç yaptığını ve ilk 5 ayda geçen yıl aynı döneme göre yüzde 10 civarı artış kaydettiğini belirten Karasu, mevcut trendin devam etmesini ve bu yılı 18 milyar doların üzerinde ihracat ile kapatmayı öngördüklerini söyledi.
Panele katılan alım grubu temsilcileri ise, moda endüstrisinde sayılı ülkeler arasında yer almakla birlikte Türkiye’nin kalite ve eğitimli iş gücü konusunda henüz istenen düzeyde olmadığına dikkat çekerek; önümüzdeki dönemde Türkiye'nin rekabette mevcut pozisyonunu koruyabilmesi için bu konularda adım atması gerektiğine işaret etti.