Felç oldu, kanser oldu ama en sonunda...

Sezen Aksu şarkısının üç sözü özetliyor aslında onun hayatını. Yine, yeni yeniden... Bedriye Hülya, her zaman sıfırdan, yeniden kurmaya hazır olduğu hayatı ile kadınlara ilham veren, mücadeleci, sözlüğünde ‘olmaz’ diye bir kelime olmayan, yaratıcı ve girişimci biri. Hayatına 3 kez yeniden başlayan bir kadın. Üstelik başarı öyküsü yalnızca kendisini ilgilendirmiyor. O kadınların da hayatını değiştiren, yalnızca Türkiye’de değil dünyada da ‘sosyal girişimci’ olarak örnek gösterilen bir kadın. 9 yıl önce kurulmasına öncülük ettiği ve çocuğu gibi büyüttüğü B-Fit Kadın Yaşam ve Spor merkezleri Adana’dan Trabzon’a Batman’dan Denizli’ye ulaştı. Verdiği bayiliklerle (franchise) B-Fit’ler 50 kentte 200’ün üzerinde girişimci kadına iş yarattı. 300 binden fazla kadına hizmet veriyor. 400’ün üzerinde kadın bu merkezlerde antrenörlük yapıyor.
Bu başarıyı yaratan Bedriye Hülya’nın hikayesi ise tüm kadınlara ve girişimcilere yol gösteriyor.

KAZA HAYATINI DEĞİŞTİRDİ

Bedriye Hülya babasının görevi nedeniyle Konya’da doğmuş, İzmir’de büyümüş. 3 çocuklu bir ailenin en büyük kızı. İzmir’de lisede okuduğu dönemde okul çıkışında yaşadığı bir kaza hayatını değiştirmiş. Tam bir yıl yataktan kalkamayan ve bir daha yürüyemeyeceği düşünülen, defalarca ameliyat olan Bedriye Hülya kişisel azmi, başta annesi ve ailesinin desteğiyle 3 yıl süren tedaviler sonucunda yürümeyi başarmış.
O bu yaşadıklarını anlatırken, ‘yaşandı geçti’ diyor. 16 yaşındayken başına gelen bu kazanın tüm izlerini hayatından çıkardığını anlatıyor.
Hayatın gerçekten de ne getireceği hiç belli değil. Bedriye Hülya o kazaya kadar Ege Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nde okumayı hayal ediyor. Hasta yatağından üniversite sınavlarına hazırlanıyor. Hayattaki en büyük artısı çok kitap okuması. Hülya çok yüksek bir puanla Psikoloji Bölümü’nü kazanmasına rağmen o bölüme gidemiyor. O dönemde 5’inci katta olan ve asansörü bulunmayan fakültede her gün basamakları çıkması imkansız görünüyor. Zemin kattaki İşletme Bölümü’ne geçiş yapıyor. Okulu bitirdiğinde hayatındaki her şey normale dönüyor. O dönemde hocası olan kişi ise daha sonra hayat arkadaşı oluyor. İstanbul’da kısa süren iş deneyimin ardından evlenip yeniden İzmir’e dönüyor. Oysa o dönemde herkes ondan ‘kariyer’ yapmasını bekliyor.

BODRUM’A YERLEŞTİ

Kocasının aldığı bir iş teklifiyle İzmir’de kurdukları hayatları değişiyor. Karı-koca Bodrum’a yerleşme kararı alıyorlar. Bedriye Hülya Bodrum’da kısa süren bir banka memurluğu denemesinden sonra turizm sektöründe çalışmaya sıfırdan başlıyor. İyi İngilizcesi sayesinde bulduğu işini çok seviyor. Eşiyle birlikte turizm sektöründe yatırım yapmaya karar veriyorlar. Bodrum’da ortak otel açıyorlar ancak işler iyi gitmesine gidiyor ama evlilikleri bu kez kazaya uğruyor. Boşanma kararı alıyorlar.
Bedriye Hülya 38 yaşındayken boşanıyorlar. O ‘Genç bir kızken en çok istediğim şey psikoloji okumaktı, o hayalimi gerçekleştirmeliyim’ diyerek Amerika’ya gidiyor.

COLUMBIA ÜNİVERSİTESİNE GİRDİ

Azimle çalışıyor. Columbia Üniversitesi’ne kabul ediliyor. Ancak o dönemde tüm parası okul masraflarına gidiyor. O yılları anlatırken ‘9 Dolarla bir haftayı geçirmek durumundaydım. Hem sağlıklı beslenmeyi hem de küçülmeyi o dönemde öğrendim’ diye anlatıyor.
New York’ta bulunduğu dönemde farklı spor konseptleriyle tanışıyor. Hesaplı, herkesin ulaşabileceği ortamda spor merkezi açma fikri kafasında şekillenmeye başlıyor. Üniversitenin son yıllarında küçük ticari denemeleri oluyor. 4 yıl sonra Türkiye’ye döndüğünde ise ne yapacağını çok iyi biliyor. ‘Yalnızca kadınlar için, hesaplı, kadın antrenörlerin olduğu bir spor merkezi’. Araştırmalar yaptırıyor, izinlerin alınması hazırlıkların tamamlanması tam 2 yılını alıyor.
İlk şubesini İzmir’de açıyor. Çünkü ‘İzmirliler beğenirse herkes beğenir’ diye düşünüyor. İzmir’de başlayan girişimleri kısa sürede yol alıyor. Ancak daha bu ilk şubenin açılmasından hemen sonra Bedriye Hülya kanser oluyor.
O zaman da yılmıyor. ‘Yalnızca bir gece çok ağladım. Neden ben diye… Ancak o gün ağladım ve bitti. Asla kötü bir şey olacağını düşünmedim. Yapacak çok işim vardı. 300 yıl yaşasam hep yapacak işim olur. Ruh halim hep budur’ diye anlatıyor.

Kanseri de yenen Bedriye Hülya tüm enerjisini işine verir. B-Fit’ler hızla büyür. Yalnızca Türkiye’de değil, dünyada da ilgi çeken bir girişim olur. Garanti Bankası tarafından 2014 yılının Sosyal Girişimcisi seçilen Bedriye Hülya yurtdışında da çok sayıda ödül aldı. ABD eski Başkan Yardımcısı Joe Biden’ın ‘örnek girişimci kadın’ olarak gösterdiği Bedriye Hülya dünyanın en büyük sosyal girişimci ağı ASHOKA’nın da üyesi.
B-Fit merkezleri Türkiye’de 50 kentte, 200’ün üzerinde b-fit ile, 300 binden fazla kadına hizmet veriyor.

Franchise bedeli 29 bin lira

B-Fit bugün 10 milyon dolar değerinde bir şirket. B-Fit yalnızca kadın franchiselarıyla büyüyor. Bir apartman dairesine B-Fit’e özel aletlerin kurulması ve antrenörlerle birlikte temelde 5 aletle yapılan hareketlerle sağlıklı yaşam hedefleniyor. Franchise bedeli aletlerle birlikte 29 bin TL

Yeni markası çocuklar için

Bedriye Hülya’nın 2015’teki yeni girişimi Mizupo. Çocuk Hareket Üssü. 18 ay- 12 yaş arası çocuklar için verimli zaman geçirecekleri merkezler kurmayı amaçlayan Bedriye Hülya, Muzipo’nun ilk şubelerini 2014 yılında açmaya başladı. Bodrum, İzmir, İstanbul, Antalya, Ankara ve İstanbul’da toplam 17 Muzipo açıldı. Doğumgünü ve özel gün etkinliklerinin de yapıldığı merkezlerde çocuklara hareket eğitimi veriliyor, çocuklarla zihin geliştirici oyunlar oynanıyor. Bedriye Hülya Muzipo markasını da B-Fit gibi büyütmeyi amaçlıyor.