Güncelleme Tarihi:
TÜRKİYE 15 Temmuz’da tarihinin en uzun gecesini yaşadı ve demokrasiyi hedef alan darbe girişiminden el birliğiyle kurtulmayı bildi. Yaşanan bu tarihi sürecin etkilerinin ekonomiye yansımaması için son 10 gündür gerek hükümet gerekse iş dünyası ve dernekler büyük bir özveri içinde hareket etti. Ekonominin ve paranın aktörleri bu darbe girişimini lanetlerken, demokrasiyi hedef alan terör eylemine karşı dik duruşlarını ortaya koydular. Türk ekonomisinin lokomotif sektörü olan otomotiv için de aynı şey geçerli. Sektör oyuncuları ve dernekleri ilk günden itibaren geleceğe daha güvenli baktıklarını net olarak sergilediler. Otomotiv sektörünün tüm çatı örgütleri yaşanan darbe girişimini yaptıkları açıklamalarla şiddetle kınarken, Otomotiv Sanayi Derneği (OSD) ve Otomotiv Yetkili Satıcıları Derneği (OYDER) yaşananlara ve yaşanacaklara ilişkin sorularımızı yanıtladı. Yaşanan darbe girişimi ve halkın demokrasiye sahip çıkmasını sektör olarak nasıl değerlendiriyorsunuz?OSD:15 Temmuz 2016 günü anayasal düzen ve demokrasiye karşı yapılmaya çalışılan darbe girişiminin, halkımız ve devletimizin iradesi ile önlenmiş olmasından büyük memnuniyet duymaktayız. Demokrasiye sahip çıkmak üzere millet olarak birlik ve beraberlik içinde göstermiş olduğumuz bu duruşun ülkemizin daha da kuvvetlenmesini sağlayacağına olan inancımız tamdır.OYDER: OYDER olarak demokrasiye yapılan her türlü müdahaleyi kabul edilemez olarak değerlendiriyoruz. Türk iş dünyası olarak demokrasimizi savunuyor, devletimizin ve milletimizin ve yanında olduğumuzu bir kez daha tekrarlıyoruz.
DÜZEN AKSAMAYACAK
OHAL’in otomotiv sektörüne ve ekonomiye nasıl etkisi olur? OSD: Açıklanan OHAL kapsamında belirtildiği üzere bu 3 aylık sürecin sosyal ve ekonomik düzen aksamadan yönetileceğine inancımız tamdır. Ülkemiz ekonomisinin önemli bir oyuncusu olan otomotiv sanayii olarak bizler de bu hedefi çok önemsiyoruz. Bu kapsamda şu an içinde bulunulan olağanüstü dönemin iyi yönetilerek ekonomimizin gelişen trendini sürdüreceğine ve Türkiye’nin bu dönemi fırsata çevirecek bilinç ve güce sahip olduğuna inanıyoruz.OYDER: Yapılan açıklamaların OHAL uygulamasının yaşamı ve ticari hayatı etkilemeyeceği yönünde yapıldığı için sektör ve ekonomiye büyük bir etki yapmayacağını düşünüyoruz.Otomotiv sektörü 2015’te ve 2016’da yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen büyüyüp rekor kırmayı başardı. Aynı trend son yaşananlarla devam eder mi?OSD: 2015 yılında ülkemiz ihracatının yüzde 15’ini oluşturarak 10 yıl üst üste ihracat liderliğini koruma başarısını sağlayan otomotiv sanayimizde üretilen her 100 aracın 75’i ihraç ediliyor. 2016’nın ilk yarısında ihracatımız geçen yıla göre adet bazında yüzde 14 arttı. Fabrikalarımızın yıl sonuna kadar üretim programları da büyük ölçüde kesinleşti. Kısa vadede olumsuz bir yansıma öngörmüyoruz. Yabancı ortaklarımız için ülkemizdeki yatırım ortamının bozulmayıp daha da iyileştirilmesi, iç pazarın sürdürülebilir gelişiminin sağlanması uzun vadede önem taşıyor. Hükümetimiz ile yakın temas içinde çalışmalarımıza devam ederek bu yönde Türkiye’nin geleceğine olan inancımızı vurguluyoruz.OYDER: 2015 sektör açısından bir rekorlar yılı olmuştu, gerek üretim, gerek ihracat, gerekse iç pazar açısından başarılı bir sınav vermiştik. 2016 yılı da bu düzlemde başladı ancak yaşanan bu gelişmenin yaratabileceği olası tahribatı henüz yorumlamak için erken. Avrupa da talebin artmasına paralel olarak üretim ve ihracatın bu yılı başarılı geçireceğini düşünmekteyiz. İç pazar ise iyi başladığı 2016 yılının son döneminde yaşanan olaylara bağlı olarak bir takım zorluk yaşayabilir ancak alınacak tedbirler ile etkisinin sınırlı olmasını ümit ediyoruz.
KURLARDAKİ HAREKET ZAM OLARAK YANSIR
Kurlardaki hareket önümüzdeki günlerde yeni zam dalgası yaratır mı? OSD: Kurlardaki hareketliliğin araç fiyatlarına yansıması malumunuzdur. Kurların kısa sürede stabilize olacağını beklemekteyiz. OYDER: Kurlardaki yukarı yönlü hareket hem ithal araçları hem de üretim ara mamül fiyatlarını etkilemek suretiyle direk fiyatlara yansımaktadır. Bu artışların yakın bir zamanda zam olarak yansıması muhtemeldir.
YABANCILAR BİZDEN VAZGEÇMEZ
Kredi derecelendirme kuruluşlarının not kırmaları yeni yatırımlar açısından negatif bir durum yaratır mı?OSD: Yaşadığımız bu olağanüstü sürece rağmen finansman enstrümanlarımız problemsiz çalışıyor. Uluslararası kredilendirme kuruluşları görüşlerinin kısa sürede olumlu yöne doğru değişeceğini düşünüyoruz.OYDER: Derecelendirme kuruluşlarının değerlendirmeleri yabancı yatırımcıların kararlarını etkilemektedir. Ancak Türkiye geçen yıl otomotiv üretiminde 17’ncilikten 15’inciliğe yükselmiş ve iç pazar olarak da büyük bir potansiyele sahip bir ülkedir. Bu yönü ile yabancı yatırımcılar bunu tamamen gözardı edemezler. Burada oluşabilecek negatif etkiyi alınacak tedbirler yoluyla aşabilecek güce sahibiz. Zaten Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek de bu yönde mesajlarını sürekli paylaşıyor.