Güncelleme Tarihi:
Durak, yeni yatırım planlarına ilişkin düzenlenen basın toplantısında yaptığı konuşmada, 1998 yılından bu yana 7 yılda yaklaşık 1.2 milyar dolarlık yatırım yaptıklarını hatırlattı.
Bu dönemde 3 yeni ürün, 2 yeni motor ve Kocaeli'de bir fabrika yatırımı gerçekleştirdiklerini kaydeden Durak, 2005 sonu itibariyle 81 bini iç pazara, 162 bini ihracata yönelik olmak üzere toplamda 243 bin adetlik üretim ve 2 milyar dolarlık ihracatın söz konusu olacağını ifade etti.
Ford Otosan'ın yıl sonunda 130 bin adetlik iç satışla yüzde 17'lik rekor pazar payına ulaşmayı ve ardı ardına 4. yıl iç pazar marka liderliğini elde etmeyi beklediklerini belirten Durak, 2005 sonunda 4.6 milyar dolarlık toplam ciro öngördüklerini bildirdi.
Durak, bu yılın ilk 9 ayında 427 milyon dolarlık vergi, amortisman ve faiz öncesi kar (VAFÖK) ile yüzde 13 düzeyinde VAFÖK marjı ve 280 milyon dolar faaliyet karı ile yüzde 8.5 seviyesinde faaliyet kar marjı elde ettiklerini söyledi. Ford Otosan'ın geçen yıl toplamda 75 milyon dolarlık temettü dağıttığını anımsatan Durak, bu yıl sonunda dağıtacakları temettü miktarının 329 milyon dolara çıkacağını ifade etti.
TOPLAMDA 375 MİLYON DOLARLIK YATIRIM
Durak, Yeni Transit modelleri için 87 milyon dolar, Yeni Transit motoru için 61 milyon dolar ve Yeni Cargo motoru için 24 milyon dolar olmak üzere toplamda 172 milyon dolarlık yeni ürün projelerinin söz konusu olduğunu kaydetti.
Kocaeli fabrikasında 240 bin olan üretim kapasitesini 2006 yılında 250 bine, 2007'de de 280 bin adete yükselteceklerini belirten Durak, bunların toplam yatırım bedelinin 143 milyon dolar olduğunu, İnönü Ağır Kamyon Fabrikası'ndaki 15 bin adetlik artırım ile Ford Otosan'ın toplam araç kapasitesinin 295 bin adete çıkacağını bildirdi.
Turgay Durak, ürün, tasarım ve fabrika yatırımlarının 315 milyon dolara çıkacağını ifade ederek, “60 milyon dolarlık yan sanayi yatırımı ile birlikte toplam 375 milyon dolarlık yatırım yapacağız” dedi.
Soruları da yanıtlayan Durak, bu sabah Borsa'ya açıkladıkları 225 milyon avroluk yatırımın yaklaşık 270 milyon dolara tekabül ettiğini söyledi. Durak, kapasite artırımının 45 milyon dolarlık bölümünü daha önce açıkladıkları için bugünkü Borsa açıklamasında yer vermediklerini, bu yatırımla birlikte 315 milyon doların söz konusu olduğunu ifade etti.
Durak, yeni yatırımlara ilişkin düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, Kurumlar Vergisi'nin yüzde 30'dan 20'ye indirilmesinin ileriye yönelik olarak kendilerine bir iyileştirme getirmeyeceğini, ancak genelde Türkiye'deki iş dünyasına yararlı olacağını söyledi. Türk otomotiv sektörünün, rakip olabilecek Orta ve Doğu Avrupa'daki ülkelere göreceli avantaj sağlayabilmesi için vergi oranlarının daha düşük olması gerektiğini hep dile getirdiklerini vurgulayan Durak, bu konudaki istek ve önerilerini hükümet ve bürokratlara anlatmaya devam edeceklerini kaydetti.
Durak, “Yatırım indirimlerinin azaldığı, yok olduğu bir dönemde bile 375 milyon dolarlık yatırımla biz devam ediyoruz diye karar verebiliyoruz. Çek Cumhuriyeti'nde olan düşük vergiler bizde olsaydı, belki daha büyüğünü ben ve benim yardımcım değil de herhalde Yönetim Kurulu Başkanımız ile Yönetim Kurulu Başkan Yardımcımız açıklardı” diye konuştu.
Turgay Durak, soruları da yanıtlarken, 1998'den bu yana her yıl 100 milyon doların üzerinde yatırım yaptıklarını belirterek, 315 milyon dolarlık yatırımı 2 yıla bölerek gerçekleştirdiklerinde, satışların böyle devam etmesi halinde karlılıkta bir azalmanın yaşanmayacağını söyledi. “Ford Otosan yeni otomobil üretecek mi?” sorusuna Durak, “Biz mühendis olarak yaratma ve yapma aşkından vazgeçmeyeceğimize göre o büyük bir hedef olarak daima var. Ama şu anda yapacağımız yatırımlar belli” yanıtını verdi.
“ALEYHTE HER DURUM, İŞİN KAÇMASINA NEDEN OLUYOR”
Durak, yatırımlar için mevcut durumun devam etmesinin Ford Otosan'ın yeni yatırımlarını engelleyen bir unsur oluşturup oluşturmadığı sorusu üzerine ise şöyle konuştu: “Sadece bizim için değil diğer şirketler için de öyle, yeni bir ürünün üretimi yalnızca o ülkenin üretim imkanlarıyla bağlantılı değil. Bu karar çok fazla dinamiklere bağlı. Ülkelerin birbirlerine göre lojistik pozisyonu, o ürünün hangi coğrafyada talep edileceğinin bu pozisyona göre durumu, çalışanların maliyeti, enerji maliyetleri... Bir de şirketin devlete, sendikalara yazılı ve yazılı olmayan manevi taahhütleri de devreye giriyor. Dolayısıyla sadece vergi düşük diye, teşvik var diye veya işçilik çok ucuz diye üretim kararı çıkmaz. Şirketler, perakende müşteriye malı satmak için uğraş verirken, bir yandan da ülkeler (o iş benim ülkemde yapılsın) diye mücadele veriyor. Karar, yalnız vergi oranı değil. (Bizde yüzde 20, Çek Cumhuriyeti'nde yüzde 18.6. Bu 1.4'den dolayı Çek Cumhuriyeti'ne yapıyor, bize yapmıyor) değil. Ama alt alta her şeyi koyduğunuzda aleyhte olan her faktör, işin bizden kaçmasına neden olabiliyor.”
“LOJİSTİK DEZAVANTAJIMIZ VAR”
Turgay Durak, Türkiye'nin bu konuda her dalda belli avantajlar sağlaması gerektiğine dikkat çekerek, “Çünkü bizim Orta Avrupa'daki ülkelere göre lojistik dezavantajımız var. Bizden araçlar müşteriye gemiyle 10 günde gidiyor, onlarda trenle araç en fazla 3 günde gidiyor” şeklinde konuştu.
Orta Avrupa'da son 2 yılda Toyota'nın, Peugeot-Citroen'in büyük fabrika kararları ve Kia'nın yatırım kararı açıkladığını hatırlatan Durak, şöyle devam etti: “Ford ile Alman firma Getrag'ın ortak olduğu 400 milyon dolarlık şanzıman fabrikası yatırımı açıklandı. Son günlerde basına da yansımış olan Hyundai'nin yatırım kararı konusu var. Fabrikanın Çek Cumhuriyeti'nde yapılacağına dair Avrupa basınında bir yıl önce haberler çıktı. Dolayısıyla son 2 yıldır 4 büyük yatırım ülkemize gelebilirdi. Çünkü bu firmaların Türkiye'de ya doğrudan doğruya şirketleri veya ortaklarıyla beraber sahip olduğu şirketler var. Bu 4 büyük projenin belki 1'i, belki 2'si Türkiye'ye gelebilirdi.”
Hyundai'nin yatırımına ilişkin başka bir sorusunu da Durak, “Ben bir Türk vatandaşı olarak tabii ki olumlu sonuçlanmasını dilerim. Ancak belli ki bir eksiklik var ve bu nedenle karar bizim lehimize dönmedi” diye yanıtladı.
“2007 ÜRETİM HEDEFİ 295 BİN ADET”
Durak, 2006 hedeflerine ilişkin bir soru üzerine de son 3 yıldır pazarda stabilitenin belli oranda sağlandığını, ekonomideki büyümeye paralel olarak iç pazarın gelecek yıl yüzde 5 büyüyeceğini söyledi. Turgay Durak, “İç pazardaki satışların 136 bin 500 civarında olması bekleniyor. Benim gönlümden tabii ki 140 bin geçer. İhracatta da 165 bin adete çıkarız. 2007'deki üretim hedefimiz ise 295 bin adet” dedi.
Ford Otosan Genel Müdür Baş Yardımcısı Michael Flewitt ise büyük yatırımlar için birçok faktöre bakıldığını ve ülkelerin ciddi rekabet içinde olduğunu belirterek, “Şu anda Türkiye'nin genel olarak sunduğu kriterler, gelecekte büyük bir yatırımı çekebilmek için biraz dezavantajlı. Türkiye'nin, büyük yatırımcıların Türkiye'yi yatırımlar yapma yönünde seçmesi için bu ülkelerle rekabetçi kalabilmesi lazım” şeklinde konuştu. Flewitt, dünyada Ford'un hisselerinin düşüşüne ilişkin bir soru üzerine, şirket için önemli bir pazar olan Amerikan pazarının şirketin geçen yıl kar etmediği tek pazar olduğunu söyledi. Amerikan pazarının ürün taleplerinin ciddi şekilde değiştiğine ve yeni segmentlere doğru kaydığına işaret eden Flewitt, Japon ve Uzakdoğu'lu markaların çok hızlı hareket edip çok fazla ürün çıkardıklarını, Ford'un da bu yöndeki çalışmalarını hızlandırdığını ifade etti.
Michael Flewitt, Ford'un bu yıl özellikle ticari araç satışlarının etkisiyle geçen yıla göre karlılık açısından daha iyi bir yıl beklediğini kaydetti. Flewitt, Ford'un Avrupa'da şu anda spesifik olarak bir yatırım kararı bulunmadığını, ancak daima Orta ve Doğu Avrupa'daki fırsatlara baktığına işaret etti.
Ford Otosan Genel Müdür Yardımcısı Tuncay Selçuk da yeni yatırımların önemli bölümünün şirketin kendi kaynaklarından, bir bölümünün de uluslararası yabancı kaynaklardan karşılanacağını bildirdi.