Şükrü KÜÇÜKŞAHİN
Oluşturulma Tarihi: Mart 02, 2007 00:00
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, 2007’de gerginliği zaten beklediklerini belirterek, "Ama bundan etkilenmeyelim. Demokrasi varsa, seçimler de olacak. Bunu normal hadise haline getirmeli" dedi.
Türkiye-AB Karma İstişare Komitesi toplantısına katılmak üzere dün Brüksel’e giderken Hürriyet’e konuşan Hisarcıklıoğlu, güncel konularla ilgili şu değerlendirmeleri yaptı:
2007 YAVAŞ, 2008 HIZLI: AB’nin istediği bazı yasalar mesela, Türk Ticaret Kanunu henüz çıkmadı. 2008’de AB işleri hızlanır, ama 2007’de
seçim yılı olması nedeniyle yavaş gidilecek ve aynı nedenle onlar da fazla sıkıştırmayacak. 2007’de bürokrasi önemli; ama bürokraside heves yok, onlar seçimi düşünüyor.
YENİ DÜNYAYA MI: Dış politika en sıkıntılı konumuz. ABD’de, başkanlığın ve Temsilciler Meclis’inin farklı partilerde olması bizim için sıkıntılı. İslam dünyasında Şii-Sunni gerginliği tırmanıyor. Bu bizi çok olumsuz etkileyebilir. Çünkü, taraf olmasak bile çatışma bölgesi yanı başımızda. Putin’in Almanya’daki söylemi, ’global dünyadan bir başka dünyaya mı geçiliyor’ sorusunu doğurdu. Rusya, 90’lı yıllardan bu yana ilk kez, ’biz de varız’ dedi. Ekonomide, Asya’da yeni merkezler oluşuyor; dengeler, eksenler değişiyor.
BÜYÜK ROL BİZİM: Türkiye bunları iyi okursa bu gelişmelerden olumlu etkilenebilir. Petrol bölgesi yanı başımızda. AB’nin 2020’de enerji bağımlılığı yüzde 50’den yüzde 70’e çıkacak. O nedenle enerji arz güvenliği önem kazanacak. Bu da Türkiye için avantaj. AB ile Asya’daki iki küresel güç arasında bağ kuracak tek ülke Türkiye. Bu büyük resme baktığımızda bize büyük rol düşüyor. Bu rolü oynayacak en iyi ülke de Türkiye.
GERGİNLİĞİ BEKLİYORDUK: Bugün en büyük yanlışımız, ’bu yıl iki seçim yapılacak ne olacak’ diyoruz. Bu büyük resmi görmemektir. Demokrasi varsa, seçimler olacaktır. O zaman gerçek noktalara odaklanır, ’yerimizde mi sayıyoruz’ diye tartışmayız. Bu yıl için gerginliği zaten bekliyorduk; ama etkilenmemeliyiz. Kazanacağımız, kaybedeceğimizden fazla, çünkü. Kim ne yaparsa yapsın. Türkiye iyiye gitmeye mecbur. Tersine çevirmeye çalışsak bile iyiye gidecek. O zaman gelin bunu el birliği ile yapalım.