Hasan TÜFEKÇİ / SANA-YEMEN
Oluşturulma Tarihi: Ekim 27, 2005 00:00
TMSF’nin Şevket Demirel ve şirketlerine yönelik operasyonunun 9’uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in Güniz Sokak’taki evine kadar uzanması üzerine, Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener TMSF Başkanı Ahmet Ertürk’ü arayarak, ‘Hayırdır, Güniz Sokak’a haciz mi uyguluyorsunuz? Bu şık olmaz’ dedi.
BAŞBAKAN Yardımcısı Abdüllatif Şener, Başbakan Tayyip Erdoğan ile birlikte bulunduğu Yemen’den TMSF Başkanı Ahmet Ertürk’ü arayarak ‘Hayırdır, Güniz Sokak’a haciz mi uyguluyorsunuz? Bu şık olmaz’ dedi. Erdoğan’ın Yemen gezisine katılan Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, dün gazetelerde yeralan ‘Süleyman Demirel’in Güniz Sokak’taki evine haciz gelebilir’ haberleri ile ilgili olarak TMSF Başkanı Ahmet Ertürk’ü arayarak telefonla bilgi aldı. Konuşmasına ‘Hayırdır, Güniz Sokak’a haciz mi uyguluyorsunuz? Bu şık olmaz’ diye başlayan Şener, TMSF Başkanı’ndan bilgi aldı. Şener, telefon görüşmesinin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlarken, ‘Haciz olayı yok. Tapuya şerh koymuşlar. Herhangi bir işlem yok’ dedi.
Yahya Murat Demirel’in batırdığı Egebank’tan doğan borçları için babası Şevket Demirel’in başta Göltaş olmak üzere 9 şirketine el koyan TMSF’nin Şevket Demirel’e dönük haciz kararlarının bir ucu, Süleyman Demirel’in Güniz Sokak’taki evine kadar uzanmıştı.
KÜÇÜKLERİ DÜŞÜNÜRKEN:
TMSF, yüzde 40’ından fazlası halka açık olan Göltaş’ın küçük hissedarlarının İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nda (İMKB) kilitli kalan kağıtlarını çözmek için harekete geçince, Demirel Ailesi’ne dönük haciz kararları da netleşmeye başladı. TMSF, İMKB’ye bir yazı göndererek, ‘Göltaş’ta varlık satışı yöntemi değil, şirketin borçlunun hisselerine denk düşen bölümünü satma formülünü uygulayacağız’ mesajı verdi. TMSF bu mesajla, İMKB’nin Göltaş hisselerinin işlem sırasını açabileceğini düşündü. TMSF, bir yandan bu adımı atarken, diğer taraftan da Göltaş’ın patronu Şevket Demirel’in Egebank’ta üstlenmesi gereken riski de 269 trilyon lira olarak belirledi.
HACİZLER GELİYOR:
TMSF, Şevket Demirel’e düşen Egebank riski 269 trilyon lira olarak belirlemekle birlikte, ‘Bu borcu üstlenip, bizimle anlaşmaya yanaşmazsanız, 6183 sayılı Amme Alacakları Yasası çerçevesinde haciz işlemi başlatılacak’ uyarısı da yaptı. TMS, bu çerçevede Şevket Demirel’in olan veya bağlantısı bulunan 600’ün üzerinde gayrimenkul belirledi.
ÜÇTE BİRİNE HACİZ:
TMSF’nin belirlediği 600’den fazla gayrimenkul arasında 9’uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in Ankara Güniz Sokak’taki ünlü evinin de olduğu dikkati çekti. TMSF’nin yaptığı döküme göre, Güniz Sokak’taki evin üçti ikisi Süleyman Demirel’e, üçte biri de Şevket Demirel’e ait bulunuyor. TMSF, bu durumda Güniz Sokak’taki evin üçte birine dönük haciz işlemine de hazırlanıyor.
HERBİRİNE 269 TRİLYON:
Bir TMSF yetkilisi, ‘Süleyman Demirel, ‘Benim evimin üçte birine denk düşen ödemeyi yapayım, haciz için gelmeyin’ diyebilir mi?’ sorusunu şöyle yanıtladı: ‘Biz Şevket Demirel ve çocuklarıyla ilgili tüm gayrimenkullere 269 trilyon liralık haciz koyacağız. 269 trilyon liralık tedbir her bir gayrimenkul için geçerli. Yani, 269 trilyon lirayı tahsil edebileceğimiz yönünde inandırıcı bir işaret almadan, o hacizlerin kaldırılması söz konusu olmayacak.’
Kuyucu Murat Paşa gibi toptan öldürüyorlar
TMSF’nin Şevket Demirel ve ailesine yönelik haciz uygulamasından dolayı, Güniz Sokak’taki eviyle Isparta’da
doğduğu ve müzeye dönüştürülen binası hakkında haciz kararı alınan 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve hükümete meydan okudu. Demirel, ‘Ellerinden geleni arkalarına koymasınlar. Biz bu çeşit haksızlıklara önceden maruz kaldık, aştık. Haksızlığın zaferi söz konusu olamaz, bunlar aşılır’ dedi.
HERKES AYNI KUYUDA:
‘Başbakan’ın haberi olmadan bunları yapabilmeleri mümkün olmaz’ diyen 9. Cumhurbaşkanı şöyle devam etti: ‘Türkiye’de bir koku var. Tüyü bitmemiş yetimin hakkı yenmiş. Bu adamlar da bunu tahsil ediyor. Sana tahsil etme diyen yok. Ama bu, Kuyucu Murat Paşa usulüdur. Adam suçlu arıyor, 10 kişi bir yerde. Bir kuyu açtırıyor, hepsini içine dolduruyor. Bir tane suçlu vardı, o da bunların içindeydi. Böylece ortadan kalktı. Ama 9 kişi daha ortadan kalkıyor. Şevket Demirel’in bu bankadan kaynak aktardığına ilişkin delil bulmadılar. Bankadan bir kuruş almadım, diyor. Ben onun söylediği şeyin doğru olduğuna inanırım. Borç senin değil ama oğlundan sana rucu ediyoruz diyor. Bir bahane buluyor.’
BU KEYFİLİK:
Demirel şöyle konuştu: ‘Tanzimattan beri hukuk ve hakim kararıyla oluyor. Mal ve cana el koyma yetkisini idari kademelere verirseniz keyfilik oluyor. Bu keyfiliktir. Hukukun temel prensiplerine de aykırıdır. Bu hadisenin tümü hukuksuzdur. Mahkeme bunları ayırt edecektir. Hak arama yolları sonuna kadar kullanılacaktır. Hukukun temel prensiplerine aykırı olan bir durum, oğlunun borcunu babaya ödetmeye kalkmalarıdır. Meselenin beni rahatsız edecek olan kısmında telaşa kapılmam. Umurumda değildir. Ama beni üzen... 50 senedir hukuk devleti savunması yapıyorum. Hakim kararı olmaksızın Şevket Demirel’in sermayesinin bir kısmı halka ait olan yönettiği şirketlere el konması, keyfiliktir. Keyfilik devam ediyor. Çünkü kararı, TMSF diye bir teşkilat kurmuşsunuz; hem savcı, hem hakim, hem mahkeme... Güya tüyü bitmemiş yetimin hakkını arıyor. Hak ararken yeni haksızlıklar yapıyor. Yaptıkları haksızlıktır.’
HAKSIZLIĞIN ZAFERİ OLMAZ: Haciz tebligatının Şevket Demirel’e geldiğini söyleyen Demirel, ‘Borçlu olan ben değilim. Ama ne zaman satılığa çıkarırsa, o zaman ben işin içine girerim. Ellerinden geleni arkalarına koymasınlar. Biz bu çeşit haksızlıklara önceden maruz kaldık. Aştık. Haksızlığın zaferi söz konusu olmaz. Bunlar da aşılır’ dedi.
Umurumda değilSÜLEYMAN Demirel dün TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi’nin düzenlediği ‘Türkiye’nin Dünü, Bugünü, Yarını’ konulu toplantıya katıldı. Demirel, toplantının girişinde gazetecilerin, Güniz Sokak’taki evinin tapusuna ihtiyati tedbir konulması ile ilgili sorularını yanıtladı. Demirel, şöyle konuştu:
‘Olabilir. Mal benim değil ki. Üçte ikisi benim; üçte biri Şevket Bey’in. Şevket Bey’in mallarına el konulmuşsa, hangi sebepten konulduğu ayrı mesele, malın üçte birine haciz konulabilir. Benim de hiç umurumda değil. Yalnız Şevket Bey’e uygulanan muamele yanlıştır, hukuk dışı ve keyfidir. Bu olaya ben muhatap değilim.’