Güncelleme Tarihi:
SETBİR Başkanı Tarık Tezel ve yönetim kurulu üyelerince sunulan raporda, en önemli sorunlardan birinin de bilgi kirliliği olduğu ifade edildi. Raporda şu saptamalara yer verildi: “Alanlarında uzman olmayan kişiler, basın yayın organları aracılığıyla ürünler hakkında bilgi kirliliği yaratmakta, tüketicileri yanlış yönlendirmekte, insanlarımızı tükettikleri ürünlerle sorunlu hale getirmekte, tüketicinin yeterli ve dengeli beslenme hakkını elinden almaktadır. Bir yandan yasalar ile belirlenmiş üretim şartlarını çarpıtarak, ticareti saptırıcı etki yaratan, kayıt dışılığı teşvik eden, bir yandan da insan sağlığı ile oynayan bu kişilere karşı önlem alınması her açıdan zorunlu hale gelmiştir.”
Raporda yer alan öneriler arasında, çiğ sütün Et ve Süt Kurumu (ESK) tarafından değerlendirilmesi de yer aldı. Çiğ sütün bol olduğu zamanlarda ESK’nın fazla sütü alması istenen raporda, “Bu süt tozuna veya tereyağına çevrilir ve depolanır. Temmuz ayından itibaren süt arzının düşmeye başlamasıyla, depolanmış olan süt tozu ve tereyağı, piyasaya sürülerek fiyatların dengede kalmasını sağlanır” denildi.
ÇİĞ SÜT BAŞLADI
Lop et ithalatına da, raporda ayrı bir bölüm ayrıldı. İşlenmiş et ithalatının, et üreticileri ve besi işletmelerinin ümitlerini kırdığı belirtilen raporda işletmelerin sektörden çıkma eğilimine girdiği, atıl yatırımların oluştuğu, istihdamın düştüğü ve her geçen gün et sektörünün ithalata bağımlılığının artması gibi verimsizlik ve israf sonuçlarının oluştuğu” vurgulandı.
Çiğ süt arzına olanak veren tebliğin de sıkıntılı olduğu belirtilen raporda, “Tebliğ, salgın hastalık riski ve toplum sağlığını tehdit edecek hijyen riskleri ile Türk Gıda Kodeksi’ne aykırılık gösterirken, haksız rekabete de neden olacaktır. Nitekim endişe ile gözlemliyoruz ki 1 Ocak 2018’de yürürlüğe girecek tebliğe rağmen sahada uygulama başlamıştır” ifadelerine yer verildi.