Oluşturulma Tarihi: Nisan 17, 2011 00:00
Yeni bir krizle karşılaşmak istemeyen G-20 ülkeleri, ekonomilerin sıkı denetim altında tutulmasına karar verdi. Başta küresel ekonomiyi etkileme gücüne sahip G-7 ülkeleri olmak üzere, ekonomik göstergeler IMF’nin belirlediği ölçülere göre denetlenecek.
WASHINGTON’da (ABD) toplanan G-20 ülkeleri maliye bakanları ve merkez bankaları başkanları, büyük ekonomilerin barındırdığı risklerin global ekonomiyi nasıl tehdit ettiği konusunu özel olarak ele aldı. Dünya ekonomisinin yüzde 85’ine denk gelen G-20 ülkeleri, henüz yaraları sarılamayan küresel krizin bir benzerini yaşamamak için daha sıkı denetleneceği bir mekanizma oluşturma kararı aldı. Bu mekanizma, en başta küresel ekonomiyi etkileme gücüne sahip ülkelerin ekonomik göstergelerini takibe alacak. Buna göre G-20 ülkelerinin tamamı, daha önceden üzerinde uzlaşılan parametreler temelinde ekonomilerinin sağlığı konusunda çeşitli testlerden geçecek. Ancak dünya ekonomisinin yüzde 4’üne ya da daha fazlasına denk gelen büyüklüğe sahip 7 ülke (ABD, Çin, Japonya, İngiltere, Almanya, Fransa ve Hindistan) kamu açıkları, kamu ve özel sektör borçları ile dış açık konusunda daha sıkı denetimden geçecek.
IMF kontrol edelecekG-20 ülkelerinin oluşturacağı iki aşamalı denetim mekanizmasında IMF, ülkelerin borç düzeyleri, bütçe açıkları ve ticaret dengelerine bakarak, politikalarının küresel ekonomiyi riske atıp atmadığına bakacak. IMF, ülkelerin bu politikalarıylailgili tespitlerde bulunacak.
Ulusal ekonomi gibi
Washington’daki Uluslararası Para Fonu (IMF)-Dünya Bankası Bahar toplantıları kapsamında bir araya gelen G-20 ülkelerinin maliye bakanları ve
merkez bankası başkanlarının aldığı bu kararlar, finans çevrelerinde küresel ekonominin, ‘ulusal bir ekonomi’ gibi hareket etmesine yönelik güçlü bir adım olarak değerlendirildi. Türkiye’yi Hazine Müsteşarı İbrahim Çanakçı ve Merkez Bankası Başkanı İbrahim Turhan’ın temsil ettiği toplantının ardından bilgi veren G-20 Dönem Başkanı Fransa’nın Maliye Bakanı Christine Lagarde, “Dataların ortak bir şekilde kullanılmasına karar verilmesi ve sonuçların G-20’nin objektif rehberliğine bırakılması tarihi bir adım” dedi.
Bu arada Çin’in de G-5’lere dahil edilerek uluslararası para sistemindeki sorunlara katkı yapmasının sağlanması amaçlanıyor. Brezilya Maliye Bakanı Guido Mantega, “Çin serbest
döviz kuru politikasını benimsemek zorunda. Benim tavsiyem herkes serbest ve esnek döviz kuru politikalarına sıcak bakmalı” dedi.
Yeni denetim sistemi nasıl işletilecekG-20’nin yeni denetim mekanizmasında politikaları küresel istikrara tehdit oluşturan ülkeleri tanımlamak için bir tarama süreci prosedürü izlenecek.
İki aşamadan oluşacak G-20 tarama sürecinin birinci bölümünde, tüm G-20 ülkeleri, iki tür gösterge üzerinden 4 yaklaşımla incelenecek.
Birinci aşamanın ardından, belirlenen dört yaklaşımdan en az ikisinde ısrarlı şekilde büyük dengesizlikler gösteren ülkeler, ikinci kez daha derin bir analize tabi tutulacak.
Dünya ekonomisinin yüzde 4’üne denk gelen büyüklüğe sahip, ABD, İngiltere, Fransa, Almanya ve Japonya ile gelişmekte olan ekonomilerin en büyüğü Çin ve Hindistan’ın sürekli olarak denetlenmesine karar verildi.
Son nokta Cannes’da konulacakG-20 maliye bakanları ve merkez bankaları başkanlarının aldığı “iki aşamalı denetim” kararına son noktayı, liderler Cannes’da koyacak.
Başçı: Güçlü büyüme sürüyor önlemlerin etkisi görülecekMERKEZ Bankası Başkanlığı görevini yarın devralacak olan ve halen Başkan Yardımcılığı görevini sürdüren Erdem Başçı, katıldığı IMF-Dünya Bankası Bahar Toplantıları çerçevesinde JP Morgan’ın düzenlediği ‘Türk Ekonomisi’ konulu konferansta, Türkiye’yi anlattı. Basına kapalı gerçekleşen toplantıda Başçı, “Türkiye’de büyüme güçlü seyretmeye devam ediyor. Çıktı açığı da daraldı” dedi. Hizmet sektörü fiyat artışlarının düşük düzeylerde gittiğine,
kredi artış hızında ise Türkiye’nin önde gelen ülkelerden biri olduğuna dikkati çeken Başçı, alınan tedbirlerin şu ana kadar beklenen etkileri gösterdiğini söyledi.
Turhan: Enflasyonda riskin yukarıya olduğunu görüyoruz
MERKEZ Bankası Başkan Yardımcısı İbrahim Turhan, IMF-Dünya Bankası toplantıları sürecinde Türkiye’nin aktif bir rol aldığını belirtirken, ortaya çıkan sonucun da Türkiye açısından olumlu olduğunu vurguladı. Turhan, şu bilgileri verdi: “Özellikle geçen yıl Türkiye’de sağlanmış olan yüksek büyüme ve buna karşılık enflasyon görünümünün şu an itibariyle diğer bazı gelişmekte olan ülkelerle karşılaştırıldığı zaman nispeten daha olumlu bir görünüm arz etmesi, herkesin dikkatini çeken hususlar oldu. Enflasyonda risk faktörleri yukarı yönlü, bunun farkında ve bilincindeyiz, ancak yine de diğer gelişmekte olan ülkelerle karşılaştırıldığında nispeten olumlu bir görüntü var.”