Faturayı yüzde 50 düşürmek mümkün

Türkiye’nin enerji ihtiyacımızın yüzde 74’ünün ithal edildiğini belirten Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği (İZODER) Yönetim Kurulu Başkanı Levent Gökçe, “Türkiye’nin 2019 yılı enerji ithalatı 41 milyar dolarıın üzerinde. Enerjinin en fazla tüketildiği alanların başında binalar geliyor. Binalarda tüketilen enerjinin yaklaşık yüzde 80’i ise ısıtma-soğutma için harcanıyor. Isı yalıtımı uygulamasının bulunmadığı binalarda kullanılan enerjinin yaklaşık yarısı israf oluyor. Yeni inşa edilecek tüm binaların çatı, duvar, döşemelerinde Avrupa standartlarına uygun CE işaretli ürünlerle ısı yalıtımı yaptırır ve pencerelerinde kaplamalı yalıtım camı üniteleri kullanırsak ülkemizin toplam enerji faturasını yaklaşık yüzde 15 azaltmamız mümkün. Türkiye’de sadece binaların enerji verimli hale getirilmesiyle her yıl 9 milyar dolar tasarruf elde ederek ekonomimize önemli ölçüde katkıda bulunabiliriz” diyor.

NE KADAR KÂRLI?

Peki aile bütçesi için ne kadar tasarruf söz konusu? İstanbul’da bir ailenin ısınma için harcadığı yıllık doğal gaz miktarının yaklaşık 1000 metreküp olduğunu ve bunun bugünkü doğalgaz tarifesi ile 1.540 TL ila 1.750 TL arasında bir gider anlamına geldiğini belirten Gökçe, şunları söylüyor: “Isı yalıtımına yaptığımız yatırım ısıtma faturalarından yaklaşık yüzde 50 tasarruf sağlanıyor. Kaplamalı yalıtım camı üniteleri ve duvar, çatı gibi opak yüzeylerde alınan yalıtım tedbirleri ile soğutma için harcanan enerjiden yüzde 30 ila yüzde 40 oranında tasarruf sağlanıyor. Hem ilk yatırımda da yalıtım uygulamaları kendini 2 ila 5 sene içerisinde amorti ediyor.”

SEFERBERLİK ÇAĞRISI

Gökçe, İZODER olarak tüketicinin alım gücünü desteklemek amacıyla uzun süredir üzerinde çalıştıkları yalıtım kredisi kampanyasının hayata geçmesini beklediklerini dile getiriyor. Gökçe kampanyayı şöyle anlatıyor: “Vatandaşa yalıtım için uzun vadeli kredi desteğinin hayata geçmesini bekliyoruz. KDV iadesi içeren kampanyanın hayata geçirilerek ülkemizde ısı yalıtımı seferberliği başlatılması gerektiğine inanıyoruz. Bu kampanya ile her yıl 300 bin konutun mevcut mevzuatlara uygun olarak yalıtılacağı öngörülmekte, sağlanacak yıllık doğalgaz tasarrufunun 375 milyon metreküp olması bekleniyor. Tasarruf edilen bu doğalgazın ülkemize yıllık maliyeti ise yaklaşık 610 milyon TL seviyesinde. Yalıtım kampanyası çerçevesinde 300 bin hane için yılda yaklaşık 400 milyon TL tutarında KDV iadesi gerçekleştirilmesi planlanıyor. Dolayısıyla kampanya ile devletin her yıl 200 milyon TL/yıl olmak üzere, toplam 1.2 milyar TL’nin üzerinde kazancının olması bekleniyor. Ayrıca yalıtım uygulamalarıyla sağlanacak istihdamın yaklaşık 20 bin kişiye ulaşması hedefleniyor. Kampanya süresince elde edilebilecek toplam 3.6 milyar TL’nin üzerinde kazanç söz konusu.”

NE KADAR ÖDENECEK?

İZODER’in verdiği bilgilere göre yeni yapılan bir binada ısı yalıtımının maliyeti, toplam maliyetin yüzde 1 ila 3’ü kadar. 100 metrekarelik bir konutu olan vatandaşa yalıtım uygulamasının maliyeti, binanın özellikleri, dairenin cephe sayısı ve hangi ısı yalıtım levhasının uygulanacağı gibi unsurlara göre 7 bin-8 bin 500 TL arasında değişiyor. Orta büyüklükte bir apartman yapısında iskele kurulumu ile başlayan süreç hava koşullarında herhangi bir sorunla karşılaşılmazsa uygun sayıda ekiple 1 ay gibi bir sürede sonuçlanıyor.

VATANDAŞ NELERE DİKKAT ETMELİ?

Levent Gökçe halk arasında mantolama olarak da bilinen yalıtım işleminde dikkat edilmesi gereken husular şöyle sıraladı:

Yalıtım yaptırırken öncelikle ısı yalıtımı mevzuat ve yönetmeliklerine uygun doğru malzeme seçimi konuyla ilgili uzmanlarca yapılmalı. Dış cephe ısı yalıtım sistemleri; yapıştırıcı, sıva, ısı yalıtım levhası, son kat kaplama, dübel, sıva filesi ve yardımcı profillerden oluşmakta. Her bileşenin dış cephede kullanılmak üzere özel olarak üretilmiş olması ve bu bileşenlerin ayrıca birbiri ile uyumlu bir şekilde fonksiyonlarını yerine getirmeleri gerekli.

Uygulamaların bireysel çalışmalar yapan ustalara değil, kurumsal ve konusunda uzman yalıtım firmalarına yaptırılması gerekli. Tüzel kişilikler yerine gerçek kişilere yaptırılan uygulamalarda herhangi bir sorun meydana geldiğinde muhatap bulunamaması sıklıkla yaşanan sorunlardan. Bu ve benzeri sorunlarla karşılaşmamak adına bu kurumsal firmalar ile işin tüm detaylarını kapsayacak sözleşmeler yapılmalı.

Yanlış uygulamalar sonucu istenen tasarruf seviyelerine ulaşmak mümkün olmayabilir. Uygulayıcı firmaların ‘Mesleki Yeterlilik Sertifikası’ bulunan ustalarla çalışıp çalışmadıkları da sorgulanmalı. Ayrıca vatandaşlarımız, yaptıracakları uygulamalarda kullanılacak urunlerde CE belgesi talep etmeli. Son olarak İZODER’e üye kuruluşların denetime tabi tutularak alabildikleri İZODER Kalite Onay Sertifikası’na (İKOS) sahip ürünlerin kullanılması da isteyebilirler. Bu hususlara dikkat edildiğinde uygulama sorunu yaşama olasılığı en aza inecektir.