Fotokopi ‘final’ yapıyor... Üniversite kampuslarındaki fotokopicilerin işleri önemli oranda azalıyor

Üniversiteyi kazandınız, bütün yaz büyük bir heyecanla okulların başlayacağı haftayı beklediniz ve nihayet yerleştiğiniz okula ayak bastınız. İlk gün, ilk ders derken hayatınız boyunca unutamayacağınız anıları biriktirmeye başladınız. Bu anıların şüphesiz en güzel kısımları da vize ve final sınav dönemlerinde yaşanıyor. Yeni arkadaşlıkların ilk adımının atıldığı not paylaşımları, fotokopi kuyrukları artık tarihe karışıyor. Üniversitelerin içinde ve çevresinde yıllardır önemli bir ekonomiyi oluşturan bu işleyiş artık son günlerini yaşıyor. Özellikle pandemi döneminde büyük bir darbe yiyen fotokopiciler bu eğitim-öğretim yılının kırılma noktası olacağını düşünüyor. Onlara göre telefon ve bilgisayar üzerinden paylaşılan notlar fotokopiye ihtiyacı ortadan kaldırıyor.

2 MAKİNEYİ KAPATTIM

24 yıldır fotokopi işi yapan Reha Fotokopi’nin sahibi Kamil Küçükkuru’nun sözleri bu gerçeği net bir şekilde ortaya koyuyor: “Fotokopi işi artık bitti, ilgi sıfır. Pandemi başladığından beri bu iş azalıyor. Ben pandemiden sonra antika işine başladım ve fotokopi makinelerini bir kenara ittim. 4 makine vardı, 2 makine bıraktım. Artık para kazanmak için bu işi yapmıyorum. Hocaların notları bende olduğundan öğrenciler mağdur olmasın diye bu işi de şimdilik devam ettiriyorum. Ama haziran ayına kadar duruma bakacağım. Eğer işler iyice kötüleşirse artık kapatacağım. Fotokopicilik güzel iş ama artık herkes ek iş yapmak zorunda yoksa maliyetleri kurtarmaz. Etraftaki herkes artık devamlı borca giriyor.”

YÜZDE 20’YE DÜŞTÜ

20 yıldır fotokopicilik yapan Ersin Yıldız da, “Pandemiden bu yana fotokopi işi durdu. Öğretmenler notları sisteme girdikleri için öğrenciler de artık dijital materyeller üzerinden ders çalışıyor. Elimde not olsun diyen çok az. Öğrencinin yüzde 80’i bilgisayardan yüzde 20’lik kısmı kâğıttan çalışıyor” dedi. Yıldız, mesleğin eski karı olmadığını belirterek, “Fotokopi ana gelir kaynağımız ama artık kredilerle dükkanı döndürüyoruz. Okulun etrafında olduğumuz için okula bağlıyız. Üniversite durunca biz de duruyoruz. Şu an tek beklentimiz okul açılınca ne durumda olacağımız. Önümüzü göremiyoruz. Bu sene istediğimiz verimi alamazsak dükkânı kapatacağız” diye konuştu.

‘MECBUR KAPATACAĞIZ’

Esnaf Tefariye Manisalıgil ise pandemi döneminde başlayan sıkıntının depremden sonra uzaktan eğitime geçince de devam ettiğini söyledi. Manisalıgil, “Bu sektörde olan herkes zor durumda. Maliyetlerimiz çok yüksek. Kurtarmazsa mecbur kapatacağız. Eskisi gibi not alan yok hocalar WhatsApp’tan notları atıyor. Teknoloji işimizi engelledi. Geçen sene bir iki hoca not bıraktı ama 100 kişilik sınıftan 15 kişi notların çıktısını aldı” dedi. Özel üniversitelerin çevresinde fotokopinin 1 lira olduğunu söyleyen Manisalıgil, “Bu çevrede çok fotokopici var, herkes birbirine rakip bu yüzden fiyat yükseltemiyoruz. Tek yön 60 kuruş önlü arkalı ise 40 kuruş şeklinde çekiyoruz” diye konuştu. Aydın Kırtasiye çalışanı ise dijitale ayak uydurduklarını belirterek, “Dükkâna bilgisayar aldık. Öğrenciler bilgisayardan çıktı almak için bize geliyor” dedi.

İstanbul Üniversitesi çevresinde tek sayfa fotokopi ücreti 60 kuruş, arkalı önlü çekildiği zaman ise tek sayfa ücreti 40 kuruş oluyor.

KİRA KRİZİ SAHAFLAR ÇARŞISI’NI DA VURDU

Beyazıt’taki Sahaflar Çarşısı’nda da durum farklı değil. Esnaf okulların açılmasını ve ders kitabı satmayı bekliyor. Sahaflar Çarşısı Dernek Başkanı Adil Sarmusak çarşının zor günler yaşadığını belirterek artan kiralarla baş ettiklerini söyledi. Sarmusak, “Buranın arsası II. Beyazıt’a aittir, siz burada işgalcisiniz denildi ve bizim belediyeye ödediğimiz tüm kiralar yok sayıldı. Şu anda dört tane mahkeme görüyoruz. Talep edilen kiraları ödememiz mümkün değil. Şu an sadece sermayeyle ayakta kalıyoruz. İnsanlar artık kitap okumuyor, çarşıya gelen giden yok. Çarşıyı korumak için kiraların yüksek olmaması gerekiyor” ifadelerini kullandı.