Fenerbahçe ve Honda sayesinde seramik sanayicisi
Güncelleme Tarihi:
MUTLUHAN Holding’in kurucusu Hanefi Mutlu’nun ‘komilik’le’ başlayıp restoran işletmeciliğine, sonra da sanayiciliğe kadar uzanan başarı öyküsünde Fenerbahçe’nin ve Honda’nın çok önemli katkısı var.
GİRİŞİMCİLİKTE başarılı olmak için sosyal çevre ve doğru ortaklıklar çok önemli. Hanefi Mutlu’nun öyküsü de bunu kanıtlıyor. Hanifi Mutlu, önce kendi lokantasını açtı. Sonra Fenerbahçe Sosyal Tesisleri’ni işletti. Bu sırada camianın işadamları ile güzel bir iletişim
ELAZIĞ’DAN 6 YAŞINDA ÇIKTI
Elazığlıyız. Hanifi Bey, 1951 doğumlu ve 6 yaşında amcasıyla birlikte İstanbul’a gelmiş. 7 kardeşmiş. Dedemiz Elazığ’da durumu iyi bir tüccardı. O yüzden de aslında çocuklarının İstanbul’a getmisini istemiyormuş. Ama bir şekilde İstanbul kapısı açılıyor. Amcam, babamı okutma sözü veriyor. Babam hem okuyor hem çalışıyor. Ortaokulda komilik yaparmış. Liseyi bitirmiş ama üniversiteyi okuyamamış. 46 yaşındayken yeniden okuma aşkıyla üniversiteye başladı ve işletme bitirdi.
Babam çeşitli işlerde çalışıp para biriktirmiş. Sonra kendi restoranını açmış. 1976’da da Fenerbahçe Kulübü’nün Sosyal Tesislerinin işletmesini almış, 1983’e kadar işletmiş ve devretmiş. Ama bu dönemde Fenerbahçe camiasının çok değerli işadamları ile çok güzel bir sosyal çevresi olmuş.
1984’te de Belçika’dan Türkiye’ye Honda ithalatına başlamış. O dönemde de Türkiye’de Honda çok iyi biliniyor ve yok satıyor. Honda’dan önce bir süre BMW de getirip satmış ama sonra tamamen Honda’da karar kılmış. Halen Honda bayiliğimiz devam ediyor. Bir dönem Honda’ya o kadar yüksek talep oluyor ki sıralar oluşuyor. Otomatik vites ve uygun fiyata lüks otomobil konsepti olarak Türkiye’de çok tutuyor. Uzun süre satışlarımız ikiye katlanarak devam etmiş. Sermaye oluştukça önce inşaata girdik. Bodrum’da inşaatlar yapmaya başladık ki bu inşaat sürecinde de Fenerbahçe camiasının önemli katkısı oldu. Mesela rahmetli Güven Sazak ile bazı inşaat faaliyetleri oldu.
VE YÜKSEL SERAMİK KURULUYOR
Babam Hanefi Bey, 1996’da Sazak Ailesi (Gün ve Güven Sazak), Sert Ailesi (Mehmet Sert) ile ortak oldu ve her aile yüzde 33’er pay sahibi olarak Yüksel Seramik kuruldu. 1997’de de Söke’deki fabrikamızda yer ve duvar karosu üretimi başladı. Fabrika yıllık 3.5 milyon metrekare kapasite ile kurulmuştu. Strateji olarak da ihracata odaklıydı. Avrupa’ya, Körfez ülkelerine, ABD ve Kanada’ya kadar ihracat yapan bir marka olduk. Ancak iç pazar ihmal edildi. 2008’de ortaklar ıtarafından bazı kararlar alındı. Diğer ortaklarımız ‘fabrikayı ya satalım ya da devralmak isteyene devredelim’ dedi. Hanefi Bey de alma yönünde karar kıldı. 12 yıllık ortaklıktan sonra fabrikanın tamamını bütün hisseleri devraldık.
Kapasite üçe katlandı, iç pazar payı yükseldi
YÜKSEL Seramik Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Metin Mutlu, Yüksel Seramik’in tamamını devraldıktan sonra iİhracatı ihmal etmeden iç pazara da yöneldiklerini belirtiyor ve şu bilgileri aktarıyor: “Teknoloji yatırımları yaptık. Kapasite 3.5 milyon metrekareden 12 milyon metrekareye çıktı. 350 kişilik istihdamımız var. 2008’de cironun yüzde 80’i ihracattan geliyordu şu anda yarıyarıya denge sağlanmış durumda. 2013’te 30 milyon dolar ciro yaptık. Bu yıl ikiye katlamak istiyoruz. Çünkü yeni hatlar devreye giriyor. İhracatta ağırlık Körfez ülkeleri. Kuzey Afrika da çok iyi. THY nerede bir hat açıyorsa oraya mutlaka gidiyoruz. Tanzanya, Libya ve Almanya’da kendi showroom’larımız ve mağazalarımız var. Bunun dışında 52 ülkede ürünümüz satılıyor. İç pazarda her vilayete bir bayilik vererek büyüyoruz. 65 ilde bayilik vermiş durumdayız. Mutluhan Konut A.Ş.’de de inşaat faaliyetlerimiz şu anda 5 şantiyede devam ediyor. İnşaatta da büyümek istiyoruz.”