Gürültü patırtı 10 günde 1.5 milyar dolar götürdü, Türkiye güven kaybetmedi
Güncelleme Tarihi:
Kurdaki son dalgalanmayı değerlendiren Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, “Bütün bu gürültü, bütün bu patırtı içinde 10 günde 1.5-1.6 milyar dolarlık bir çıkış oldu” dedi. Türkiye’ye karşı bir güven kaybı olmadığını belirten Babacan, “Hisse senedi tarafında yabancılar yabancılara satış yapıyor. Net anlamda çıkış çok az. Bono piyasasına bakıyorsunuz, giriş var” diye konuştu.
KÜRESEL kriz ortamının güven ortamının sağlanmasının önemini vurgulayan Başbakan Ali Babacan, kurdaki son dalgalanma sırasında Türkiye’den çıkan paranın sadece 1.5 milyar dolar çıktığını açıkladı. Hisse senedinde yabancıların yabancılara satış yaptığını, bono da ise giriş olduğunu belirten Babacan, “Türkiye’ye güven kaybı yok” diye konuştu.
Kur gidişatın işareti değil
Ali Babacan, NTV/CNBC-e ortak yayınında ekonomi gündemindeki gelişmeleri değerlendirirken kur artışına ilişkin bir soru üzerine şunları söyledi: “Biz öyle bir dönemdeyiz ki bu dönemde artık kur bir şeylerin iyi gittiğinin ya da bir şeylerin kötü gittiğinin işareti değil artık. Bunları geride bıraktık. Eskiden dolar arttığında işler kötü, düştüyse iyiydi.”
Net anlamda çıkış yok
“Bu gürültü, bütün bu patırtı, son bir hafta, 10 günde Türkiye’de ne olmuş para hareketlerinde döviz hareketlerinde, toplamda 1.5-1.6 bir çıkış olmuş” diyen Babacan, sözlerine şöyle devam etti: “Bu ne zamandan beri, ağustosun başından bu yana. Bakıyorsunuz Menkul Kıymetler Borsası’nda, hisse senedi tarafına bakıyorsunuz, hisse senedi tarafında yabancılar, yabancılara satıyor. Net anlamda çıkış çok az. Bono piyasasına bakıyorsunuz, giriş var.”
Yeni dengesini arıyor
ABD’deki ve Avrupa’daki olaylar karşısından piyasaların yeniden bir denge bulmaya çalıştığını, piyasa göstergeleri ve fiyatların yeni ortama göre tekrar kurgulanmaya çalıştığını anlatan Babacan, bu denge arayışında bazı dengesizliklerin de oluştuğunu, kurda iniş çıkışların olabileceğini söyledi. Babacan, Türkiye’nin uzun vadeli istikrarı için çalışmanın önemli olduğunu vurguladı.
Borç oranı daha düşecek
Türkiye’nin maliye politikasının, kamu maliyesi yapısının şu anda Avrupa’nın en iyi bir kaç ekonomisinden biri olduğunu, bu kadar bütçe açığı düşük olan, borç stoku düşük olan başka ülke bulunmadığını kaydetti. Babacan, “İnşallah olağanüstü bir gelişme olmazsa, borcun milli gelire oranı yüzde 40’ın da altına inebilir. Orta Vadeli Program’da bunun oldukça düşük, 30’lu rakamlara doğru da gittiğini göstereceğiz, ilan edeceğiz” dedi.
Güven ortamı önemli
Küresel kriz ortamının güven ortamının sağlanmasının önemini vurgulayan Babacan, “Güven unsurunu sağlayamadığınız zaman ne yaparsanız yapın, ne kadar para dökerseniz dökün, mümkün değil. Güveni kaybettiğiniz zaman piyasa para peşin demeye başlıyor” dedi. Babacan, Türkiye’nin bu anlamda diğer ülkelerden farklılığı bulunduğuna işaret etti.
Cari açık 70 milyar doların üzerine çıkar
ALİ Babacan, cari açığın yıl sonunda 70 milyar doların üzerinde olmasının beklendiğini ancak Ekim-Kasım aylarında cari açık trendinin daha makul noktaya ulaşacağının tahmin edildiğini söyledi. Bu konuda küresel konjonktürün önemine dikkat çekmekle birlikte OVP’de açıklanacak tedbirlerin de belirleyici olacağını söyleyen Babacan, “Cari açığın milli gelire oranının yüzde 10’u bulacağını tahmin etmiyorum” dedi. Babacan ayrıca, şunları da dile getirdi:
Tedbirlerin etkili olma zamanı geldi
Türkiye’de alınan tedbirler, kendisini daha fazla hissettirecek, daha etkili olmaya başlayacak, tedbirlerin etkili olma zamanı geldi. Yine Amerika’daki, Avrupa’daki, Çin’deki büyüme eğilimlerine baktığımız zaman bütün tahminler aşağı doğru. Küresel konjonktürü düşündüğümüzde, geçen yıl kasım ayında aldığımız tedbirlerle bundan sonraki dönemde cari açıktaki artış, makul olarak devam edecek. Hızlı artışın devam edeceğini düşünmüyorum. Özellikle son çeyrekte.
OVP en geç ekim başı tamamlanır
Orta Vadeli Programı (OVP) eylül sonu, ekim başı gibi tamamlamayı düşünüyoruz. 2011’in geri kalanındaki bütçe uygulamalarıyla, 2012 bütçesi de bu çalışmalar kapsamında bulunuyor. Sadece bütçe açığı ve borç stokunu değil, cari açığı da dikkate alan bir maliye politikası. İkinci çalışma hattı makro ihtiyati tedbirler dediğimiz hat, bankacılıkla ilgili. Bir de yapısal reformlar var.
Teşvik sistemi cari açığa göre revize ediliyor
ALİ Babacan, teşvik sistemini cari açığı da gözönüne alarak revize edeceklerini açıkladı. Yatırımcıların yeni teşvik paketini bekleyip, yatırımlarını durdurmamasını isteyen Babacan, yeni yatırım teşviklerini 5-6 ay geriye dönük uygulayabileceklerini ifade etti. Babacan, “Yatırımcılarımız yatırımlarını rahat yapsınlar. ‘Yeni teşvik paketi geliyor, yatırımımı durdurayım, sonra yapayım’ diye kimse beklemesin” diye konuştu.
Herkes başını iki elinin arasına alıp düşünsün
ALİ Babacan, küresel ekonomiyle ilgili olarak da şu değerlendirmeleri yaptı:
Ülkenin bekası, hatta dünya ekonomisinin riskli boyutlara ulaşması durumu nedeniyle herkesin iki elini başının arasına alıp düşünmesi gerekir. Siyasi liderler, Avrupa ve ABD için söylüyorum, kendilerini yakma pahasına ekonomi açısından doğru kararlar almalı. Hiç kimse kendi şahsi bekasını düşünmeyecek. Önce ülkesini, sonra dünyayı düşünecek.
Böyle bir ortamda piyasa oyuncuları fluluk istemiyor. Ne yapacaksan yap, çabuk yap. FED’in (Amerikan Merkez Bankası) son açıklamaları net değil. Piyasa net açıklamalar bekliyor. Avrupa tarafına bakacak olursak orada durum daha farklı. Suni bir refahı uzun süre devam ettirmek gerçekçi değil, eninde sonunda duvara çarpıyor.