OluÅŸturulma Tarihi: AÄŸustos 13, 2004 00:00
Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Erol Sabancı, Financial Times gazetesinde yayımlanan söyleşide, Türk bankalarının bağlı bulundukları ana kuruluşlara borç vermelerinden dolayı açık olduğu etkilerin, yabancı yatırımcıların karşısındaki en büyük sorun olduğunu kaydetti.AKBANK Yönetim Kurulu Başkanı Erol Sabancı, İngiliz The Financial Times gazetesinde yayımlanan söyleşide, Türk bankalarının, bağlı bulundukları ana kuruluşlara borç vermelerinden dolayı açık olduğu etkilerin, yabancı yatırımcıların karşısındaki en büyük sorunu oluşturduğunu ifade etti. Gazetede, Akbank’ın ‘satılık değil ama yalnız olduğu’ kaydedildi.The Financial Times gazetesi, Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Erol Sabancı ile bir söyleşi gerçekleştirdi.Sabancı, söyleşide Türk bankalarının aile sahipliğine dayanan yapısına işaret etti ve bu nedenle bankaların bağlı bulunduğu ana kuruluşlara
kredi vermesinin getirdiği etkilerin yabancı yatırımcıyı korkuttuğunu ifade etti. ORTAKLIK ARAYIŞI MI?Bu durumun satınalma işlemlerini oldukça güçleştirdiğini belirten Sabancı ‘Akbank son 20 yılın 17’sinde Türkiye’deki en karlı banka olmayı başardı. Bu durumuyla en cazip satın alma hedefi konumunda’ dedi. Akbank’ın kredi portföyünün yüzde 9’dan az bir bölümünün bağlı şirketlerine ayrıldığına dikkat çekilen haberde, bankaların CFO ‘larının (Chief Financial Officer)Sabancı Holding’e kredi vermek için sıraya girdiklerini söyleyen Sabancı ‘Holdinge bağlı şirketler zaten kredi itibarına ve istedikleri yerden uygun oranlarla kredi alabilecek yeterli büyüklüğe sahipler’ dedi.Gazetede, Sabancı’nın, Akbank’ın başındaki kişi olarak, sektörde yer edinmek isteyen yabancı bankalardan gelen pek çok girişim gördüğü belirtildi. Banka’nın satılık olmadığı ancak ‘Türk bankacılık endüstrisinin tepesinde yalnızlık çektiği’ de Sabancı’ya dayanarak ifade edildi. Sabancı, Akbank’ın Türk bankaları arasında özel bir yere sahip olduğunu, güçlü ve katılımcı
hisse sahiplerinin bulunduğunu, düzenli olarak kar elde ettiğini, şeffaf yönetim yapısına sahip olduğunu ve itibar sahibi bir isme sahip bulunduğunu da kaydetti.FT: Türk bankalarına ilgiyi krediler ve fiyat engelliyorTÜRK bankalarını satın almak ya da onlara ortak isteyen yabancı yatırımcıların, yüksek fiyat istenmesi ve bu bankaların ‘işlevsiz’ kredileri nedeniyle geri adım attıkları belirtildi.İngiliz The Financial Times gazetesinde, Türk bankacılık sektörüne ilişkin haberlere ağırlık verilmeşe başlandığı dikkat çekti. Gazetede yer alan bir haberde, banka birleşmelerinde ‘aşk, kur yapma ve evlilik’ olmak üzere üç aşama olduğunu ifade edilirken, Türkiye’de, üçüncü aşamayla ilgili olarak ‘taraflar balayı planı yaparken ilişkinin kavgayla sona ermesi’ aşamasının da mümkün olduğu yorumu yapıldı. Garanti Bankası ve Banca Intesa arasında ortaklık girişiminin başarısızlıkla sonuçlanmasının en büyük nedenlerden birinin, ‘işlevsiz krediler’ olduğu vurgulandı. Bunun, Türk bankacılık sisteminde en ciddi sorun olduğu vurgulanan haberde, sadece
Koç Bank ile Unicredito arasındaki yüzde 50’lik hisse satışına dayanan giriÅŸimin baÅŸarılı olduÄŸu kaydedildi. Bir diÄŸer önemli sorunun, Türk bankalarının hisse fiyatlarının yüksekliÄŸi olduÄŸu savunulan haberde, fiyatların çoÄŸu zaman yabancı bankaların risk sınırlarının çok üstünde olduÄŸu kaydedildi. Bazı uzmanların, bu yüksek fiyat politikasını ‘Türkiye’nin yabancı yatırımı gerçekte istemediÄŸi’ yönünde deÄŸerlendirdiÄŸi de öne sürüldü.6 ayda 2 bin 401 bankacı iÅŸbaşı yaptı BANKACILIK sektöründe ilk 6 ayda faaliyet gösteren banka sayısı bir azalırken, ÅŸube ve çalışan sayısında artış kaydedildi. Türkiye Bankalar BirliÄŸi verilerine göre, Ocak-Haziran 2004 döneminde bankacılık sisteminde çalışan sayısı, 2 bin 401 kiÅŸi artarak 125 bin 650’ye yükseldi. Ticaret bankaları grubunda çalışan sayısı, kamu bankalarında 750, Fon bankalarında ise 241 azalırken, özel bankalarda 3 bin 168, yabancı bankalarda ise 199 kiÅŸi arttı. Banka çalışanlarının yüzde 96’sı ticaret bankaları, yüzde 4’ü mevduat kabul etmeyen bankalar tarafından istihdam edildi. Bankacılık sektöründeki personelin yüzde 30’u kamusal sermayeli ticaret bankalarında, yüzde 59’u ise özel sermayeli ticaret bankalarında çalışıyor. Haziran 2004 itibariyle bankacılık sektöründe çalışanların yüzde 2’si ilköğretim, yüzde 38’i orta öğrenim ve yüzde 57’si yüksek öğretim kurumları mezunu. Çalışanların yüzde 3’ünü ise yüksek lisans ve doktora yapmış olanlar teÅŸkil ediyor. Ticaret bankaları grubunda, kamu bankalarında çalışanların yüzde 48’ini, özel bankalarda yüzde 63’ünü, yabancı bankalarda yüzde 73’ünü yüksek öğretim ve lisansüstü eÄŸitim yapan personel oluÅŸturdu. Bu oran mevduat kabul etmeyen bankalarda yüzde 71 olarak belirlendi. Ocak-Haziran döneminde, bankacılık sektöründe faaliyet gösteren banka sayısı, yabancı bankalar grubunda bulunan Credit Lyonnais S.A. Türkiye ÅŸubesinin kapatılması nedeniyle bir azalarak 49’a geriledi. Bu dönemde sektördeki toplam ÅŸube sayısı 48 artarak 6 bin 14’e yükseldi. Â
button