Eski yağ kralı 'mutfağa' girdi

Belçika’da ihtiyar bir cateringciden öğrendiği sistemi Türkiye’ye getiren Giresunlu girişimci Bulutçu, sistemi geliştirerek catering’in dışında yeni bir konsept geliştirdi.

Belçikalı’nın bile projeyi duyunca hayran kaldığını belirten Bulutçu, “Bu sistemi Biyolog olan eşim Filiz Bulutçu’yla geliştirdik. Tamamen Türk yemeklerini içeren 85 çeşit yemeği kapalı paketlerde özel bir tünel sistemiyle pişiriyoruz. Şoklanmış donuk gıda kullanmıyoruz. 85 derecede su damlacıkları yoluyla pişirilen yemeklerimizde hiçbir katkı maddesi bulunmuyor. En önemli özelliği de tamamen doğal olması.

Bu sistemi Yemek Cafe ve Yemek Market şeklinde yerler açarak Türkiye’nin her yerine götüreceğiz. Şu anda biri Kadıköy’de Doyiva Yemek Cafe, diğerleri de Beşiktaş ve Cihangir’de Doyiva Yemek Market olmak üzere 3 adet yer açmış bulunuyoruz.  Bu ay sonuna kadar da 10 adet daha yemek marketi ve cafe açmış olacağız. Projeyi anlattığımız Belçikalı bile duyunca çok büyük bir adım attığımızı söyledi. Hatta bunun Avrupa’da da çok tutabilecek proje olduğunu söyledi. Biz de, önce Türkiye, sonra da Avrupa’ya açılıp, gıdada dünya markası olacağız” dedi.

'TÜRK YEMEKLERİ GÖZDE OLACAK’
Yakın bir zamanda ABD’ye ziyaret gerçekleştirdiğini anlatan 1990’lı yılların en büyük yağ fabrikası olan Doysan Yağ'ın sahibi Refik Bulutçu, fast food tüketimine ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Bulutçu şunları söyledi: “Şu anda Amerika’da fast food’un zararları tartışılıyor. Ve söylenenlere göre 5 yıla kadar radikal kararlar alınacak. Bu kararların başında da aynı sigarada yazdığı gibi fast food’larda ‘Sağlığa zararlıdır’ ibaresi yer alacak.

Bu da bizim yüzde 100 katkısız, geleneksel ev yemeklerimize talebi artıracak. Halkımız artık sağlıksız beslenmeyecek. Çünkü bizim ürünlerimizde yağ oranı yüzde 60 azaltılmış durumda. Büyük oranda kendi yağıyla pişiyor. Kapalı piştiği için de besin değeri kaybolmuyor. Çünkü açıkta pişen yemeklerde besin değerinin yüzde 90’ı buhar olup uçuyor. Tüm yemeklerimizin üzerinde kaç kalori olduğu da belirtiliyor. Bir çorbanın fiyatı 1.75 TL, salata 3 TL, ana yemekler ise 4-5 TL. Hem vatandaşımız da sağlıklı bir şekilde beslenmiş olacak”

‘100 MİLYONLUK ALIM GARANTİSİ VERDİ'

Gerçekleştirdikleri projenin büyük marketler tarafından dikkatle izlendiğini anlatan Bulutçu, birçok teklif aldıklarını söylüyor. Bunlardan birinin ‘Üretimini tamamen bize sat’ isteğini geri çevirdiklerini, hedeflerinin daha büyük olduğunu söyledi. Tüm Türkiye’ye yayılarak, her mahallede olacak şekilde bayilik yoluyla büyüyeceklerini ifade eden Bulutçu, şöyle devam etti: “Bizim projemiz çok büyük. Yaptığımız işe güveniyoruz. Bu projeye inandığımız için birçok taşınmaz varlığımı satışa çıkardım. Önemli bir marketin yıllık 100 milyon liralık alım garantisini dahi kabul etmedik. “

BAYİLİK ÜCRETİ ALMAYACAK
Agresif bir büyüme planı hazırladıklarını ifade eden Refik Bulutçu bayi olmanın da çok karlı bir iş olacağını belirterek şunları söyledi:  “Bayilik yoluyla büyüyeceğiz. Üstelik bayilik ücreti de almayacağız. Kısa sürede her mahallede yemek marketi açacağız. 2 yıl içinde de 500 markete ulaşacağız. Üstelik vatandaş da artık sağlıklı beslenme imkanına kavuşacak. Hedef kitlemiz; çalışan hanımlar, öğrenciler, yalnız yaşayanlar, yemek yapmaktan bıktım diyen ev hanımları ve günlük koşuşturma içinde sağlıklı beslenme imkanı arayanların ihtiyaçlarını karşılayacağız. Şu anda Kadıköy, Cihangir ve Beşiktaş’ta satışlar başladı. Ataköy, Ataşehir ve Maslak’ta da yakında hizmete girecek. Ay sonuna kadar 10 adet Doyiva yemek marketi açmış olacağız.”