Hülya GÜLER
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 05, 2010 00:00
Almanya, İngiltere, İtalya ve İspanya’nın eşit ortaklıkla dünyanın en gelişmiş hava savunma uçaklarından Typhoon’u (Tayfun) üretmek için kurduğu Eurofighter Konsorsiyumu CEO’su Enzo Casolini, “Türkiye’nin havacılıkta kalite olarak İngiltere ya da İtalya’dan hiçbir farkı yok. ‘Göklerin Ferrarisi’ni Türkiye ile birlikte üretmek istiyoruz” dedi. Projede Avrupa’nın her yerinden 400 şirket ve 100 bin çalışanın rol alması bekleniyor.
ALMANYA, İngiltere, İtalya ve İspanya’nın eşit ortaklıkla dünyanın en gelişmiş hava savunma uçaklarından biri olarak gösterilen Typhoon’u (Tayfun) üretmek amacıyla kurulan Eurofighter Konsorsiyumu CEO’su Enzo Casolini, “Türkiye havacılık ve savunma sanayinde oldukça gelişmiş bir ülke. Kalite olarak İngiltere ya da İtalya’dan hiçbir farkı yok. Göklerin Ferrarisi’ni Türkiye ile birlikte üretmek istiyoruz” dedi. Eurofighter Konsorsiyumu’nun üye ülkeler aracılığı ile Türkiye’ye 2007 yılında ortaklık teklif ettiğini hatırlatan Casolini, “Şu anda Türkiye’nin karar vermesini bekliyoruz. Bu karar öncelikle askeri kuvvetlerin bu savunma uçaklarına ihtiyaçları olduğunu belirtmeleri ile gelecek. Eurofighter, Avrupa’nın 4 ülkenin ortak olduğu en önemli işbirliği projesidir. Avrupa’nın her yerinden 100 bin kişinin ve 400’ün üzerinde şirketin ilişkide olduğu çok önemli bir projedir” diye konuştu.
4.5 milyar Euro yatırımCasolini, Türkiye’yi de bu işbirliği içinde görmek istediklerini belirterek, “Bu Türkiye için de önemli avantajlar sunuyor. Uçakların savunmada sağladığı operasyonel avantajların yanı sıra Türk sanayisi ve ekonomisine de büyük katkı sağlayacak” dedi. Türkiye’nin ilk etapta 40-48 uçak sipariş edeceğini düşündüğünü kaydeden Casolini şunları söyledi: “Bu sadece bir tahmin. Kesin rakamlar ve bunların yatırım maliyetini ortaklık söz konusu olduğunda yaptığımız çalışmalar sonunda göreceğiz. Ancak şu an için 50 uçak için 4.5 milyar
Euro’luk bir yatırım gerektiğini söyleyebilirim. Bu uçakların maliyeti değil böyle bir kapasite için gerekli yatırım miktarıdır. Uçaklar 20 yıl içinde yapılan yatırım miktarını geri ödüyor. Bu da aşağı yukarı Türkiye’ye eşit ortaklık hakkı verir.”
Yeni fabrika kurulacak
Eurofighter’ın başından bu yana Türkiye ile işbirliği içinde olduğunu hatırlatan Casolini, Türiye’nin önemini şöyle anlattı: “Türkiye bir NATO ülkesi ve havacılık endüstrisi çok gelişmiş durumda. O nedenle Türkiye bizim için önemli. Ortaklık gerçekleşirse üretim öncelikle TAİ ve
Aselsan’ın Ankara’daki tesislerinde başlayacak. Türkiye’de uçağın radar sistemi üretilmeye karar verilirse, o zaman Ankara’da Aselsan’da üretim başlar. Bu durumda uygun görülen yerde yeni bir fabrika kurulması gündeme gelebilir.”
Türkiye gelecekte daha önemli rol üstlenebilir
TÜRKİYE’nin havacılık sanayinde bulunduğu konumun dünyada olduça önemli bir düzeyde olduğunu söyleyen Enzo Casolini, şöyle konuştu: “O nedenle Türkiye’nin Eurofighter içindeki rolünün gelecekte daha da artacağına inanıyorum. Özellikle uçağın bazı bölümlerini üretmede ya da silahların uçağa yerleştirilmesi gibi konularda uzmanlaşabilir. Biz zaten her ülkenin ortak olmasını istemiyoruz, buna izin de vermeyiz. Türkiye’nin bana göre İtalya ya da İngiltere’den bir farkı yok. Bana kalırsa Türkiye kendi uçağını bir gün kesinlikle kendisi üretebilir. Bundan yüzde 100 eminim.”
Daha iyi anlatmalıyızEUROFIGHTER’ın ortaklarına gerçek anlamda bir işbirliği sunduğunu söyleyen Eurofighter Konsorsiyumu CEO’su Enzo Casolini, şöyle devam etti: “Bu ortaklıkta herkes gerçekten eşit. Örneğin İtalya’nın yüzde 21 hissesi var ama İtalyan mühendisler projenin tamamınını tüm detaylarını biliyorlar. Aynı durum Türkiye için de geçerli olacak. Türkiye uçağın belli bir bölümünü üretse de projenin tamamına hakim olacak. Bu çok önemli bir özellik. Eurofighter ortaklığı projesi kapsamında Türkiye askeri alanda birçok testler ve incelemeler yapıyor. Bundan sonraki süreçte bizim Türk sanayicisine ve bu endüstrinin temsilcilerine projenin getireceği yararları daha fazla anlatmamız lazım, bu konuda daha çok çaba göstermeliyiz.”
2011’de ortaklık kararı çıkabilir TÜRKİYE’nin şu anda karar verme aşamasında olduğunu belirten Enzo Casolini, şunları dile getirdi: “Türkiye’nin elindeki hava gücünü yenileme ihtiyacını düşündüğünüzde 2011 yılında Eurofighter’a ortak olmak bir karar verebileceğini düşünüyorum. Bu tabi benim düşüncem, otoritelerden aldığım bir bilgi değil. Türkiye, ortak olması durumunda başka ülkelere de satış yapabilecek. Ortak ülkelerin Hindistan, Japonya, Malezya, İsviçre, Romanya ve Katar gibi bir çok ülke ile satış anlaşması var. Bütün bunlar göz önünde bulundurulduğunda ortaklık oldukça avantajlı.”
Türkiye ABD ile işbirliğine devam edebilir
TÜRKİYE’ye 2007 yılında ortaklık teklif ettiklerinde Türkiye’nin o dönemde ABD ile başka bir savunma uçağı anlaşması (Joint Strike Fighter) yapmakta olduğunu hatırlatan Enzo Casolini, “Ancak bu durum Türkiye’nin Eurofigter projesine katılmasına engel değil. İtlaya ve İngiltere’nin de Joint Strike Fighter anlaşmaları var, devam ediyor. Bu uçaklar ile Eurofighter’ın sağladığı avantajlar farklı. Türkiye ABD’nin işbirliğini reddetmek zorunda değil. Her iki taraf ile de çalışabilir. Biri diğerine engel değil” dedi.
Dünyada satılan her uçaktan gelir gelecek ENZO Casolini Türkiye’nin ortak olması durumunda sağlayacağı avantajları ise şöyle anlattı: “Öncelikle büyük oranda istihdam sağlanacak. Havacılık ve savunma sanayinde önemli teknolojik gelişmeler elde edilebilir. Türkiye sadece kendi siparişleri için üretim yapmayacak. Başka ülkelerle satış anlaşması yapabilir ve bunlar için de üretebilir. Ayrıca ortak ülkelerin bir diğer ülke için yaptığı satış anlaşmalarında da Türkiye uçaklarda ürettiği bölümleri ortak ülkelere satabilecek. Yani Türkiye yapılan her uçağın satışından gelir elde edecek. Örneğin İngiltere Suudi Arabistan ile bir anlaşma yaptı. Türkiye’de bu anlaşma için üretilen uçakların kendi payına düşen bölümünü üretip satacak. Bir de uçakların 30 yıl boyunca bakım ve yedek parça tedarikinden gelir elde edilmesi söz konusu.”
707 sipariş alındı
EURO-FIGHTER, savunma uçakları üretmek üzere Almanya, İngiltere, İtalya ve İspanya’nın ortaklaşa kurduğu bir konsorsiyum. Türkiye’yi de içine almak isteyen konsorsiyum bugüne kadar uçağın önemli kısımlarını üretmede plastik kullanması ile dikkati çekti. Enzo Casolini, “‘Göklerin Ferrarisi’ olarak nitelenen uçaklardan bugüne kadar 707 adet sipariş alındı. Bu siparişlerin 620’si ortak 4 ülkeye ait. 72 tanesi Suudi Arabistan’a ve 15’i de Avusturya’ya ait” dedi.