Güncelleme Tarihi:
HÜRRİYET Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Çağlar Göğüş, bu yıl 17’ncisi düzenlenen Marka Konferansı’nda yaptığı konuşmada, “Ben Hürriyet’te başlarken, gazetecilik ölüyor dediler. Fakat son dönemde yaşadığımız olaylar, aslında gazeteciliğin, yayıncılığı yeni başladığını gösteriyor” dedi. Çağlar konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Yayıncılığın, en önemli olduğu zamanlar. Markalı yayıncılığın, güvenin çok önemli olduğu dönemler. Biz bunu Hürriyet’te de görüyoruz. Yerelde de yaşıyoruz. Dünyada da aynı durum söz konusu. Washington Post, bugün hızlı büyüyen yayın kuruluşlarından bir tanesi. Ülkenin güvenilir ve markalı yayıncılığa her zaman olduğundan daha fazla ihtiyacı var. Bunun için dijital ve gazetede çok ciddi yatırımlarımız var ve olmaya da devam edecek.Hürriyet’in yayıncılık esasını oturturken 3 ana konu belirlediklerini dile getiren Göğüş, bunların güvenilirlik, veriyi ve teknolojiyi kullanma ve dinamik bakış açısı olduğunu anlattı. Göğüş şunları söyledi:
“Bakış açısı önemli. Çünkü, gazete günde 1 defa çıkarılan bir ürün. Bazı arkadaşlar bana yılda 8 sezon olduğunu söylüyor. Biz günde 6-8 sezon yaşıyoruz. Sabah artık birçok kişi tuvalete gitmeden önce telefonuna bakıyor. Aslında bu bizim için bir sezon. Sabah 06.30 bizim için bir sezon. O anda bunu karşılayamadığınızda, geçmiş olsun. Öğlen bir sezon, öğleden sonra bir sezon, akşam bir sezon. Akşam dizi seyrederken bir sezon. Bunların hepsini takip etmemiz gerekiyor. Mesela, Bursa, İstanbul, Ankara ve İzmir’den sonra magazinin en çok tüketildiği ilimiz ve her kategoriden daha fazla tüketiliyor. Mardin, denilince magazin aklınıza geliyor mu? En yakın kategorinin 5 katı kadar daha fazla magazin tüketimi var. Erkeklerde azımsanmayacak bir ‘Kelebek’ tüketimi var. Sporun biraz daha aşağısında. Erkekler, Kelebek ekini koltuğun altına almıyor, ama akıllı telefonundan giriyor, dedikodusunu yapıyor. Kadınlar da spor okuyor. Bunları göz önünde bulundurmaya çalışıyoruz.”
GÜNDE 550 HABER
Yayıncılığın bir günden ibaret olmadığını belirten Göğüş, “Hafta sonu ve hafta içi beklenti farklılıkları var. Hafta içi gündemden o kadar çok yoruluyoruz ki; çok istisnai bir durum olmadığında, gündem ve politikayı biraz daha az duymak istiyoruz. Gidiyoruz daha çok magazin, teknoloji ve daha çok uzun yazılar okuyoruz. Mesela; Gülse Birsel’in Bülent Eczacıbaşı ile ilgili bir röportajı vardı. Cumartesi günü çıkan bu röportaj, 165 bin kez okundu” dedi. Göğüş, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Dijital tarafta okurlarımız ‘Neden çok fazla spor koyuyorsunuz, niye bu kadar çok magazin oluyor’ diyor. Bir veri analizine dayalı olan bir yayıncılık yapıyoruz. Bunun iş modelinde bire bir katma değeri olduğunu düşünüyorum. Bizim dijital ortamımızda 50 kişi günde ortalama 500-550 haber giriyoruz. Tamamen rasyonel. Bazen yazar arkadaşlarımız dijitaldeki manşetlerde bir sıra öne geldiği için çok seviniyor. Dolayısıyla, kararlarımızı rasyonel almaya çalışıyoruz. Dizi odaklı diye bir segment (sınıf) yaptık. Örnek vereyim; Narkoz dizisi haberlerini bu segement içinde okuyanların yüzde 97’si beyaz yakalı erkek. Gurme yazıları daha çok elit kesme hitap ediliyor zannedilir. Genel kesim ve beyaz yakalı kesim bir arada okuyor. Dolayısıyla bu yazılardan memnun kalıyorlar.”
Gazetede her şeyin bir yeri olduğunu söyleyen Çağlar Göğüş, “Bir politik haberi okurken yanında magazin haberi olmuyor. Bu çok kıymetli ve gazeteye biz eviniz diyoruz. Dijital taraf ise arabanız oluyor. Sürekli yeni bir sahne görüyorsunuz. Gündem haberinin hemen altına magazin haberi koymak zorunda kalıyoruz. Karıştırmıyoruz, hepsini denge içinde kullanıyoruz. Okura tek bir pencereden 4-5 farklı dünya sunmamız gerekiyor. Bu kapsamda Seyahat portalinin bu pazartesi lansmanını yapacağız. Önümüzdeki günlerde hayat tarzlarına yönelik ürünler çıkmaya devam edecek” dedi.