Güncelleme Tarihi:
İZMİR’de doğan ve halen Torbalı’da 72 bin metrekare kapalı alanda üretim yapan Alfemo, 2012’yi 160 milyon lira ciroyla kapatıyor. Alfemo’nun kurucusu Yusuf Davulcuoğlu, Almanya’da işçi olarak biriktirdiği sermaye ile İzmir Gültepe’de bir mağaza açarak işe başlamış. Gültepe’deki bu mağazayı bugün Alfemo çatısı altında bin kişilik istihdama ulaştıran başarının mimarları ise Ali, Ramazan ve Şaban Davulcuoğlu kardeşler. Alfemo’nun bugünlere nasıl geldiğini Ramazan Davulcuoğlu şöyle anlatıyor:
HANNOVER’DEKİ GURBETÇİ
· Babam rahmetli yurt dışına giden gurbetçilerdendi. Aslen Konya-Beyşehirliyiz ama biz doğma büyüme İzmirliyiz. Babam Beyşehir’den Hannover’e gitmiş ve maden ocaklarında şoförlük yapmış. Almanya’ya giderken de ‘biraz sermaye biriktirip dönüp kendi işimi kurayım’ diye gitmiş. 1970’te gitmiş, 1976’nın başında döndü. Gelince, İzmir Gültepe’de 180 metrekarelik bir halı mobilya mağazası açmış. 1976’da mağazayı açmış ama kendisi 1978’de vefat etti. Biz 4 kardeş ve annem kalakaldık. Ağabeyim Ali en büyüğümüzdü ve 15 yaşındaydı. Lise 2’ye gidiyordu. Ben de 10 yaşımdaydım ve ilkokul 5’teydim.
ANNEMİZ ‘DEVAM’ DEDİ
· Annemiz Miyase Hanım ‘Osmanlı tarzı’ güçlü bir kadındı. ‘Mağazayı satıp parasını bir kenara koyun ya da akrabalar ortak olsun iş yürüsün’ diyenler olmuş ama ‘benim çocuklarım devam ettirir ben destek olurum’ dedi. Bize güç verdi. Ağabeyim liseyi bıraktı ve 15 yaşında mağazanın başına geçti. Sonradan akşam ticaret lisesine ve açık öğretime giderek tahsilini de tamamladı. Biz büyürken işimiz de büyüdü. Halı mobilyada hep güçlü olduk ama Philips, Beko gibi markaların da en güçlü satıcıları olduk.
İLK ÜRETİM ‘İDAŞ’LA
· Mağazacılık devam ederken 3 kardeş ‘Toptan da yapalım’ dedik. 1989’da İdaş’ın bölge bayiliğini aldık ve toptan satmaya başladık. İşimiz büyük ivme kazandı ve sermayemiz güçlendi. Kamyon üzerinde mal satıyorduk. Senet yazmayı yetiştiremediğimiz günler oluyordu. Kanepe satışları çok hızlıydı ve birçok markanın kanepesini satıyorduk. İdaş’a ‘kanepe üretin satalım’ dedik. İdaş da bize ‘madem bu kadar isteklisiniz siz üretin’ dedi. İdaş lisansıyla 1993’den itibaren kanepe üretmeye başladık. Müştak (İşeri) amca bize bu anlamda okul oldu.
MARKA OLMAK ŞARTTI
· Avrupa’da fuarlara gidiyor, panel, modüler mobilyalar görüyorduk. Almanya’dan ve Fransa’dan genç odaları, yatak odaları ithal etmeye başladık. Gaziemir’de bir mağaza daha açtık. Çok iyi satıldığını gördük. 1997’de yeni fabrikamızı tamamladık ve ‘Alfemo’ olarak üretimimiz başladı. 2004’te Torbalı’da yeni bir yatırım yaptık ve üretimi taşıdık. Şu anda 72 bin metrekare kapalı alanda üretim yapıyoruz. 2012’yi 160 milyon lira ciroyla kapatıyoruz. 2012 ihracatımız 19 milyon dolar oldu ki 2011’e göre yüzde 32 yükseldi. Turquality programındayız ve yurt dışında 35 Alfemo olduk. Irak’ta münhasır 7 Alfemo var. Suudi Arabistan’da Riyad’da ilk mağazayı açtık. 4 tane daha açılacak. Mısır’da da iki mağaza birden açtık.
Mağazaya koku yaptık radyo ve kafe açtık
ALFEMO Yönetim Kurulu Üyesi Ramazan Davulcuoğlu, ‘perakendecilikten gelen sanayici’ olmanın önemini vurguluyor ve şöyle konuşuyor: “2006’da mağazalar için bir stratejik çalışma yapmıştık. 300’den fazla noktada ürünlerimiz satılıyordu ama biz münhasır mağazacılığa geçiş kararı aldık ve ürünlerimizin sadece Alfemo mağazalarında satılmasını sağladık. 2011 Mayıs ayında tekrar oturduk ve yeni bir çalışma yaptık. Bu defa hem tüketici hem de bayi için yeni bir konsept tasarladık. Tüketici ‘ıslak zemin hariç’ tüm ihtiyaçlarını bulabilmeliydi, bayiimizin de kar marjının yükselmesi gerekiyordu. İç-dış dekorasyon, ürün grubu, fiyatlar, kâr marjları hepsini yeniden belirledik. Mağazanın bir köşesine ‘Alfemola’lar (kafe) koyduk. Bir radyo kurduk ve teliflerini ödediğimiz müzikler bütün mağazalarımızda çalıyor. Marka kokumuzu tespit ettik ve mağazalarımız aynı kokuyor. 41 mağazamızı bu konsepte getirdik. Projeden önce 130 mağazamız vardı. 20 tanesi bu kategoriye giremeyeceği için elendi. 2013 sonunda 100 mağazamız yeni konseptte olacak.’
Ulaştırma hibe programı için başvurular başlıyor
ULAŞTIRMA, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nca oluşturulan Ar-Ge Fonu ile elektronik haberleşme yazılım ve donanım projelerine 10 milyon liraya, uzay ve havacılık yazılım ve donanım projelerine ise 20 milyon liraya kadar verilecek hibe için başvurular bugün başlıyor. Bakanlık tarafından oluşturulan Ar-Ge Fonu ile yeni yıldan itibaren elektronik haberleşme ile uzay ve havacılık yazılım ve donanım projeleri desteklenecek. Başvurular, bir yıl içinde üç dönemde alınacak. Birinci başvuru dönemi 1-31 Ocak, ikinci başvuru dönemi 1-31 Mayıs, üçüncü başvuru dönemi 1-30 Eylül arasında olacak. Proje Değerlendirme Grubu (PDG) tarafından onaylanan projeler, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’ın onayına sunulacak. Bakan Yıldırım’ın onayından geçen projenin sahibi ile bakanlık yetkilileri arasında sözleşme imzalanacak.
Kontrolsüz mağazalaşma yerel esnafa zarar veriyor
TÜRKİYE Perakendeciler Federasyonu (TPF) Başkanı Selamet Aygün, “Kontrolsüz şekilde mağaza açılması, mağazaların yan yana olması ve satın alma gücü fazla olan büyük şirketler, yereldeki küçük esnafa zarar veriyor, bunun önüne geçilmesi gerekir” dedi. Aygün, perakendecilerin sorunlarını tespit edip, çözüm üretmek için çaba gösterdiklerini belirterek, yerel perakendecileri özellikle indirim mağazalarının zorladığını kaydetti. Aygün, “8-10 bin nüfuslu bir ilçede faaliyet gösteren perakendeci, ilçeye 2-3 tane indirim mağazası açıldığı zaman zor durumda kalıyor, bazıları işletmeyi kapatıyor. İndirim mağazalarının satın alması ve merkezden ürün göndermesi, o bölgedeki üretim ve satış noktalarını bypass ettiği için iki kesime de zarar veriyor” diye konuştu.
19 milyonluk hibeye 276 başvuru
KARACADAĞ Kalkınma Ajansı’nın, Diyarbakır ve Şanlıurfa’da “2013 Mali Destek Programları” kapsamında çeşitli sektörlerdeki projelere vereceği 19 milyon liralık hibe desteğine 276 başvuru yapıldı. Ekonomik Gelişme Mali Destek Programına 227, Turizm Altyapısı Programına 28 ve Sanayi Altyapısı Programına ise 21 olmak üzere 276 proje sunulduğu bildirildi.