Güncelleme Tarihi:
Havacılık sektörü şu an ağırlıklı olarak fosil yakıtı merkeze alıyor. Bu açıdan yaşadığımız gezegenin neredeyse tamamını ulaşılabilir kılsalar da; uçaklar ve helikopterler, çevreye ciddi şekilde olumsuz etkide bulunuyor. Bunu değiştirmek isteyen firmalar, havacılığı daha “yeşil” hale getirmek adına büyük çalışmalar içerisinde bulunuyor. Şu an birçok dev isim aktif olarak elektrikli uçaklar ve bunlara güç verecek elektrikli tahrik sistemleri geliştiriyor. Burada tek kişilik elektrikli uçaklar yanında 100 kişi taşıyacak büyük elektrikli yolcu uçakları da tasarlanıyor. Mevcut teknik limitler nedeniyle elektrikli uçaklar ile şimdilik kısa mesafeli uçuşlara odaklanan (genel hedef 1 saatin üstünde) firmalar, bunu değiştirmek adına başka teknolojileri de inceliyor.
DEV ORTAKLIK
Örneğin kısa süre önce Rolls-Royce ve Hyundai Motor Group, sürdürülebilir havacılığa öncülük etmek adına bir ortaklık kurdular. Bu ortaklığın merkezinde tamamen elektrikli tahrik ve hidrojen yakıt hücresi altyapıları bulunuyor. Burada en önemli nokta hidrojen yakıt hücresi oluyor. İki dev isim hidrojen yakıt hücreleri ile desteklenecek elektrik aktarım sistemleri ile kıtalararası yeşil uçuşları gerçeğe dönüştürmek istiyor. Bu gelecek ortaklığı hakkında konuşan Hyundai yetkilisi, “Hidrojen yakıt hücresi sistemlerini küresel otomotiv pazarına başarıyla sunarken, havacılık entegrasyonu için de elektrikli ve hidrojen yakıtlı tahrik teknolojilerinin fizibilite çalışmalarını sürdürüyor. Bu teknolojinin, küresel havacılık endüstrisinin 2050 yılına kadar net sıfır karbon uçma hedefini destekleyecek kilit bir teknoloji olduğuna inanıyoruz” açıklamasını yapıyor.
UÇAN TAKSİLER
Temiz havacılık sadece uçakları kapsamıyor. Alanda çok odak nokta olmasa da elektrikli helikopterler de geliştiriliyor. Ancak elektrikli havacılığın arkasındaki en önemli araçlar “uçan taksiler” olacak. Çok sayıda firmanın giriş yaptığı bu hava araçları, bünyelerinde taşıdıkları çok sayıda elektrik motoru ile yakın gelecekte şehirler arasından çok şehirler içerisinde havadan yolcu taşımaya başlayacak. Bu hava araçları elektrikli yapılarıyla çevre ve gürültü kirliliği yaratmayacaklar, trafiği rahatlatacaklar. Havacılığın yeşil geleceğini bir an önce başlatmak adına Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi NASA dahi çalışmalar yapıyor. Kurum, “Elektrikli Uçak Tahrik Sistemi” kullanan geleceğin hava araçları için teknolojiler geliştirmek ve süreci hızlandırmak adına elini taşın altına koyuyor ve sektör ile ortak çalışmalar gerçekleştiriyor. 2019’da uçuşların tam 915 milyon ton karbondioksit oluşturduğunu açıklayan kurum, bunun küresel ısınma ve yarattığı olumsuzluklar ile daha iyi mücadele için mutlaka azaltılması gerektiğini belirtiyor. Günümüzde inanılmaz yoğun olan hava trafiği, gözle görülmüyor ancak çevreye karada ve havada ciddi şekilde zarar veriyor.
HAVA VE SES KİRLİLİĞİNE SON
Yeni nesil elektrikli altyapılar ile bir numaralı amaç, havacılık alanındaki emisyonu sıfırlamak ya da olabildiğince azaltmak. Ancak elektrikli altyapının büyük bir faydası daha bulunuyor. O da ciddi şekilde gürültü azaltma oluyor. Elektrikli aktarım sistemleri daha sessiz çalışan hava araçlarını mümkün kılıyor. Bu da büyük şehirlerin sürekli olarak artan gürültü kirliliğini azaltma ya da kontrol altında tutmak konusunda büyük önem arz ediyor, çünkü yüksek gürültü de insan sağlığı üzerinde olumsuz etkiler oluşturabiliyor. Ulaşım dünyası her alanda elektriğe kayıyor ve buradaki amacın arkasını tam doldurmak adına temiz elektrik üretimi alanına da büyük yatırımlar gerekiyor. Fark yaratmak için temiz araçları kullanacağı elektriğinin de gerçek anlamda temiz olması gerekiyor. Günümüzde halen elektrik üretiminde çevreye zarar veriliyor.