Nilgün KARATAŞ
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 02, 2006 00:00
Reina’nın sahibi Mehmet Koçarslan’ın 5 yıllığına işletmesini aldığı Galatasaray Adası, kapılarını "Su Ada" olarak açıyor. Bu durum adanın daha önceki işletmecilerinin kullandığı isme atıfta bulunarak "Buz eridi Su oldu" esprilerine neden olsa da, Koçarslan’ın bu konuda asıl sıkıntısı Su adını tesislerinde kullanan Alarkocuları kırmamak.
İSTANBUL Boğazı’nın tek adası olan
Galatasaray Adası’nın yeni işletmecisi Mehmet Koçarslan, açılışı bugün yapıyor. Reina’nin sahibi olarak tanınan Mehmet Koçarslan, daha öncekilerde olduğu gibi yeni tesisinde de kızlarının adını kullanacağını belirterek, "Su Ada" ismini seçtiğini açıkladı. Bu
seçim adanın daha önceki işletmecilerinin kullandığı "Buz Ada" ismine atıfta bulunarak "Buz eridi, Su oldu" esprilerine neden olsa da, Koçarslan’ın bu konuda asıl sıkıntısı su adını tesislerinde kullanan Alarkocuları kırmamak.
İSHAK BEY DARILMASIN: Mel’s Turizm olarak Galatasaray Spor Kulübü ile yaptıkları 5 yıllık işletme süresinin yapılacak projelere bağlı olarak uzatılabileceğini söyleyen Koçarslan, Alarko’nun patronu İshak Alaton’u ikna edinceye kadar işletmenin bir süre isimsiz kalabileceğini belirtti. Bu isimde ısrar etmesinin nedenini ise Koçarslan söyle açıkladı: "Benim bütün mekanlarım kızlarımın adını taşır. Reina küçük kızım, Mels Melissa’dan, Jass Jasmin’den. Üç kızımın hepsinin ikinci ismi de Su. Evde olay çıkmaması lazım. Ayrıca dünyada bir tane istanbul Boğazı var, onun ortasında bir tane ada var. Suyun ortasında bir ada, adanın ortasında su, başka ne isim konulabilir ki buraya? Ben bu isimde kararlıyım, inşallah
dostlarımızı kırmayız, ikna etmeye çalışacağız."
GERÇEK BİR ADA OLACAK:
Ada için şimdilik 2 milyon dolarlık yatırım planı yaptıklarını söyleyen Koçarslan, "Sözleşmeyi henüz geçen ay imzaladık, ada tam haline iki yıl içinde oturacak" dedi. Koçarslan, adanın nasıl bir yer olacağına ilişkin projelerini şöyle anlattı: "Buranın geçmişini inceledik, eskiden burası üzerinde ağaçları olan bir adaymış, sonra bir süre kömür deposu olarak kullanılmış. Madem burası bir ada öyleyse, ağaçlandırılmalı. Dekoratörümüz Barbara Pensoy da bu fikrimi destekledi. Reina’daki gibi zeytin ağacı diktik oraya da. Umarım tutar, ayrıca çok özel ağaçlar getirttik, daha da getireceğiz. Buraya gümüş kaplamalı,
altın varaklı masalar, sandalyeler koysanız bana göre, bir esprisi olmaz. Bu yıl tam yapamadık ama gelecek yıl baktığınızda orada bir taş yığını değil, bir güzellik göreceksiniz. Öncelikle Galatasaray Adası kumuyla, ağacıyla gerçek bir ada görüntüsüne sahip olacak."
GÜNEY’İ GETİRECEĞİZ: Reina varken Galatasaray Adası’nın işletmesini neden aldığı konusunda ise Koçarslan, şunları söyledi: "Ben günde 15 saat çalışan biri olarak tatil yapamıyorum. Biliyorum ki çeşitli nedenlerden dolayı Güney’e gidemeyen insanlar var. Ahşap, ağaç, su ve kumuyla Güney’i buraya getireceğiz. Burada İbiza’daki, Mikanos’taki, Bodrum’daki gibi partiler yapılacak. Havuzun bir bölümünde, ayaklarınız suyun içinde içkinizi içeceksiniz. Havuza her gün 500 ile 1.000 arası insan getirmeye çalışacağız. Haftasonları 1.500 - 3.000 kişi gelmesini planlıyoruz. Her yere giden insanları oraya getireceğiz. Alternatif kaçış noktası olacak. Tesisi kışın da açık tutacağız. Yatırımlarımız ona göre olacak."
Casino izni versinler her gün 100 jet indireyim
GALATASARAY Adası için pek çok proje geliştiren Mehmet Koçarslan’ın hayallerinden biri de casino yani kumarhane işletmek. "İzin versinler, her gün adaya 100 özel uçak indireyim" diyen Koçarslan’ın, "spor kulübüne kumarhane yakışır mı" sorusunu yanıtlarken gösterdiği örnek ise İspanyolların ünlü kulübü Barcelona. "Ben kumarhaneci değilim" diye özellikle vurgulayan Koçarslan’ın bu konuda düşünceleri şöyle: "Boğaz’ın ortasında bir casino. Dünyada bir eşi benzeri yok. Dünyanın en iyi restoranlarını da koyarsınız, dünyanın en zenginlerini ağırlarsınız. Yasa çıksın ama Türk vatandaşlarına olan yasak devam etsin, kamu vicdanı rahat etsin. Desinler ki Türk vatandaşlarına yasak, çift pasaport taşıyanları bile almam. Hatta alana da 10 yıl hapis cezası versinler. Ben kumarhaneci değilim ama turizm adına böyle bir düzenleme gerekli. Yasa çıksın devlet de ihya olacak, Galatasaray Kulübü de. Barcelona bu işi yapmış, dünyanın en zengin kulüplerinden birisi."
Galatasaraylıların özel restoranı olacakGALATASARAY Kulübü’nün yıllık, 400 bin dolara işletmesini verdiği Mehmet Koçarslan, anlaşmada da yer aldığı gibi, kulüp üyeleri için özel bir restoran da açıyor. Galatasaray kongre üyesi de olan Koçarslan, "Üyelere Reina kalitesinde bir restoran yapacağız ama özel fiyatlar uygulayacağız" dedi. Galatasaray üyeleri ayrıca adadaki diğer tesislerden de indirim alacak.
Bu arada, Koçarslan’ın planı adayı eğlenceden daha çok dinlence mekanı yapmak. Bir kesimin dışarıda yemeğe gitmek ancak Reina gibi yerlere gitmek istemediğini dikkate alan Koçarslan, "Çünkü buralarda belli bir saatten sonra ses yükseliyor. Ada daha sakin bir yer olacak. Eğlenmek isteyen Reina’ya geçecek" dedi.
Fenerbahçelilere kapımız açık
FENERBAHÇELİLERİN adaya alınmayacağı söylentilerini yalanlayan Mehmet Koçarslan, "Bunun bir yanlış anlaşılma olduğunu" söylerek şöyle konuştu: "Pek çok Fenerbahçeli arkadaşım bana da sitem etti ama öyle bir şey yok. Fenerbahçelilere kapımız sonuna kadar açık, onları da en iyi şekilde ağırlayacağız. Hatta Fenerbahçeliler isterlerse şampiyonluklarını bile burada kutlayabilirler. Ancak tüzük gereği adaya forma, bayrak ve flama ile girilmesi yasak. Burası zaten bir eğlence mekanı ne işi var bayrağın, flamanın?"
Hayali adada düğün yapmak
KOÇARSLAN’ın bu yıl olmasa da gelecek yıl için yaptığı planlardan biri de adada ’Su’lu düğünler’ yapmak. Planlarında düğün, davet gibi özel organizasyonlar için oturma düzeniyle 600, ayakta ise 2 bin kişiyi ağırlayabileceği bir tesis yapmak. "Denizin ortasında evlenme fikrinin" pek çok kişinin hoşuna gideceğini söyleyen Koçarslan, "Smokinli erkekleri, gece kıyafetleri giyen kadınları ağırlamak gibi bir hayalim var, bugüne kadar yapamadım. Ada’da düğünle bu da gerçekleşecek" dedi.