Güncelleme Tarihi:
BİLİM, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, baklava, pastırma gibi geleneksel Türk tatlarını tescil ettirmeye yönelik çalışmaları arttıracaklarını söyleyerek, Türkiye’de coğrafi işaret kapsamında 2 bin 500 civarında potansiyel ürün olduğunu açıkladı. Coğrafi işaretli ürünlerin çoğalması Türkiye’de hem yerel kalkınma ve tarım, hem ihracat için önemli. Neden? Çünkü hem geleneksel Türk tatlarının korunmasını, hem de kırsal bölgelerde yaşayan, tarımla geçinen küçük üreticinin hayatta kalmasını sağlıyor. Tüketici tarafında ise bu etiketlemenin olmaması halinde bir yöreye has olan otantik ürünü taklitlerinde ayırmak neredeyse imkânsız olabiliyor. Dünyada 10 bin adet coğrafi işaret tescilli ürün bulunuyor. Bu ürünlerin üçte biri ise Avrupa Birliği’nde (AB). AB ülkelerinin 5 binin üzerindeki coğrafi işaretli ürünü, 75 milyar Euro’luk pazar değeri taşıyor. Bugün 600’ün üzerinde tescilli coğrafi işaret, Fransa ekonomisine yıllık 18 milyar Euro gelir getiriyor. Türkiye’de ise 2 bin 500 civarında potansiyel varken, bugüne kadar coğrafi işaret almış ürün sayısı 209’da kalıyor.
POTANSİYELİN YÜZDE 8’İ
Bugün AB ülkelerinin toplamında coğrafi işaretli ürün sayısı bin 260, dünya genelinde 10 bin civarındayken, Türkiye’de potansiyel ürün sayısının 2 bin 500 olduğu tahmin ediliyor. Ancak bugüne kadar Türkiye’de coğrafi işaret almış ürün sayısı 209. Başvuru aşamasında ise 331 ürün bulunuyor. Bu durumda, coğrafi işaret tescili almış ürünler, potansiyelin yaklaşık yüzde 8.5’ini oluşturuyor. Metro Toptancı market gibi şirketlerin bu ürünlerin ortaya çıkmasına verdiği destek, sektör için önem taşıyor. Bugüne dek Taşköprü sarımsağından Finike portakalına, Zile pekmezinden Kars kaşarına kadar birçok coğrafi işaretli ürüne sahip çıkarak, 80 coğrafi işaretli ürünü müşterilerine sunan Metro Toptancı Market’in Türkiye Meyve-Sebze Kategori Müdürü Birol Uluşan, “Metro Türkiye, coğrafi işaretli ürünlerin hem kırsal kalkınmayı ve sürdürülebilir tarımı desteklediğine hem de ürün yelpazesini zenginleştirdiğine inanıyor.
Buradan hareketle Türkiye’nin yerel değerlerine sahip çıkarak damak paletini zenginleştirmek, sürdürülebilirliği sağlamak için 2012 yılında Coğrafi İşaretli Ürünler projesi hayata geçirildi. Bu projeyle yerel ürün tedarikçilerini destekleyerek unutulmaya yüz tutmuş ürünleri tekrar gün ışığına çıkarmak hedeflendi. Bir diğer hedef de bu ürünleri Metro müşterilerine sunarak müşteri memnuniyetini artırmaktı. Projemiz, özgün doğa koşullarında yetiştirilen coğrafi işaretli ürünlerin korunmasını, ulusal ve küresel çapta tanıtılmasını, yerel üretici ve dolayısıyla da ülke ekonomisi için katma değer yaratılmasını amaçlıyor” şeklinde konuşuyor.
75 MİLYAR EURO’LUK PAZAR
Türkiye’deki coğrafi işaretli ürünlerin çoğunluğu gıda ürünlerinden oluşuyor. Dünyada ise meyve, sebze, tahıllar, et ile et bazlı ürünler ve peynirler en çok paya sahip. 800’ün üzerinde tescilli coğrafi işaret taşıyan ürün, İtalya ekonomisine 13 milyar Euro’yu aşkın gelir sağlıyor. Coğrafi işaret tescili uygulanan bütün ülkelerde tescilden sonra ürünlerin fiyatı artıyor. AB Komisyonu 2014 çalışmalarına göre, coğrafi işaret tescili almış ürünler benzerlerine göre ortalama 2.23 katı daha yüksek satış fiyatına sahip. Fransa’da tescil almış peynirler, tescil almayanlara göre yüzde 65 daha yüksek fiyattan satılıyor. İtalya’da Toskana zeytinyağının satış fiyatının yüzde 20 arttığı görüldü. Türkiye’nin ise küresel ticarette peynirdeki 160 milyon dolarlık payını, ürünlerini markalaştırarak 10 kat arttırabileceği belirtiliyor. Akdeniz Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, “Parmesan, Rokfor gibi peynir türlerinin dünyada 1 milyar doların üzerinde ihracat hacmi var. Üreticilerin bir araya gelmesi ve ürünlerini markalaşarak sunması önemli” diyor.
AVRUPA’DA DİYARBAKIR KARPUZU SATILIYOR
BUGÜNE kadar kaybolma tehlikesi yaşayan 80’den fazla ürüne sahip çıkıldığını belirten Uluşan, “Türkiye’deki ve Avrupa’daki birçok Metro mağazasının raflarında bugün Aydın incirinden Diyarbakır karpuzuna, Taşköprü sarımsağından Finike portakalına kadar coğrafi işaret tescili alan ve süreci devam eden ürün yer alıyor. Bu ürünler, Metro’nun küresel pazarlarına gönderilerek bilinirlikleri artırılıyor, ülke ekonomisine de ihracat geliri yoluyla önemli katkı yapılıyor. Dünyanın önde gelen işletmeleri ve şeflerinin de Türkiye’nin coğrafi işaretli ürünlerini deneyimlemesi ve tercih etmesi sağlanıyor. Coğrafi işaretler ayrıca tüketiciler için ürünün kaynağını, karakteristik özelliklerini garanti eden kalite işaretleri” diyor.
9 ÜRÜN BAŞVURUDA
Avrupa Birliği Komisyonu tarafından coğrafi işaret tescili verilen üç ürünümüz şunlar: Antep baklavası, Aydın inciri ve son olarak Malatya kayısısı. Başvuru aşamasında ise 9 ürün bulunuyor: Kayseri pastırması, Kayseri sucuğu, Kayseri mantısı, Taşköprü sarımsağı, Bayramiç beyazı, Aydın kestanesi, İnegöl köfte, Afyon sucuğu ve Afyon pastırması. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, geçtiğimiz günlerde pastırma ve lokum gibi geleneksel Türk tatlarının başka ülkeler tarafından sahiplenmek istenildiğini belirterek, son dönemde yapılan yeni düzenlemelerle bu ürünlere sahip çıkıldığını söylemişti.