Güncelleme Tarihi:
1999 yılındaki 17 Ağustos depreminde Adapazarı’nda bulunan SGK (eski SSK) lojmanları da yıkıldı. Söz konusu yerde 5 memur yaşamını yitirdi. Bir yandan sorumlular hakkından ceza davası açılırken, diğer yandan memur aileleri
Kurum, yaptığı ödemenin lojmanı inşa eden kişilerin kusuru nedeni ile ortaya çıktığına işaret ederek yeni bir dava açtı. Kurum, 2009 yılında Sakarya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde, memur ailelerine ödediği tazminatın rücu edilmesi için dava açtı. Dava, lojmanın müteahhitti eski Orman Bakanı Ersin Taranoğlu, Mehmet Nuri Paker, inşaat mühendisi Nalan Tercan Solak, Mustafa Güner ve Mehmet Burç ile Adapazarı Belediyesi’ne karşı açıldı.
YARGITAY İLK KARARI BOZDU
Mahkeme bir yıl sonra verdiği kararla davayı reddetti. SGK avukatı kararı temyiz etti. Dosyaya bakan Yargıtay 4. Hukuk Dairesi yerel mahkeme kararını yerinde görmeyerek bozdu.
‘DEPREM BU YIKIM KAÇINILMAZ’
Bozma kararı sonrası bir kez daha dosyaya bakan Sakarya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi daha önce verdiği ret kararında direndi. Mahkeme direnme kararına gerekçe olarak ise, depremde oluşan yıkımın kaçınılmaz olduğu, öte yandan her aşamasında kontrol edilen binaların, standartlara uygun yapılmamış olması halinde teslim alınmayacağına işaret etti.
‘ADALETE UYGUN KARAR VERİLMELİ’
Mahkemenin kararında direnmesi sonrası SGK avukatı bir kez daha Yargıtay’ın yolunu tuttu. Bu kez dosyaya Yargıtay Hukuk Genel Kurulu baktı. Kurul, 17 Ağustos depreminin Türkiye tarihinin en yıkıcı depremi olduğu, yüzbinlerce binanın yıkıldığı, 16 milyonu aşkın insanın bu durumdan etkilendiğine işaret ederek “Adalete uygun karar verilmesi gereklidir” diyerek yerel mahkeme kararını bir kez daha bozdu.
KUSUR DURUMLARINA GÖRE TAHSİLAT
Geçtiğimiz günlerde taraflara tebliği edilen karar sonrası dosyaya bir kez daha Sakarya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi döndü. Mahkemenin, davalıların sorumlukları göz önüne alarak, SGK’nın talep ettiği 160.250 TL’yi yasal faizi ile davalılara ödetmesi bekleniyor. Öte yandan 5 memurun ölümü ile ilgili açılan ceza davasında ise M. Nuri Paker ve Nalan Tercan ile dönemin Bayındırlık Bakanlığı İl Müdürlüğü görevlileri Mustafa Güner ve Mehmet Burç 4'er yıl 2'şer ay hapis cezasına çarptırılmıştı.