Fabrika 8 ay dolu dünya markaları sırada

Güncelleme Tarihi:

Fabrika 8 ay dolu dünya markaları sırada
Oluşturulma Tarihi: Ocak 16, 2023 07:00

Damat fabrikasında üretimin yüzde 50’si grup markaları, kalan yüzde 50’si ise dünyanın en iyi 3-5 erkek giyim markası için yapılıyor. Dev markaların ek kapasite almak için sırada olduğunu söyleyen Orka Grup Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Orakçıoğlu, ‘‘Talebe yetişemiyoruz. 150 milyon TL’lik yeni yatırım kararı aldık. Günde 1700 takım elbise, 11 bin gömlek üreteceğiz’’ diyor.

Haberin Devamı

Damat, Tween, D’S Damat markalarını bünyesinde barındıran Orka Grup’un patronu Süleyman Orakçıoğlu, iş dünyasının en pozitif isimlerinden. Hatta bu özelliği nedeniyle zaman zaman dostları tarafından eleştirildiğini de söylüyor. 2023’e dair beklentilerinin yüksek olduğunu ifade eden Orakçıoğlu, ‘‘Fabrikamız önümüzdeki sekiz ay boyunca tam kapasite dolu. Talebe yetişmek için kapasiteyi yüzde 45 artırma, ayrıca bir de gömlek fabrikası kurma kararı aldık’’ diyor. Orakçıoğlu’na göre dünya çapında talepteki artışın en önemli sebebi ise ‘eşofman travması’.

2022’yi nasıl kapattınız?

Hareketli ve güzel bir yıl geçirdik. Bu hareketliliğin en büyük nedenlerinden biri yurtdışı açılımlarımız oldu. Üretimin çok değerli olduğu bir yıl yaşadık. 2005 ve 2015 arasında yaptığımız fabrika yatırımlarımız üretim kalitesi olarak dünya standartlarının üzerinde. Bu da bize bir güç verdi. Cirosal olarak baktığımızda ise bence karşılaştırma için 2019’u baz almak lazım. Biz 2019’a göre yaklaşık yüzde 300’ün üzerinde bir artış sağladık. Dolar bazında da 2019’un yüzde 10 üzerindeyiz. Kârlılığımız da arttı.

FOSİL YAKITLA TACA ÇIKARSIN

Nasıl artırdınız satışı, ihracatı?

Avrupa Birliği’nin önem verdiği iki şey var. Biri dijitalleşme, diğeri sürdürülebilirlik. “Sen bunu üretiyorsun ama nasıl üretiyorsun, hangi enerji kaynaklarını kullanıyorsun?” diye soruyorlar. Fosil yakıt kullanıyorsanız, tamamen taca çıkıyorsunuz. Biz bu iki konuda da iddialıyız. Dijitalleşme konusunda kendi içimizde kurguladığımız altyapıya büyük yatırım yaptık. Bu yatırımları yaparken tabii ki daha az kaynak kullanımı, daha az su kullanımı, daha az enerji kullanımını gözettik. Fabrikamızın çatısındaki güneş enerjisi panelleri bir ay önce faaliyete geçti. Tam randımanlı çalıştığında enerji ihtiyacımızın yüzde 80’ini buradan karşılayacağız. Üç yıl içinde de yatırım kendini amorti edecek. Şu anda fabrikada üretiminin yüzde 50’si bize, kalan yüzde 50’si de dünyanın en iyi 3-5 erkek giyim markasına üretim yapıyor. Projeksiyona baktığımız zaman şu an sekiz aylık kontenjanımız dolu. Ve burada katma değeri yüksek bir ihracattan söz ediyoruz.

Ne kadar yüksek bir rakamdan söz ediyorsunuz?

Türkiye’de tüm sektörler bazında ihracatta kilogram fiyat 1.40 dolarsa, hazır giyimde de bu rakam 15-20 dolar arasında değişir. Bizim ise Damat olarak bir markamızda bu rakam 60 dolar, bir markamızda 80 dolar. Ki İtalya’nın hazır giyimdeki kilogram başına ihracat rakamı 40 dolar.

SEÇİM ÖNCESİ TAKIM ELBİSE SATIŞI ARTAR

2023’e dair beklentileriniz nasıl?

Zaten mayısa kadar bir seçim ekonomisi var. Mayıstan sonra da turizm ekonomisi devreye giriyor. Bizim Körfez’den sabah gelip akşam dönen müşterilerimiz bile var. O yüzden enseyi karartmaya gerek yok.

Sizde yabancıya satış yüzde kaçlarda?

Yaz döneminde bu rakamlar belli bölgelerde yüzde 50’lerin üzerine çıkıyor. Ama şu anda yüzde 30’lar civarında. Mağazaya giriyorsun, bir yanında Hollandalı müşteri, bir yanında İspanyol müşteri, kendimizi iyi hissediyoruz.

Seçim ekonomisi takım elbise satışlarına yansıyor mu?

Takvim yaklaştıkça mutlaka etkisi oluyor. Aday adayları bu dönemde takım elbiselerini yeniliyorlar. Çünkü aday adaylarının her şeyden önce görünümlerine dikkat etmeleri lazım. Erkek giyimi markaları burada bir hareket yaşar.

Dünyada 2023’e dair karamsar beklentiler de var…

Bazen arkadaşlarım iyimserliğim konusunda beni eleştiriyorlar ama ben gerçekleri söylüyorum. Ülkemiz için de firmam için de gerçekleri söylüyorum. Tamam sektör olarak Avrupa Birliği’ne çok bağlıyız. Ama biz grup olarak AB’ye bağımlı değiliz. Rusya’yla olan bu bilek güreşi de bir yerde bitecek diye düşünüyorum. Diğer yandan bu bize avantaj da sağlıyor. Rusya’dan, Ukrayna’dan alışverişe Milano’ya Paris’e gitmeye alışkın bir kitle vardı. Şimdi bunların birçoğu bize geliyor. İç piyasada tabii ki belli dönemlerde inişler çıkışlar oluyor ama moral bozmamak lazım. 2022’de büyüme performansımız yüzde 75 oldu. 2023 için de yüzde 80’lik bir büyüme hedefi koyduk. Grup cirosunu da 130 milyon dolar olarak düşünüyoruz.

Haberin Devamı

DÜNYANIN TOP 5’İ FİYAT DAHİ SORMUYOR

Haberin Devamı

Fabrika sekiz ay dolu dediniz. Yeni yatırım olacak mı?

Eğer hızlı moda firmaları için üretim yapıyorsanız, firma fiyat tutturamıyorsa hemen kaçıyor; Kuzey Afrika’ya gidiyor, başka ülkelere gidiyor. Ama eğer kalite anlamında dünya standartlarının çok üzerinde bir sistemi oturttuysanız o müşteri kesinlikle sizden başka yere gidemiyor. Şu anda dünyanın ‘top 5’ markası daha fazla kapasite için peşimizde. Üstelik fiyat da hiç konuşulmuyor. Ama kapasite yetmiyor. Onun için üçüncü fabrika yatırımını gündeme aldık. Mevcut fabrikamızda da kapasite artıracağız. Altıncı aya kadar mevcut kapasite yüzde 45 artacak. Günlük takım elbise üretimi 1600-1700’e çıkacak. Yeni fabrikayla da gömlek üretiminde günlük 5 bin olan kapasite, 11 bine yükselecek. Toplamda 150 milyon TL’lik bir yatırım planımız var. Bu yatırımlarla ihracatımız da otomatikman 75 milyon dolara çıkacak.

Haberin Devamı

BU YIL İNGİLTERE VE FRANSA’YA GİRİYORUZ

Damat markasının şu anda yurtdışında ulaşılabilirliği nasıl?

Global pazarlarda etkinliğimizi giderek artırıyoruz. Sürekli hareket halindeyiz. İtalya’da hızlı büyüyoruz. Hatta Bolonya’da çok güzel bir mağaza kiraladık. Ekip şu anda dekorasyonu için orada. Yeni yılda dünyanın birçok yerinde büyümemiz devam edecek. İspanya ve Polonya bizim için önemli. Afrika’da ve Orta Asya’da olmadığımız ülke yok. Fransa ve İngiltere’ye giriyoruz. Güney Amerika da girmeyi planladığımız pazarlardan. 2023, Cumhuriyet’in 100’üncü yılı. Bizim için ayrı bir sorumluluk. Global coğrafyada markalarımızın bayrağını daha fazla ülkede gösterme sorumluluğumuz olduğunu düşünüyoruz. 

Haberin Devamı

Fabrika 8 ay dolu dünya markaları sırada

ARTIK AVATARIMIZA DA KIYAFET ALACAĞIZ

Siz sadece fiziksel dünyaya yatırım yapmıyorsunuz, farklı evrenlere de açıldınız değil mi?

Yeni dünyada sadece kendiniz için bir koleksiyon almanız yeterli değil. Aynı zamanda avatarınıza da bir koleksiyon almanız lazım. Biz Metaverse’te bunu yapabilmeniz için bir mağaza açtık. Onunla da yetinmedik, ‘multiverse’e geçtik. Evrenler arası geçişte, başka bir boyutta çok iyi işler yaptık. Hatta bu alanda start-up firmalarına da yatırım yapıyoruz. Son olarak stil danışmanlığı yapan bir start-up firmasına da yatırım yaptık.

TENİS VE KAYAK VAZGEÇİLMEZİM

İş dışında neler yapıyorsunuz, hobileriniz var mı?

Hobilerime vakit ayıran biriyim. Tenis oynuyorum, kayak yapıyorum. Spor, egzersiz her zaman hayatımda. Arkadaş gruplarıyla seyahat etmeyi severim. Benim için yaz önemli. İlkbaharın coşkusunu, yazın rahatlığını seviyorum ben. Sempozyumlarda konuşmacı olmayı, mentörlük yapmayı da çok önemsiyorum. 20 yıldır Mimar Sinan Üniversitesi’nde ‘Marka Yönetimi’ dersi, İspanya ve İtalya’nın bende yeri ayrı. Orada şirketler ve mağazalar olduğu için, o ülkenin vatandaşı gibi rahat hareket edip, hayatın içinde olabiliyoruz. Turist gibi hissetmiyoruz.

Haberin Devamı

Fabrika 8 ay dolu dünya markaları sırada

LACİVERT CEKET BEYAZ GÖMLEK

Bir erkeğin şık olmak ve modaya uyum sağlamak için gardırobunda mutlaka olması gerekenler neler?

Bence bir erkeğin dolabının olmazsa olmazları, bir lacivert ceket ve bir beyaz gömlektir. Bir de bunun altına klasik bir jean de her zaman kurtarıcıdır. Bu benim de çok sevdiğim bir tarz. Ve her zaman dolapta bulunması gereken parçalar. Ama sezon trendlerine baktığımız zaman, ‘sıcak renkler, soğuk tonlar’ diyorum. Yani kan kırmızı değil de o kırmızıyı biraz daha pastel haline getiren tonlardan bahsediyorum. Bu yıl biraz daha topraklar, tarçınlar, hardalar, yeşiller ön planda. Biraz da kalıplar rahatlıyor. Basen bölgesi de rahatlıyor.

EŞOFMAN TRAVMASI

Peki 2022’de sektör de büyüdü mü? Erkek giyim sektöründe nasıl bir tablo vardı bu sene?

Yılın ilk 10 ayı bayağı yoğun geçti. Ama son zamanlarda örmede biraz sorun var. Biz sektörü ikiye ayırıyoruz; dokuma ve örme. Bu aralar örmede bir talep azlığı var. Çünkü insanlar pandemide casual (gündelik) giyimden bıktı. “Eşofmanı çekeyim, tişörtümü, sweatshirt’ümü çekeyim, rahat edeyim” dediler. Ama bu zamanla insanlarda herhalde görsel bir travma yarattı. Şu anda insanlar daha şık görünmek istiyor. Daha fazla gezmek, iyi görünmek ve enerjisini yükseltmek istiyor. İşleri en çok etkileyen parametrelerden biri de turizm. Yani biz hep ihracatı konuşuyoruz ama ben inanıyorum ki ülkemizde özellikle belli şehirlerde turistlerin yaptığı alışveriş, 10 milyar doların üzerine çıkmış durumda.

‘MR SÜLEYMAN NİYE UĞRAŞIYORSUN’

Uzun bir marka yolculuğundan söz ediyoruz. Önemli eşikler vardır mutlaka… İlk aklınıza gelen neler var?

Bundan yaklaşık olarak 15 yıl önce global bir marka olarak adımızdan daha fazla söz ettirelim diye bir karar aldık. Bunun için de ‘dünyanın en iyi tasarımcılarıyla çalışalım’ dedik. Prada’yı Prada yapan ikiliye David Bradshaw ve John Kennedy’ye ulaşalım, onlardan danışmanlık alalım diye düşündük. Randevumuzu aldık. Tabii snob İngilizlerle karşı karşıyayız. Londra’da Park Lane Otel’in lobisinde oturuyoruz. John ukala bir tavırla bana dedi ki, ‘‘Mister Süleyman, bir İtalyan bir Fransız neden bir Türk markasından ürün alsın ki? Senin ne zorun var? Zaten para kazanıyorsun. Niye ‘marka olacağım’ diye uğraşıyorsun?’’

Fabrika 8 ay dolu dünya markaları sırada

DOĞALCIYIZ PETROL TÜREVLERİNDEN HOŞLANMIYORUZ

Erkek giyiminde trend nereye gidiyor?

Trend fonksiyonel ürünler. Diyelim sabah bir toplantınız var ve oraya son derece şık bir şekilde gitmeniz gerekiyor. Toplantıdan çıktığınızda sahilde bir kafede kahve içeceksiniz. Kravatı ve ceketi çıkarıp, kıyafet değiştirmeden rahatça kahvenizi içiyorsunuz. Oradan ofise geçip günü bitirdiniz, eğer yanınızda bir tişört varsa, akşam iş çıkışı spora da takım elbisenin altındaki ipli pantolonla devam edebilirsiniz. Diğer yandan dünyada trend tamamen geri dönüşümlü, çevreye duyarlı ürünlere gidiyor. Biz doğal elyafları kullanmayı seven bir grubuz. Petrol türevleriyle yapılan ürünlerle işimiz yok. Hoşlanmıyoruz.

Fabrika 8 ay dolu dünya markaları sırada

GLOBAL ARENAYA ‘KISPETLİ’ GİRİŞ

Sonra ikna edebildiniz mi Prada ekibini birlikte çalışmaya?

2-3 görüşme sonra ikna ettik. Bize koleksiyon hazırlayacaklar. İki ay geçti, üç ay geçti, ses yok. Ortada hiçbir şey yok. Bu arada çok da ciddi para veriyoruz. Osman’a (Arar) diyorum ki, “Bu işleri sen sardın başımıza”. “Yok abi dur bekleyelim” diyor. Baktım bir gün Osman elinde bir kıspetle geldi. “Bu ne” dedim. “Abi geleneksel kıspeti renove etmişler” dedi. Peki dedik, gittik Floransa’da önemli bir fuarda stanta kıspetimizi astık. Japonlar standın önünde sıra oldu. Geri geldik, bu kez David dedi ki “Londra’dan moda basını getireceğim. İçimden diyorum ki, “Tamam getir ama ortada bir şey yok”. Sonuçta dünya modasına yön veren 12 gazeteci İstanbul’a geldi. Bir baktım, otelin bahçesine bildiğin Kırkpınar çadırı kurulmuş, iki güreşçi şov yapıyor. Üzerinden bir ay geçti, bir baktım The Guardian’dayız; tam orta sayfada bir resim açılmış, bir sürü pehlivan, yanda da bizim manken duruyor, üzerinde deri pantolon ve trikoyla. Başlık da “Tween is coming”- Tween geliyor. Yani Avrupa’ya kıspetle orijinal bir giriş yaptık. Normal bir pantolon, gömlekle o etkiyi yaratamazdık. Modanın profesyonelleri bizi konuşmaya başladı.

İLKOKULDA DÜKKÂN KAPISINDA GÖMLEK SATARDIK

Mesleğe ne zaman başladınız?

Biz işi 1986’da kurduk. Ama tabii çalışmaya başlamam ilkokul yıllarına dayanıyor. Elazığ’da dayımların mağazaları vardı. Biz okuldan sonra soluğu orada alır, önlüğümüzü çıkarıp, satılmayan gömlekleri kapının önünde satardık. Ben bu işin tozunu yutmadan da hiç kimsenin başarılı olacağını düşünmüyorum. Müşteriye nasıl dokunman gerektiğini çocuk yaşta öğreniyorsun. Çünkü satış yapmak aslında bir psikoloji.

Fabrika 8 ay dolu dünya markaları sırada

SÜLEYMAN ORAKÇIOĞLU KİMDİR

Elazığ doğumlu olan Süleyman Orakçıoğlu, Atatürk Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun olduktan sonra 1986 yılında kardeşi Haldun Orakçıoğlu’yla birlikte ORKA Tekstil’i kurdu. Damat, Tween ve D’s markalarının kurucusu olan Orakçıoğlu, ORKA Holding Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yapıyor. Ernst & Young’ın 37 ülkede düzenlediği “Dünya’da Yılın Girişimcisi” yarışmasının 2004 yılı Türkiye birincisi seçilen Orakçıoğlu, sivil toplum kuruluşlarında da aktif olarak çalışıyor. Orakçıoğlu, iki dönem Türkiye Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri Başkanlar Kurulu Başkanı olarak da görev yaptı.

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!