Güncelleme Tarihi:
Gaziosmanpaşa Barınma Hakkı Meclisi, bölgede ilan edilen “Riskli Alan” kararlarının geri alınmasını ve evlerine gönderilen tabligatlara son verilmesini istiyor.
İstanbul Gaziosmanpaşa’da 120 bin nüfusun yaşadığı alanda düşünülen kentsel dönüşüme karşı çıkan Gaziosmanpaşa Barınma Hakkı Meclisi, bölgede ilan edilen tüm “Riskli Alan” kararlarının geri alınmasını ve evlerine gönderilen tebligatlara artık son verilmesini istedi. Yapılan basın açıklmasıyla seslerinin kamuoyuna duyurulmasını isteyen Gazi Osman Paşa Meclisi dönem sözcüsü Canan Can, “Gaziosmanpaşa, kentsel dönüşüm uygulamalarında ülkemizde ve İstanbul’da ilk sıralarda, hak ihlalleri konusunda ise birinci sıradadır. Gazi Osman Paşa’da yürütülen kentsel dönüşüm çalışmaları insanca ve yaşanılabilir bir kentin inşasını değil, rant odaklı bir dönüşümü amaçlamaktadır “ diye konuştu.
GÜN AŞIRI YAZILAR GÖNDERİLİYOR
İlçede yürütülen “Kentsel Dönüşüm” çalışmaları insanca ve yaşanabilir bir kentin yeniden inşasını değil, rant odaklı bir dönüşümü amaçladığını söyleyen Can Şöyle konuştu:“Barınma Hakkı Meclisi’nde bir araya gelen Gazi Osman Paşalılar evlerini, sokaklarını, mahallelerini, parklarını kısacası yaşam alanlarını savunmak kentine ve doğasına sahip çıkmak için elinden geleni yapmaktadır ve yapmaya devam edecektir. 2017 yılı içerisinde “Riskli Alan” ve “Acele Kamulaştırma” kararlarıyla istediği sonucu alamadığını gören Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hasan Tahsin Usta ve bürokratları, özellikle Yenidoğan ve Yıldıztabya Mahalleleri’inde riskli ve kaçak yapı tehdidiyle vatandaşları korkutma ve sindirme yolunu denemeye başlamıştır. Usta, daha önce de 1543 ve 1544 parsellerindeki komşularımızın evlerine dair 2. kez “Kaçak Yapı” kararları aldırmıştır. Aynı zamanlarda da Yıldıztabya ve Yenidoğan Mahalleleri’nde dava açmış olan ve haklarını korumaya çalışan vatandaşların evlerine “Riskli Yapı” denetimine dair yazılar gün aşırı gönderilmeye başlamıştır.“
KAMUOYU HAREKETE GEÇMELİ
Binlerce TL para cezası ve yıkım tehdidiyle karşı karşıya kalan mağdurların açtığı davaların bir kısmında yürütme durdurma kararları alındığını ve yıkım için gelen kolluk kuvvetleri ve zabıtaların yıkımı gerçekleştiremeden mahalleyi terk etmek zorunda kaldıklarını ve iptal davalarının devam ettiğini kaydeden Can, şöyle devam etti: “Kaçak Yapı” saldırıları ile eşzamanlı olarak” Riskli Yapı” sürecini başlatan Usta ve bürokratları vatandaşların evlerine mahkeme kararı olmadan polis zoruyla girmiş ve evlerden karot almışlardır. Bu hukuksuz saldırı sonrası vatandaşlar Usta, bürokratları, zabıtalar, Gaziosmanpaşa Kaymakamı ve kolluk kuvvetleri ile ilgili suç duyursunda duyurusunda bulunmuşlardır ve süreç devam etmektedir.” Can, ilçede yaşanan hak ihlallerinin artık son bulması için demokratik kamuoyunu harekete geçmesi için çağrıda bulundu.
GERÇEĞİ YANSITMIYOR
Acele kamulaştırma kararları alındığı yönündeki eleştiriler gerçeği yansıtmadığını söyleyen Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hasan Tahsin Usta ise “Acele kamulaştırma kararı, Bakanlar Kurulu tarafından verilen bir yetkidir. Biz şu ana kadar 4 bin konutun yıkımını yaptık ve sadece bir konut için acele kamulaştırma kararı uyguladık. Bu da 400 gecekondunun olduğu bir mahallede, 399 hak sahibi ile anlaşmışken, süreci tıkayan ve fırsatçılık yaparak eşitliği bozmaya çalışan bir vatandaşımız kaynaklıdır. Bu hak sahibi için proje altı ay gecikti. Bir kişi için 399 vatandaşımızı mağdur etmemek adına yine mahkemenin belirleyeceği miktar üzerinden bedeli belli olmak kaydıyla acele kamulaştırma yapmak zorunda kaldık. Kaldı ki Riskli ilan edilen alan 430 hektarlık bir alandır. Bu alanın tamamını kamulaştıracak ne bir bütçeye nede siyasi bir düşünceye sahip değiliz. Riskli alanları kamulaştırıyorlar iddisının gerçeklikten ne kadar uzak olduğu ve iyi niyet taşımadığı açıkça görülmektedir” dedi.
1453-1544 numaralı parsellerdeki iddiaların kamuoyunu yanıltma ve iyi niyetten uzak iddialar olduğunu ileri süren Tahsin Usta şunları söyledi:
“Bu parsellerdeki hak sahipleri barınma meclisinin yönlendirmesi ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığımıza plan ve riskli alan iptal davaları açmıştır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızda belediyemizden bahsi geçen parselin üzerindeki binaların Riskli binalar mı diye görüş sormuştur. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın talebine istinaden ilgili parselde ki hak sahiplerine binalarının kendilerinin karot aldırmak sureti ile binalarının depreme dayanıklı veya dayanıksız raporlarının belediyemize bildirilmesi talep edilmiştir. İlgili parselde ki hak sahipleri binaları ile ilgili raporu belediyemize getirmemişlerdir. Belediyemizde kendilerine 6306 sayılı kanun gereğince resen karot alacağımızı söyledik ki bina sağlam ise koruyalım. Bu işlemin kanuni bir sorumluluk gereği olduğunu amacının vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini sağlamak olduğunu önemle belirtmek isteriz. Bir hukuk devletinde vatandaşların haklarını korumakla mükellef kolluk kuvvetlerinin zorla bir vatandaşın evine girmesi mümkün olmadığı gibi bizim de zorla kentsel dönüşüm uygulamamız mümkün değil. Biz tüm çalışmalarımızı, yerinde ve adaletli bir uzlaşma ekseni anlayışıyla devam ettiriyoruz. Hiçbir vatandaşımızı zora sokmadan birebir mutabakat sağlayarak süreci yürütüyoruz.“