Galataport’a ’işletme hakkı’ formülü geliyor
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Şubat 08, 2006 20:50
İptal edilen Galataport projesinde ihale yöntemi değişiyor. Bu kez ihaleyi TDİ yerine ÖİB yapacak ve ihale 49 yıllığına Yap-İşlet-Devret yerine, aynı süre için ’işletme hakkı devri’ için tekrarlanacak. İhalede, katılımcılardan ’yatırım taahhüdü’ de istenecek.
GALATAPORT’ta Türkiye Denizcilik İşletmeleri (TDİ) tarafından yapılan ihalenin iptalinin ardından, Özelleştirme İdaresi (ÖİB) tarafından yapılacak ihalede yöntem değişecek. Yeni ihale Özelleştirme Kanunu gereğince yapılacağı için, ihalenin "yap-işlet-devret" yerine "işletme hakkı devri" yöntemiyle yapılması hedefleniyor. Galataport’ta ihale süreci 3 etaptan oluşacak. Bunlardan ilki 1/5000 ve 1/1000’lik imar planlarının yapılması olarak belirlenirken, ikinci aşamada proje belirlenecek, son aşamada ise strateji belirlenerek ihale süreci işlemeye başlayacak.
İMAR PLANI İÇİN GÖRÜŞ:
ÖİB’nin imar planı yapma yetkisi bulunurken, imar planını hazırlarken kanun gereği ilgili kuruluşlardan görüş alması gerekiyor. İdare, imar planı hazırlanması sırasında, ilçe belediyesi, büyükşehir belediyesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Bayındırlık ve İskan Bakanlığı gibi 7-8 kuruluştan görüş alacak. İmar planının hazırlanma sürecinin kuruluşlardan gelecek görüşlerin hızına bağlı olduğu, görüşler ne kadar hızlı gelirse planın da o kadar hızlı tamamlanabileceği ifade ediliyor. Öte yandan ilk ihalede aynı kuruluşlardan görüş alındığı hatırlatılarak, bunun süreci hızlandırabileceğine işaret ediliyor. Burada mevcut imar planının onaylanması ya da kuruluşlardan farklı görüşler gelirse bu dikkate alınarak yeni bir plan hazırlanması seçenekleri bulunuyor. Özelleştirme İdaresi tarafından hazırlanacak imar planının Özelleştirme Yüksek Kurulu (ÖYK) tarafından onaylanmasının ardından ilk etap tamamlanmış olacak.
PROJE YARIŞMASI:
Projenin imar planındaki notlara göre hazırlanacağı hatırlatılarak, ilk ihalede ortaya konan projenin mevcut imar planına göre hazırlandığı, söz konusu imar planında bir değişiklik olmaması durumunda projenin de aynı kalabileceğine işaret ediliyor. İmar planında farklılaşma olması durumunda ise yeni bir projenin ortaya çıkacağı belirtilirken, bunun eskisinden çok da farklı olmayacağı, çünkü buranın sit alanı olduğu, dolayısıyla hareket marjının kısıtlı bulunduğu vurgulanıyor. Yeni bir proje için yarışma açılması gibi bir görüş de bulunurken, bu konuda henüz bir karar verilmediği ifade ediliyor.
STRATEJİ NE OLACAK:
ÖİB, liman özelleştirmelerinde işletme hakkı devri yöntemini kullanırken, Özelleştirme Kanunu’nda yap-işlet-devret modeli özelleştirme yöntemleri arasında sayılmıyor. Dolayısıyla yeni ihalenin ilk ihaledeki yap-işlet-devret modeli ile değil işletme hakkı devri yöntemi ile yapılması hedefleniyor. Buna karşılık ihalenin özünde bir değişiklik olmayacak, şartname ekine yatırım taahhüdü konarak, alıcının ilk ihaledeki gibi gerekli yatırımları yapması sağlanacak.
GALATAPORT’un ilk ihalesinde 49 yıl olan işletme süresinde ise değişiklik öngörülmüyor. ÖİB teamül olarak, yatırım taahhüdü aldığı limanlarda 49 yıl, diğerlerinde ise 36 yıllık işletme hakkı devri veriyor. Son dönemde ihaleye çıkan Mersin ve İskenderun limanları 36 yıl süreyle işletme hakkı devri yöntemiyle ihaleye konurken, yatırım taahhüdü bulunan İzmir Limanı’nda bu süre 49 yıl olarak belirlendi. Buna karşılık ilk ihaledeki 49 yıllık ödeme süreci bulunmayacak, ödeme süresi buna göre büyük oranda kısaltılacak, ancak süre konusunda henüz bir netliğe ulaşılmış değil. Galataport’ta, gerekli çalışmalar tamamlanarak bu yıl ihaleye çıkılması öngörülüyor.
Ofer, İstanbul Park’a da talip
İSRAİL finans-ekonomi gazetesi Globes, işadamı Sami Ofer’in Formula 1 yarış pisti İstanbul Park’ı almayı düşündüğünü yazdı. Haberde, İstanbul Park’ın 152 milyon dolara mal edildiği, ancak gelir getirmekte güçlük çektiği ve ihale şartnamesinin yakında açıklanmasının beklendiği vurgulandı. Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat Yalçıntaş, İstanbul Park’la ilgili olarak aralarında Dubai sermayeli şirketlerin de yer aldığı 6 taliplinin bulunduğunu söylemişti.
İSRAİL finans-ekonomi gazetesi Globes, işadamı Sami Ofer’in Formula 1 yarış pisti İstanbul Park’ı almayı düşündüğünü yazdı. Haberde, İstanbul Park’ın 152 milyon dolara mal edildiği, ancak gelir getirmekte güçlük çektiği ve ihale şartnamesinin yakında açıklanmasının beklendiği vurgulandı. Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat Yalçıntaş, İstanbul Park’la ilgili olarak aralarında Dubai sermayeli şirketlerin de yer aldığı 6 taliplinin bulunduğunu söylemişti.
İMAR PLANI İÇİN GÖRÜŞ:
ÖİB’nin imar planı yapma yetkisi bulunurken, imar planını hazırlarken kanun gereği ilgili kuruluşlardan görüş alması gerekiyor. İdare, imar planı hazırlanması sırasında, ilçe belediyesi, büyükşehir belediyesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Bayındırlık ve İskan Bakanlığı gibi 7-8 kuruluştan görüş alacak. İmar planının hazırlanma sürecinin kuruluşlardan gelecek görüşlerin hızına bağlı olduğu, görüşler ne kadar hızlı gelirse planın da o kadar hızlı tamamlanabileceği ifade ediliyor. Öte yandan ilk ihalede aynı kuruluşlardan görüş alındığı hatırlatılarak, bunun süreci hızlandırabileceğine işaret ediliyor. Burada mevcut imar planının onaylanması ya da kuruluşlardan farklı görüşler gelirse bu dikkate alınarak yeni bir plan hazırlanması seçenekleri bulunuyor. Özelleştirme İdaresi tarafından hazırlanacak imar planının Özelleştirme Yüksek Kurulu (ÖYK) tarafından onaylanmasının ardından ilk etap tamamlanmış olacak.
PROJE YARIŞMASI:
Projenin imar planındaki notlara göre hazırlanacağı hatırlatılarak, ilk ihalede ortaya konan projenin mevcut imar planına göre hazırlandığı, söz konusu imar planında bir değişiklik olmaması durumunda projenin de aynı kalabileceğine işaret ediliyor. İmar planında farklılaşma olması durumunda ise yeni bir projenin ortaya çıkacağı belirtilirken, bunun eskisinden çok da farklı olmayacağı, çünkü buranın sit alanı olduğu, dolayısıyla hareket marjının kısıtlı bulunduğu vurgulanıyor. Yeni bir proje için yarışma açılması gibi bir görüş de bulunurken, bu konuda henüz bir karar verilmediği ifade ediliyor.
STRATEJİ NE OLACAK:
ÖİB, liman özelleştirmelerinde işletme hakkı devri yöntemini kullanırken, Özelleştirme Kanunu’nda yap-işlet-devret modeli özelleştirme yöntemleri arasında sayılmıyor. Dolayısıyla yeni ihalenin ilk ihaledeki yap-işlet-devret modeli ile değil işletme hakkı devri yöntemi ile yapılması hedefleniyor. Buna karşılık ihalenin özünde bir değişiklik olmayacak, şartname ekine yatırım taahhüdü konarak, alıcının ilk ihaledeki gibi gerekli yatırımları yapması sağlanacak.
GALATAPORT’un ilk ihalesinde 49 yıl olan işletme süresinde ise değişiklik öngörülmüyor. ÖİB teamül olarak, yatırım taahhüdü aldığı limanlarda 49 yıl, diğerlerinde ise 36 yıllık işletme hakkı devri veriyor. Son dönemde ihaleye çıkan Mersin ve İskenderun limanları 36 yıl süreyle işletme hakkı devri yöntemiyle ihaleye konurken, yatırım taahhüdü bulunan İzmir Limanı’nda bu süre 49 yıl olarak belirlendi. Buna karşılık ilk ihaledeki 49 yıllık ödeme süreci bulunmayacak, ödeme süresi buna göre büyük oranda kısaltılacak, ancak süre konusunda henüz bir netliğe ulaşılmış değil. Galataport’ta, gerekli çalışmalar tamamlanarak bu yıl ihaleye çıkılması öngörülüyor.
Ofer, İstanbul Park’a da talip
İSRAİL finans-ekonomi gazetesi Globes, işadamı Sami Ofer’in Formula 1 yarış pisti İstanbul Park’ı almayı düşündüğünü yazdı. Haberde, İstanbul Park’ın 152 milyon dolara mal edildiği, ancak gelir getirmekte güçlük çektiği ve ihale şartnamesinin yakında açıklanmasının beklendiği vurgulandı. Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat Yalçıntaş, İstanbul Park’la ilgili olarak aralarında Dubai sermayeli şirketlerin de yer aldığı 6 taliplinin bulunduğunu söylemişti.
İSRAİL finans-ekonomi gazetesi Globes, işadamı Sami Ofer’in Formula 1 yarış pisti İstanbul Park’ı almayı düşündüğünü yazdı. Haberde, İstanbul Park’ın 152 milyon dolara mal edildiği, ancak gelir getirmekte güçlük çektiği ve ihale şartnamesinin yakında açıklanmasının beklendiği vurgulandı. Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat Yalçıntaş, İstanbul Park’la ilgili olarak aralarında Dubai sermayeli şirketlerin de yer aldığı 6 taliplinin bulunduğunu söylemişti.