Güncelleme Tarihi:
Restorancılar ve döner üreticileri, dışarıdan yemek tüketen vatandaşları, hile ve tağşişe karşı merdiven altı ve çok ucuz ürünlerden uzak durmaları gerektiği konusunda uyarıyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı, taklit veya tağşiş yapıldığı kesinleşen, aralarında et ve et ürünleri, süt ve süt ürünleri, bitkisel yağ, bal, takviye edici gıdalar, çikolata ve enerji içeceğinin yer aldığı 618 firmaya ait bin 211 parti ürünle ilgili bilgileri kamuoyuna açıklamıştı.
Açıklamada yer alan bilgilerde, et ve et ürünleri, süt ve süt ürünleri ile sıvı yağda hile ve tağşişin korkunç boyutlara ulaşıldığı görüldü. Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği (TÜRES) Genel Başkanı Ramazan Bingöl, Türkiye genelinde 100 bin civarında restoran ve lokanta bulunduğunu, bu işletmelerde 2 milyona yakın kişinin istihdam edildiğini belirterek, sektörün ekonomik hacminin 20 milyar dolar civarında olduğunu söyledi.
Sadece İstanbul'da yemek sektöründe 50 bin civarında işletme bulunduğunu dile getiren Bingöl, "Tarım ve Orman Bakanlığı'na denetim konusunda büyük işler düşüyor ancak denetimlerin sadece bakanlık tarafından yapılması çok zor. Burada artık belediyeler de devrede olmalı." dedi.
Belediyelerin ilçe sınırı içerisindeki işletmelere daha kolay ulaşabildiğini, daha fazla personele sahip olduğunu dile getiren Bingöl, ayrıca Tarım ve Orman Bakanlığı'nın doğal olarak kayıtlı yerleri denetlediğini, sektörde kayıtlı olmayan, merdiven altı diye tabir edilen işletmelerin de bulunduğunu anlattı.
"TÜKETİCİ MALİYET-FİYAT DENGESİNE DİKKAT ETMELİ"
Bingöl, gıda üretiminde hile ve tağşiş yapan firmaların tespiti için vatandaşlara büyük önem düştüğünü kaydederek, şu uyarılarda bulundu:
"Tüketiciler, dışarıda yemek yerken maliyet-fiyat dengesini gözetmeli. Kırmızı etin kilogramı ortalama 50 TL. Bir porsiyon et yemeğine 100 gram girer. Yani döner, kebap ve benzeri gibi bir porsiyon et yemeğinin sadece et maliyeti 5 liradır. Bunun üzerine personel, kira, elektrik gibi giderleri de eklerseniz en az yüzde 150 üzerine koymanız gerekmektedir. Ayrıca İstanbul'daki kiralar da ve işletme sahibinin kârı göz önünde bulundurulmalı. Burada bir fiyat söylememiz mümkün değil ama tüketici onu kendisi tahmin edebilmeli."
Bingöl, her ucuz ürünün kötü olmadığını, işine sadık binlerce esnaf bulunduğunu, bu kişilere saygı duyduklarını belirterek, ancak hile ve tağşiş yapılan ürünlerin genelde düşük fiyatlılar arasından çıktığını söyledi. İşletmenin bölgede bilinen veya marka olmasına dikkat edilmesi gerektiğine dikkati çeken Bingöl, "Hile ve tağşişe karşı daha sıkı denetim için belediyelere de yetki verilmeli ve tüketiciler yemeğin maliyetini göz önünde bulundurarak satış fiyatına dikkat etmeli." dedi.
MERDİVEN ALTI DÖNER ÜRETİCİLERİNE DİKKAT
Döner Üreticileri Derneği Genel Başkan Vekili Muhammet Nezif Emek, Türkiye'de döner üretiminin, son yıllarda yüksek standartlara ulaştığını, bunun için milyonlarca dolarlık yatırımlar yapıldığını söyledi. Türkiye'nin döner üretiminde dünyanın en yüksek standartlarını oluşturan teknik altyapıya sahip olduğunu dile getiren Emek, "Yeterli sayıda onaylı üretici marka ve şirketin faaliyetlerini sürdürdüğü sektörümüz, gözünü yüksek kazanç hırsı bürüyen sorumsuz kişilerce lekelenme tehdidi altında." dedi.
Denetim sonucu açıklanan bazı döner ürünlerinde domuz etine dahi rastlandığını dile getiren Emek, maliyeti düşük tutmak ve yüksek kâr elde etmek uğruna halk sağlığıyla oynandığını anlattı. Emek, Tarım ve Orman Bakanlığı onayı olmayan, sağlık ve hijyen kurallarından uzak, "merdiven altı" mekanlarda üretilen döner ve et ürünlerinin hem halk sağlığını hem de sektörü tehdit ettiğini, bu tarz yerlere dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı.
"UCUZ DÖNERE RAĞBET ETMEYİN"
Emek, vatandaşların ucuz döner ürünlerine rağbet etmemesi ve şüphelendikleri ürünleri mutlaka yetkililere bildirmesi gerektiğinin altını çizdi. Onaylı işletmelerde dahi hileli ürünlere rastlanmasının büyük talihsizlik olduğunu dile getiren Emek, tüketiciye, helal kesimin yanı sıra mevzuata uygun, reçeteleri şeffaf ve etiketleri doğru üretim aşamalarından geçmiş ürünlerin sunulması gerektiğini söyledi.
Emek, sadece merdiven altı işletmelerle değil onaylı olup hile ve tağşiş yapan üreticilerle de mücadele ettiklerini kaydederek, vatandaşın sağlığının her şeyden önemli olduğunu vurguladı. Dönerin kontrollü ve sağlıklı ortamlarda hazırlandığı müddetçe, şeffaf üretim ve pişirme şartları nedeniyle güvenilir ve çok lezzetli bir yiyecek olduğunu anlatan emek, söz konusu ürünün sadece Türkiye'de değil dünyada da ciddi miktarda tüketildiğini bildirdi.
Emek, "Dönerde gördüğümüz klasik hile ve tağşiş dışında son zamanlarda yüzde 40'lara varan oranlarda iç yağ koyma durumunu görüyoruz. Bu da tüketicileri yanıltan hileli üründür." diye konuştu.