Et ve süt üreticilerine Ziraat Bankası'ndan destek
Güncelleme Tarihi:
ANKA
Oluşturulma Tarihi: Mart 25, 2009 15:24
Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği (SETBİR), Ziraat Bankası ile işbirliği yaparak tarımsal üreticilerin finansal ihtiyaçlarını daha uygun maliyetle karşılamayı amaçlayan bir protokol imzaladı.
Ziraat Bankası’nı finans alanında "Türkiye’nin ağası" olarak tanıtan SETBİR Başkanı Erdal Bahçıvan, “Ağanın eli tutulmaz” diyerek işbirliğinin sektörün gelişimi adına önemli bir katkı sağlayacağını söyledi.
Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar ise benzeri işbirliklerini ticaret ve sanayi odaları ile de yaptıklarını hatırlatarak bu işbirliği ile SETBİR üyeleri yanı sıra 200 binin üzerinde üreticiye ulaşmayı hedeflerini vurguladı.
Çağlar, SETBİR üyelerine limit olmaksızın mevcut faiz taban puanının yüzde 5-15 altında kredi fırsatı sağlayacaklarını gayri nakdi kredilerde ise komisyon oranında 1 puanlık indirim sağlayacaklarını belirtti.
Protokolün imza töreninde konuşan SETBİR Başkanı Erdal Bahçıvan, Türk tarımının en büyük sorununun verimsizlik olduğunu hatırlatarak fiyatların dünya standartlarının üzerinde olmasının çiftçiyi mutsuz ettiğini söyledi. Ayrıca hammadde, fiyat ve kalite sorununun çözülmesini de isteyen Bahçıvan, Ziraat Bankası ile yaptıkları işbirliği protokolü ile sektörlerine büyük anlamda katkı sağlanacağını kaydetti.
SÖZLEŞMELİ ÇİFTÇİ DÖNEMİ
Bahçıvan, 80’in üzerinde SETBİR üyesi bulunduğunu hatırlatarak, “Bu protokolde önümüzdeki dönemde sözleşmeli çiftçi ayağının da oluşmasını ve kredilendirilerek dolaylı olarak kayıt dışının da önüne geçilmesini istiyoruz. Biz Ziraat Bankası ile işbirliğimize kısa dönemli değil uzun dönemli bakıyoruz. 1-2 yıl sonra bu protokolün etkilerini daha iyi anlayacağız. Tarım ve hayvancılığın üretim modelleri ve gelişimi ileride daha iyi olacak” diye konuştu.
“Ziraat Bankası finans alanında Türkiye’nin ağası. Ağanın eli tutulmaz” diyen Bahçıvan, bankanın SETBİR’e sağlayacağı destekle derneklerine üye olabilecek nitelikte sanayicilerin gelişmesini ve sektörlerine katkı sağlamasını öngördüklerini belirtti ve şöyle devam etti:
“Tarım ve hayvancılık sektörünü ekonomimiz, ülkemiz için kaynak yaratan katma değer üreten bir sektör yapmak için tarımsal sanayimizin gelişmesine ağırlık verdik. Türkiye bugün et ve süt sektörlerinde 10 milyar dolarlık bir pazardır. Biz büyük kitlelerin üreticisi, sanayicisi, taşıyıcısı, yemcisiyiz, yani büyük bir kitlenin ekmek yediği, istihdama çok önemli katkıları olan bir sektörüz. Ve biz hedefimizi 25 milyar dolar büyüklüğe erişecek, bunun yüzde 10’unu ihraç edecek büyüklüğe ulaşabilecek bir büyüme yakalamak üzerine oturttuk. Bunun için çiftçiliğin iktisadi bir faaliyet olduğunun kavranması ve sanayiyle entegre bir yapıya kavuşturulması gerektiğini savunuyoruz”
TÜKETİCİ TALEBİNDE YÜZDE 15 DÜŞÜŞ VAR
Yaşanmakta olan global krize de değinen Bahçıvan, tüketici taleplerinde yüzde 10-15 daralma olduğunun altını çizerek, “Ancak tarım ve tarımsal sanayi sektörünün emekçileri olan bizler bu krizde çok daha fazla alın teri dökmek zorundayız. Çünkü bizim en büyük sermayemiz toprağımız, hayvanlarımız. Biz ineklerimize ‘Aman kriz var, daha az süt üretin ya da yarım zamanlı çalışın’ diyemeyiz. Üstelik en derin krizlerde dahi gıda gibi temel ihtiyaçlarımızdan tamamen vazgeçilmesi mümkün değildir. Bu nedenle kaybedecek daha fazla vaktimiz, umutsuzluğa ya da rehavete kapılma lüksümüz yoktur” diye konuştu.
AVRUPA’DA 20 YILI BULAN DESTEKLER VAR
Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar ise tarımsal sanayiciye sağlam, istikrarlı ve belirli bir kalitede girdi sağlamak istediklerinin altını çizerek, bu işbirliği anlaşmasının, SETBİR üyelerinin ötesinde, 200 bin üreticiye ulaşacağını söyledi.
Türk tarımının en önemli sorununun ölçek ekonomisinin yakalanamaması olduğunu kaydeden Çağlar, 2004 yılında bu nedenle Tarımsal Orta Boy İşletme (TOBİ) kavramını geliştirerek, tarımın orta ve büyük işletmelere yönlendirilmesi çabası içine girdiklerini hatırlattı. Çağlar, TOBİ kavramının, SETBİR'le gerçekleştirilen bu işbirliğinin de temelini oluşturduğuna işaret ederek "Bugün sadece milyonlarca çiftçiye küçük miktarlarda krediler vermenin yanı sıra, bu çiftçilerin orta büyüklükte ve büyük işletmeler haline getirilmesi, ama daha önemlisi tarımsal sanayimize sağlam, istikrarlı, belli kalitede bir girdi temin edilmesini sağlamayı hedefliyoruz" diye konuştu.
Son dönemlerde 5 yıl olan kredi vadesinin 7 yıla çıktığını, Avrupa’da ise 20 yılı bulan desteklerin olduğunu hatırlatan Çağlar, SETBİR üyelerine ihtiyaçları çerçevesinde finansal kaynak sağlayacaklarını söyledi. Destekte alt ve üst sınır olmayacağını, firmaların kredibilitelerine göre faizde, vadede, geri ödemede çeşitli avantajlar sağlayacaklarını vurgulayan Çağlar, “50’den fazla kaynak paketi oluşturduk. Ancak genel hatlarıyla SETBİR üyelerine mevcut faiz tabanının yüzde 5-15 altında faiz oranları uygulayabileceğiz. Tarımsal bankacılık komisyon ücretlerinde ise cari komisyon oranından bir puan indirim uygulaması gerçekleştireceğiz” diye konuştu.
BİREYSEL VE KOBİ KREDİLERİNDE İVMELENME VAR
Toplantıda basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Çağlar, “Şimdiye kadar, tarımın ilk halkasını finanse ediyorduk, sanayi boyutunu çok finanse etmiyorduk. Bu işbirliğini, Ziraat Bankasının bir üst segmente açılımı olarak da düşünmek gerekir” dedi.
Ziraat’in kredi portföyü hakkında bilgi veren Çağlar, kredilerinin yüzde 50'sini bireysel, yüzde 25'ini tarımsal, yüzde 25'ini KOBİ'lere yönelik ticari kredilere ayırdıklarını, son dönemde bireysel ve KOBİ kredilerinde önemli bir ivmelenme yaşadıklarını söyledi.
Çağlar, kredi koşullarını değerlendirirken "İşletmeler belli bir vadeyle süt alıyor. Biz şunu diyeceğiz, 'Ben sizin adınıza bugün üreticiye vereyim, siz de bu üreticiden alım garantisini verin" diye konuştu. Tarımsal kredilerin geri ödemesine ilişkin bir soru üzerine Çağlar, sektörde kredilerin geri dönmeme oranının yüzde 4'lere geldiğini belirterek, "Ziraat Bankasında tarım kredilerinin geri dönmeme oranı yüzde 2,2 düzeyinde bulunuyor” dedi.
Can Akın Çağlar, bankanın toplam kredi hacminin 30 milyar TL düzeyine çıktığını ve kredilerini 2009 yılında yüzde 13 oranında artırmayı hedeflediklerini söyledi.
Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar ise benzeri işbirliklerini ticaret ve sanayi odaları ile de yaptıklarını hatırlatarak bu işbirliği ile SETBİR üyeleri yanı sıra 200 binin üzerinde üreticiye ulaşmayı hedeflerini vurguladı.
Çağlar, SETBİR üyelerine limit olmaksızın mevcut faiz taban puanının yüzde 5-15 altında kredi fırsatı sağlayacaklarını gayri nakdi kredilerde ise komisyon oranında 1 puanlık indirim sağlayacaklarını belirtti.
Protokolün imza töreninde konuşan SETBİR Başkanı Erdal Bahçıvan, Türk tarımının en büyük sorununun verimsizlik olduğunu hatırlatarak fiyatların dünya standartlarının üzerinde olmasının çiftçiyi mutsuz ettiğini söyledi. Ayrıca hammadde, fiyat ve kalite sorununun çözülmesini de isteyen Bahçıvan, Ziraat Bankası ile yaptıkları işbirliği protokolü ile sektörlerine büyük anlamda katkı sağlanacağını kaydetti.
SÖZLEŞMELİ ÇİFTÇİ DÖNEMİ
Bahçıvan, 80’in üzerinde SETBİR üyesi bulunduğunu hatırlatarak, “Bu protokolde önümüzdeki dönemde sözleşmeli çiftçi ayağının da oluşmasını ve kredilendirilerek dolaylı olarak kayıt dışının da önüne geçilmesini istiyoruz. Biz Ziraat Bankası ile işbirliğimize kısa dönemli değil uzun dönemli bakıyoruz. 1-2 yıl sonra bu protokolün etkilerini daha iyi anlayacağız. Tarım ve hayvancılığın üretim modelleri ve gelişimi ileride daha iyi olacak” diye konuştu.
“Ziraat Bankası finans alanında Türkiye’nin ağası. Ağanın eli tutulmaz” diyen Bahçıvan, bankanın SETBİR’e sağlayacağı destekle derneklerine üye olabilecek nitelikte sanayicilerin gelişmesini ve sektörlerine katkı sağlamasını öngördüklerini belirtti ve şöyle devam etti:
“Tarım ve hayvancılık sektörünü ekonomimiz, ülkemiz için kaynak yaratan katma değer üreten bir sektör yapmak için tarımsal sanayimizin gelişmesine ağırlık verdik. Türkiye bugün et ve süt sektörlerinde 10 milyar dolarlık bir pazardır. Biz büyük kitlelerin üreticisi, sanayicisi, taşıyıcısı, yemcisiyiz, yani büyük bir kitlenin ekmek yediği, istihdama çok önemli katkıları olan bir sektörüz. Ve biz hedefimizi 25 milyar dolar büyüklüğe erişecek, bunun yüzde 10’unu ihraç edecek büyüklüğe ulaşabilecek bir büyüme yakalamak üzerine oturttuk. Bunun için çiftçiliğin iktisadi bir faaliyet olduğunun kavranması ve sanayiyle entegre bir yapıya kavuşturulması gerektiğini savunuyoruz”
TÜKETİCİ TALEBİNDE YÜZDE 15 DÜŞÜŞ VAR
Yaşanmakta olan global krize de değinen Bahçıvan, tüketici taleplerinde yüzde 10-15 daralma olduğunun altını çizerek, “Ancak tarım ve tarımsal sanayi sektörünün emekçileri olan bizler bu krizde çok daha fazla alın teri dökmek zorundayız. Çünkü bizim en büyük sermayemiz toprağımız, hayvanlarımız. Biz ineklerimize ‘Aman kriz var, daha az süt üretin ya da yarım zamanlı çalışın’ diyemeyiz. Üstelik en derin krizlerde dahi gıda gibi temel ihtiyaçlarımızdan tamamen vazgeçilmesi mümkün değildir. Bu nedenle kaybedecek daha fazla vaktimiz, umutsuzluğa ya da rehavete kapılma lüksümüz yoktur” diye konuştu.
AVRUPA’DA 20 YILI BULAN DESTEKLER VAR
Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar ise tarımsal sanayiciye sağlam, istikrarlı ve belirli bir kalitede girdi sağlamak istediklerinin altını çizerek, bu işbirliği anlaşmasının, SETBİR üyelerinin ötesinde, 200 bin üreticiye ulaşacağını söyledi.
Türk tarımının en önemli sorununun ölçek ekonomisinin yakalanamaması olduğunu kaydeden Çağlar, 2004 yılında bu nedenle Tarımsal Orta Boy İşletme (TOBİ) kavramını geliştirerek, tarımın orta ve büyük işletmelere yönlendirilmesi çabası içine girdiklerini hatırlattı. Çağlar, TOBİ kavramının, SETBİR'le gerçekleştirilen bu işbirliğinin de temelini oluşturduğuna işaret ederek "Bugün sadece milyonlarca çiftçiye küçük miktarlarda krediler vermenin yanı sıra, bu çiftçilerin orta büyüklükte ve büyük işletmeler haline getirilmesi, ama daha önemlisi tarımsal sanayimize sağlam, istikrarlı, belli kalitede bir girdi temin edilmesini sağlamayı hedefliyoruz" diye konuştu.
Son dönemlerde 5 yıl olan kredi vadesinin 7 yıla çıktığını, Avrupa’da ise 20 yılı bulan desteklerin olduğunu hatırlatan Çağlar, SETBİR üyelerine ihtiyaçları çerçevesinde finansal kaynak sağlayacaklarını söyledi. Destekte alt ve üst sınır olmayacağını, firmaların kredibilitelerine göre faizde, vadede, geri ödemede çeşitli avantajlar sağlayacaklarını vurgulayan Çağlar, “50’den fazla kaynak paketi oluşturduk. Ancak genel hatlarıyla SETBİR üyelerine mevcut faiz tabanının yüzde 5-15 altında faiz oranları uygulayabileceğiz. Tarımsal bankacılık komisyon ücretlerinde ise cari komisyon oranından bir puan indirim uygulaması gerçekleştireceğiz” diye konuştu.
BİREYSEL VE KOBİ KREDİLERİNDE İVMELENME VAR
Toplantıda basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Çağlar, “Şimdiye kadar, tarımın ilk halkasını finanse ediyorduk, sanayi boyutunu çok finanse etmiyorduk. Bu işbirliğini, Ziraat Bankasının bir üst segmente açılımı olarak da düşünmek gerekir” dedi.
Ziraat’in kredi portföyü hakkında bilgi veren Çağlar, kredilerinin yüzde 50'sini bireysel, yüzde 25'ini tarımsal, yüzde 25'ini KOBİ'lere yönelik ticari kredilere ayırdıklarını, son dönemde bireysel ve KOBİ kredilerinde önemli bir ivmelenme yaşadıklarını söyledi.
Çağlar, kredi koşullarını değerlendirirken "İşletmeler belli bir vadeyle süt alıyor. Biz şunu diyeceğiz, 'Ben sizin adınıza bugün üreticiye vereyim, siz de bu üreticiden alım garantisini verin" diye konuştu. Tarımsal kredilerin geri ödemesine ilişkin bir soru üzerine Çağlar, sektörde kredilerin geri dönmeme oranının yüzde 4'lere geldiğini belirterek, "Ziraat Bankasında tarım kredilerinin geri dönmeme oranı yüzde 2,2 düzeyinde bulunuyor” dedi.
Can Akın Çağlar, bankanın toplam kredi hacminin 30 milyar TL düzeyine çıktığını ve kredilerini 2009 yılında yüzde 13 oranında artırmayı hedeflediklerini söyledi.