Güncelleme Tarihi:
ULUSLAR-ARASI Enerji Ajansı (IEA) İcra Direktörü Fatih Birol, bugün İstanbul’da başlayan 22. Dünya Petrol Kongresi (WPC) öncesinde dünya enerji gündemine dair önemli mesajlar verdi. En dikkat çekici gelişmenin Amerika’da yaşandığını dile getiren Birol, “Bugün itibariyle ABD dünyanın hem petrol, hem doğalgazda bir numaralı üreticisi haline geldi. Ve bu iki kaynak da dünyanın en stratejik yakıtları. Önümüzdeki yıllara baktığımız zaman ABD hem petrolde, hem doğalgazdaki liderliğini daha da perçinleyecek. Bunun hem ekonomi, hem de jeopolitikaya çok ciddi yansımaları olacak” dedi. Dengelerin bu şekilde değişmesi ise Türkiye’de vatandaşın cebine olumlu yansıyabilir. Bunun sebebini de Birol, şöyle anlatıyor: “Doğalgazda Amerika önümüzdeki 5 yılda en önemli doğalgaz ihracatçılarının arasında girecek. Yıllardan beri gelen Katar, Rusya gibi ülkelerin ligine girecek. Bu da üreticiler arasındaki rekabeti arttıracak. Herkes malını satmaya çalışacak, malını satmaya çalışırken de fiyatını kırmak zorunda kalacak. O bakımdan tüketicilerin lehine olacak bir durum. ABD’nin doğalgaz üretiminin artması bizim vatandaşın daha ucuz gaz kullanmasını sağlayacak. Ayrıca Avrupa’daki ülkelerin Rus gazına karşı ciddi bir alternatifi olmasını getirecek.”
ÖNCELİĞİMİZ NE OLMALI
22. Dünya Petrol Kongresi (WPC) kapsamında İstanbul’da bulunan Birol, gazetemizi ziyaret ederek Hürriyet Ekonomi Müdürü Sefer Levent ile bir araya geldi, sorularımızı yanıtladı. “Türkiye’nin enerji stratejisini nasıl değerlendiriyorsunuz” sorumuza karşılık Birol, Türkiye için iki konunun çok önemli olduğunu söyleyerek, şöyle konuştu: “Ülkemiz dünyanın en sıcak bölgelerinden bir tanesinde. Komşularımızdaki siyasi gelişmeler bizi direkt olarak etkiliyor, ekonomimizi dış politikamızı günlük hayatımızı çok ciddi etkiliyor. Enerji güvenliğinin Türkiye’nin bir numaralı önceliği olması gerektiğini düşünüyorum. Enerji güvenliği deyince de dikkatimi çeken konulardan biri doğalgaz konusu. Gazın çok büyük bölümünü tek bir ülkeden ithal ediyoruz. Bu ülke herhangi bir ülke olabilir ama şu an itibarıyla ticari partnerimiz belli bir ülke var: Rusya. Rusya dünyanın en önemli enerji ülkelerinden biri ama herhangi bir ülkeye bu kadar bağımlı olmak bence dikkat edilmesi gereken bir konu. O bakımdan doğalgazda iki tane önemli konu var: Bir tanesi doğalgaza olan bağımlılığı azaltmak. İkincisi doğalgazı aldığımız ülkeleri çeşitlendirmek. Bu konuda da önemli adımlar atılıyor. FSRU (yüzer LNG depolama ve yeniden gazlaştırma terminali) ve doğalgaz depolama tesislerinin yapılması son derece olumlu gelişmeler. Piyasada çok fazla doğalgaz var şu anda ama Katar ve çevresindeki ülkelerde yaşanan gelişmeler doğalgazda da güvenliğin hafife alınmaması gerektiğini gösteriyor. Enerji arzında hem petrol, hem doğalgaza dikkat edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Hem petrolde, hem doğalgazda çok ciddi bir sorun yok ama yağmurlu günler de gelebilir. O bakımdan Türkiye’nin enerji stratejisinin en önemli önceliği bu olmalı.
İKLİM MÜCADELESİNDE UMUTLUYUM
ABD Başkanı Donald Trump’ın iklim anlaşmasından çıkacaklarını açıklamasına yönelik ise Birol, şöyle konuştu: “ABD’nin Paris’ten çıkma kararı çok önemli bir değişiklik, başka ülkeler takip edebilir mi? Edebilir. Ama ben her hâlükârda temellere baktığımız zaman iklim değişikliğine karşı mücadelede umutluyum. Şu anda önüne geçilemeyecek bir trend var. Dipten gelen bir dalga var. Yenilenebilir enerji fiyatları çok ciddi şekilde düşüyor. Bunun da esas itici gücü insanların daha az enerji ile aynı işi yapıp parayı cebinde tutması. Sadece yenilenebilir enerjide ve enerji verimliliğindeki yatırımlardaki maliyetlerin kârlı hale gelmesi bile en az siyasi kararlar kadar önemli. Dünyada özellikle Çin ve Hindistan bunun başını çekiyor. Gelişmeler hepimizi etkileyecek.”
YENİLENEBİLİR İŞTAHI YENİDEN KABARDI
TÜRKİYE’nin ikinci önceliğinin ise yenilenebilir enerjinin büyümesini sağlamak olduğunu kaydeden Birol, “Dünyada bizim kadar yenilenebilir enerji potansiyeli olan ülke sayısı çok az. Hem güneş hem rüzgâr, hem jeotermal, bu konuda iştahın yeniden kabardığını görüyorum. Bu da beni çok sevindiriyor. Maliyetlerin dünya çapında düştüğü bir zamana denk geliyor. Yenilenebilir kaynaklardan mümkün olduğu kadar faydalanmanın, enerji arz güvenliğini olumlu etkileyeceğini düşünüyorum. Zaten ciddi hidrolik kaynaklarımız var. Bunun üzerine güneş ve rüzgardan, jeotermalle birlikte katkı sağlarsak, bu potansiyeli ciddi büyüme rakamlarına çevirirsek, çok önemli olacaktır” dedi.
ENERJİDE İKİ BÜYÜK DEVRİM
ENERJİDE iki büyük teknoloji devrimi yaşandığını, birinin kaya gazı, diğerinin elektrikli arabalar olduğunu söyleyen Birol, “Mesele petrolün keşfi değil, teknolojinin keşfi oldu. Önümüzdeki yıllarda elektrikli arabalarda da bir sürpriz olabilir. Artık tüm yatırımcıların kendini teknolojik gelişmelere bakarak konumlandırması lazım” dedi. Dünyada bugün 2 milyon elektrikli araç olduğunu belirten Birol, “2 milyon araba hala dünyadaki toplam arabaların yüzde 0.2’si, yüzde 1’i bile değil. Ama büyüme oranı da hızlı şekilde artıyor” dedi.