Güncelleme Tarihi:
MEDENİYETİN devamı için yenilenebilir enerjinin oldukça kritik bir öneme sahip olduğunu söyleyen Solar3GW Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Bahadır Turhan, “Solar3GW olarak kurulduğumuz günden beri güneş enerjisinde farkındalık yaratmayı amaçlıyoruz. Bir dernek ve düşünce kuruluşu olarak da en fazla üzerinde durduğumuz konu güneş enerjisinin serbest piyasa koşullarında gelişebilecek bir ortam bulması” dedi.
HIZLANDIRMAMIZ GEREKİYOR
Dünyada enerji konusunda hem üretim hem de tüketim tarafında bir devrim yaşandığının altını çizen Yusuf Bahadır Turhan, “Güneş enerjisi diğer yenilenebilir enerji kaynakları gibi büyümesini sürdürecek. Türkiye’nin de bu konuda çok büyük bir potansiyeli var. Biz her yıl 3GW güneş hedefi ile yola çıktık ama bunun gerçekleşmesi için de bütüncül ve kolaylaştırıcı adımlar atılmalı. Güneş santrallarının kurulumlarını yavaşlatmak yerine hızlandırmamız gerekiyor” diye konuştu.
‘KORUMACILIKLA OLMAZ’
Şu anda 1 megavat GES kurulum maliyetinin dünyada 400-500 bin dolar seviyelerinde olduğunu belirten Turhan, “Bu Türkiye’de ise 500-550 bin dolara çıkıyor. Çünkü biz güneş paneli ithalatına ek vergiler uyguluyoruz. Çoğu üründe benzer korumacılık önlemleri var ancak bu güneş enerjisi için oldukça zorlayıcı bir önlem. Neredeyse 10 yıldır devam eden bu korumacı önlemlere rağmen istediğimiz gibi hücre üreten ek bir tesis de kurulabilmiş değil. Ek maliyetler yatırımcıları çok zorluyor ve GES projelerinin gerçekleşmesi yavaşlıyor. Bu anlamda sektörün önünün açılması gerektiğini düşünüyoruz. Toplam faydanın sektörü daha da geliştireceğine inanıyoruz” ifadelerini kullandı.
ÇÖZÜM CETVEL-2’DE
Bu konudaki çözüm önerilerine de değinen Turhan, “İlk yatırım maliyetlerinde yerli panel yükü hafifletilmeli. YEKDEM Cetvel-2 mekanizması bunun için çok uygun. Rüzgâr ve hidroelektrik santralları bu yolla önemli bir büyüme alanı kazandı. Bu sistemde siz yerli ürün kullandığınızda satış fiyatınızın üzerine bir ek destek alıyorsunuz. Ve bu destek Hazine’den sağlanmıyor. Bütün elektrik tüketicilerine, elektriği tükettikleri oranda bölünüyor. Dolayısıyla YEKDEM Cetvel-2 bu sektörün gelişmesi için çok fazla önem taşıyor. Aksi halde yatırımcılar aldığı panele yüzde 60 daha fazla para vermek zorunda kalıyor ve GES kurulumları yavaşlıyor” şeklinde konuştu.
ZORLUKLAR KENDİNİ GÖSTERECEK
SON yıllarda özellikle finansman konusunda yaşanan sıkıntıların önümüzdeki dönemde kendini göstereceğine değinen Yusuf Bahadır Turhan, “2023 yılında projeler finansman bulmakta çok zorlandı. Bankalar 10 yıllık proje finansmana pek yanaşmıyor. Finansman için gereken koşullar oluşmuyor. Dolayısıyla önümüzdeki süreçte bu dönemin etkilerini göreceğiz. Çünkü güneş enerjisinde bugün kurulan bir santral için 3-4 yıl öncesinden projeye başlanıyor” dedi.
NET SIFIR İÇİN ‘NET ADIMLAR’ ATILMALI
ARTIK dünyanın yenilenebilir enerjide çok farklı bir noktaya gittiğini anlatan Turhan, “Şebekeler değişiyor, akıllanıyor, yapay zekâ ile entegre oluyor. Artık tüketiciler aynı zamanda üretici konumuna da geçiyor. Tüketimin olduğu yerde enerjiyi üretebilmek yaygınlaşıyor. Böylece enerjinin taşınması sırasında ortaya çıkan yüzde 8-9’luk kayıp da olmadığı için verimlilik artıyor. Ancak tüm bunlar için ortada bu konuda bir niyet olması şart. Zira sadece bu alanda değil. Diğer tarafta da eğer gerekli adımlar atılmazsa, gerekli yatırımlar yapılmazsa hem kendi geleceğimizi riske atacağız hem de üreticilerimiz rekabetçi şartları sağlayamayacak. Sürdürülebilir bir üretim yapmayan, elektriğini yeşile çeviremeyen ülkeler güç kaybedecek. Oysa bu alanda şimdiden niyetimizi net bir şekilde masaya koysak, net sıfır hedef ve uygulamalarımızı pratiğe dönüştürsek başta finansman sorunu olmak üzere çoğu problemi aşabiliriz. Ben bu konuda çok önemli bir dış kaynağın da harekete geçeceğini yatırım için ülkemize geleceğine inanıyorum. Tabi bu noktada şeffaflık ve öngörülebilirlik de çok önemli” diye konuştu.