GAP çifçisi pamuktan vazgeçmiyor

Türkiye'nin odağında insan olan en önemli kalkınma yatırımlarından GAP kapsamında sulu tarıma ilk açılan ova olma özelliğini taşıyan Harran Ovası'nda, 1996 yılında tarım alanlarının sulamaya açılmasıyla birlikte yörede hububat üretiminin yanı sıra pamuk üretimi de arttı.

Aynı yıllarda bölgede kurulan çırçır fabrikaları, pamuk işleme tesisleri ve büyük kentlerdeki fabrikalardan gelen pamuk talebinin artması, bu ürüne ilgiyi arttırdı. Pamuğun, destekleme kapsamındaki tarım ürünleri arasına alınması, verimli tarım arazilerinin bulunduğu Harran Ovası'nda tarım arazilerinin sonbahar aylarında “beyaz altın” ile kaplanmasını sağladı.

Tarla sahiplerinin yanı sıra pamuk toplayarak, ya da sulama yaparak geçimini sağlayan ailelere umut olan “beyaz atın” kısa sürede bir çok bölge çiftçisinin ekonomik anlamda refaha kavuşmasını sağladı.

“TÜRKİYE'NİN TOPLAM ÜRETİMİNİN ÜÇTE BİRİ”

Şanlıurfa Tarım İl Müdürü Derviş Göçer,  bu yıl 1 milyon 758 bin dekar alanda pamuk ekimi yapıldığını belirterek, 750 bin ton civarında rekolte beklediklerini bildirdi.

Şanlıurfa'nın bu özelliğiyle Türkiye'nin toplam pamuk üretiminin üçte birini karşıladığına işaret eden Göçer, sulamaya açılan yeni alanların artmasına paralel üretimin de arttığını kaydetti.

GAP Master Plan'da, pamuk üretiminin ürün deseni içerisindeki payının yüzde 25 civarında olmasının öngörüldüğünü, ancak pazar sorunu olmadığı için üreticilerin bu ürünü tercih ettiğini aktaran Göçer, bu nedenle pamuk üretiminin ürün deseni içerisindeki payının şu anda yüzde 80 civarında olduğunu ifade etti.

GAP Master Plan'a göre; bölgede pamuğun yanı sıra mısır, sebze, meyve ve yağlı tohum üretiminin geliştirilmesi gerektiğini aktaran Göçer, “Şu anda yalnızca mısırda arzu edilen seviyedeyiz. Yağlı tohum üretimi, sebze ve meyvecilik yeterince gelişmedi” dedi.

Çiftçilerin yetiştirdiği ürünü daha kolay elden çıkarabildiği için pamuk üretimine önem verdiğini belirten Derviş Göçer, şunları söyledi:
“Şanlıurfa bölgesinde geçen yıl Yaylak ve Bozova Pompaj Sulama projelerinin devreye girmesiyle pamuk üretim miktarı önceki yıla göre biraz daha arttı. Bu yıl ortalama 1 milyon 758 bin dekar alanda pamuk ekimi yapıldı, 750 bin ton civarında rekolte bekliyoruz.”

MAKİNELİ HASAT

Derviş Göçer, GAP'la birlikte pamuk üretimiyle tanışan yöre çiftçisinin ilk başlarda ürünü toplamak için insan gücüne gereksinim duyduğunu söyledi.

Yaklaşık 21 bin çiftçinin pamuk üretimi yaptığı Şanlıurfa'da, 80 binin üzerinde dar gelirlinin pamuk toplayarak ya da üretim sırasında tarlayı sulayarak para kazandığını aktaran Göçer, son yıllarda üretim yapılan alan miktarının sürekli artmasının, pamuğun insan gücüyle toplanmasını zorlaştığını kaydetti.

Birkaç yıldan bu yana yörede ırgat sıkıntısı yaşandığını ve ürünün toplanması esnasında bazı aksaklıklar yaşandığına dikkati çeken Göçer, “Bu durum üreticinin makineli hasada yönelmesini sağladı. Birkaç yıl öncesine kadar Şanlıurfa'da bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıda pamuk toplama makinesi vardı. Şu anda 50'nin üzerinde makineyle pamuklar hasat ediliyor. ABD'de pamuk üreticileri hiç işçi kullanmadan ürünü hasat edebiliyor. Böylece ürünün kalitesi ve verimi de etkilenmemiş oluyor. Bizim de artık makineli hasadı tercih etmemiz gerekiyor” diye konuştu.