Güncelleme Tarihi:
GELENEKSEL Türk tatlılarından tulumbayı ballı ve çikolatalı da üreterek Gölcük’te ünlenen İzmitli Özcan ve Orhan Durmaz kardeşler, ‘Osmanlı Tulumbacısı’ markasıyla 1.5 yıl içinde 29 şubeye ulaştı. Gölcük'teki üretim merkezinde günlük 1.5 ton tulumba tatlısı üretim kapasitesine ulaşan iki kardeşin hedefi 2013’te de franchising yöntemiyle en az bir misli daha büyümek. Babası müteahhit olan Özcan Durmaz, inşaat işi yapmak istemediği için arayışa girdiğini söylüyor ve şöyle anlatıyor girişimcilik öyküsünü:
SİMİT DÜKKÂNI
Babamız Alaattin Bey müteahhit. Bize işi öğretmek için de çok çabaladı. Çok disiplinliydi ve bizi de kardeşimle inşaatta çok çalıştırdı. Biz ise inşaat işi yapmak istemedik. Babam da inşaat dışında gıda işine yatırım yapalım dedi ve önce Gölcük’te Yıldız Simit Sarayı adında güzel bir simitçi açtık. Ancak bu işte usta çok önemlidir. Uzun süre iyi usta bulamadık. Biri geldi biri gitti. İşimiz yine de çok şükür iyiydi. Sonunda iyi ustalar bulduk. Ama bu defa da kasadasürekil açık çıkmaya başladı. Kasa elemanını bir türlü düzeltemedik. Bir süre sonra da (4 yıl kadar) uğraşmaktan bıktım. Gölcük piyasasında bu dükkanı devredeceğim dedim ve ustalarımla anlaşıp onlara uygun şekilde devrettim. bu devirde iyi de sermayemiz oldu.
TULUMBACI KAYINPEDER
Simitçi dükkanımızı devretmeden önce bu kasadaki açığa çöre bulmak için elemanı çıkardık ve başka eleman aldık. Melda Önder, geldi ve dükkanı çekip çevirmeye başladı. Kasa tamam, işler tıkırında. Ben de rahatım. Derken annem babam da Melda Hanım’ı beğenmişler bana sinyali verdiler. Tam evlenecek kız. Neyse biz nişanlandık. Bu arada Melda Hanım’ın babası Avni Doğan Önder de (kayınpederim) Karamürsel’de tulumba tatlıcısı. Üretiyor, satıyor. Simitçi dükkanımızda onun tulumbalarını da satmaya başladık. Rahmetli Avni Bey ‘benim sattığımız üç mislini satıyorsun’ dedi. Neyse ben simitçi dükkanını devrettim, Melda Hanımla evlendik. iş güç bakıyorum.
GÖLCÜK’TE OSMANLI TULUMBASI
Bir süre sonra kayınpederime ‘baba gel birlikte Gölcük’te dükkan açalım’ dedim. O da ‘oğlum ben yaşlıyım, artık uğraşamam, sen aç’ dedi. Böylece biz Gölcükte Osmanlı Tulumbacısı açtık. Bu arada imalat için makina almaya İstanbul’a gittiğimde makinayı satan yaşlı bir amca ‘evlat tulumbayı balla yap’ dedi. Şaşırdım ama denedim. Biz balla, tereyağla yapınca tulumba satışları patladı. Sonra çikolatalı yaptık. Şu an 7 çeşit tulumbamız var.
ALMANYA’DAN KARDEŞİM GELDİ
İşler iyi ama ben pek çalışmak istemiyorum. Dükkanı 18.00’de kapatıyorum. Kardeşim Orhan da Almanya’da yaşıyordu. 2009’da tatile geldi ve işleri gördü. Saat 18.00’de kapattığımı görünce ‘abi ne yapıyorsun asıl bu satten sonra satılır’ dedi. Ben de ‘sen kal sat kardeşim’ dedim. 3 saat içinde bütün gün sattığımın üç mislini sattı. Bir süre sonra da birlikte yürüme kararı aldık.
1.5 yılda 29 şubeye çıktık
OSMANLI Tulumbacısı Genel Koordinatörü Orhan durmaz, “Hannover’de merkat işletiyordum. Babam Libya’da inşaat işi almış. ‘Bana gel inşaat işini yürüt’ diyor. Benim eniştem Köln’de iş kurmuş ‘gel işin başına geç’ diyor. Ben ağabeyimin işinde karar kıldım ve osmanlı Tulumbacısı’nı büyütmeye karar verdik. Çünkü bazı müşteriler bizim tulumbayı yiyor ardından bayilik istiyordu. Franchising sistemini kurduk. Fuarlarına katıldık ve 1.5 yıl içinde İstanbul, İzmir, Bursa, Düzce, Adapazarı derken 29 şubeye çıktık. Gölcük’teki üretim yerimizde 22 kişi çalışıyor ve günlük üretim kapasitemiz 1.5 ton. Sezona göre değişiyor. 2013’te 60 şubeye çıkarız. 100 de olabilir ama iyi seçimler yapmak istiyoruz. İsteyen menüye kahvaltı da ekleyebiliyor” diyor.
DİĞER E-KOBİ HABERLERİ
Tekirdağ ‘sanayi odası’ istiyor
ÇERKEZKÖY Organize Sanayi Bölgesi’nin (ÇOSB) ev sahipliğinde toplanan Tekirdağlı sanayiciler, Türkiye’nin 13’üncü Sanayi Odası’nı kurmak için karar aldı. ÇOSB Başkanı Ömer Sarıoğlu, ‘Ticaret ve Sanayi’ birleşik olan odalarda sanayicilerin yeteri kadar temsil edilemediğini belirterek, “Bu nedenle Sanayi Odası çatısı altında toplanmamız gerekiyor. Kanuna göre bir ilde en az 1000 sanayi kuruluşu varsa Sanayi Odası kurulabiliyor. Tekirdağ’da 1200 sanayi kuruluşu var. Yeterli imzayı topladıktan sonra Sanayi Odası için başvuru yapacağız” dedi.
‘Akıllı raf ölçüm merkezi’ kurdu
DEPO ve raf sistemleri üreten Temesist Raf, Fatih Üniversitesi ve İSDER işbirliğiyle Fatih Üniversitesi Kampüsü’nde 1 milyon dolarlık yatırımla Türkiye’nin ilk, dünyanın 6. akıllı raf ölçüm merkezini tamamladı. Test merkezinde Avrupa Depolama Ekipmanları Federasyonu (FEM) standartlarına uygunluk sağlanacak. Firmanın sahibi H. İbrahim Gül, “Deprem bölgesi ülkemizde depo ve raf sistemleri kriterleri de çok önemli” dedi.
37 Gaziantep markasına ödül
GAZİANTEP Medya Platformu Derneği (GAMEP), tarafından düzlenecek “Marka Şehrin Markaları” ödül töreni 17 Kasım’da Şehitkamil Kültür Merkezi’nde düzenlenecek. Gerçekleştirdikleri marka yatırımlarıyla ulusal ve uluslararası marka haline gelen ve Gaziantep’in isim yapmasına katkı sağlayan markaların ödüllendirileceği törene strateji ve pazarlama uzmanları da katılacak. GAMEP Kurucu Başkanı Nazmi Özkoyuncu “Dünyada birçok marka birçok devletten büyük ciroya sahip. Hedefimiz Gaziantep’in ‘sanayici, ihracatçı’ kimliğini daha da pekiştirmek” dedi.
Su ürünlerinde yeni hedef Çin
SU Ürünleri Tanıtım Grubu (STG) Başkan Yardımcısı Vehbi Merzeci, Çin’i hedef pazar seçtiklerini bildirdi. Merzeci, Çin’in Dalian kentinde düzenlenen Balıkçılık ve Su Ürünleri Fuarı’na katıldıklarını belirterek, “Balık yanında diğer su ürünlerini, kabuklu ve yumuşakçaları çok tüketen bir toplum. Amacımız talebi daha da arttırmak” dedi.