Güncelleme Tarihi:
“Ülkenin şu anki durumunu görüp de ‘Ben kendimi hormonlardan kurtardım diye Söke’de yaşamak birazcık egoistçe kaldı” diyen Temizel bir taraftan İzmir’de ev bakıyor bir taraftan da organik yağ markası haline gelen “Tabia”nın yönetimini ve AR-GE şirketindeki aile hisselerini devretmeye hazırlanıyor. Temizel’i en çok düşündüren, Söke’de sabah yürüyüşlerine çıktığı, 12 gün önce doğum yapan köpeği Püskül. Doğumu bizzat izleyerek notlar alan ve kitaplaştırmaya hazırlanan Temizel, “Şu an asıl ayrılamadığımız ve ne yapacağımızı kara kara düşündüğümüz olgu o. Püskül’ün 9 yavrusu oldu ve hepsini yaşattı. Kimse inanamaz benim köpeklerle böyle haşır neşir olduğuma. O kadar köpeği Ankara’ya getirmek mümkün değil. Arkadaşlarım sıraya girdi, sınavdan geçirdikten sonra vereceğim birkaçını. İzmir’de bahçeli bir ev bulursak oraya taşıyacağız” diyor. Temizel siyasete neden döndüğünü ve hayatını nasıl değiştiriceğini şöyle anlatıyor:
ŞİRKETİ DEVREDİYOR
“Size gereksinim var denildiği andan itibaren ‘yok ben burada rahatım’ deme şansı olmayan insanlardanız. Rahmetli Bülent Bey (Ecevit) bir şeyler önerdiği zaman ben hemen şiddetle direnir, ‘Hayır efendim, istemiyorum’ derdim. Her defasında ‘Efendim ben onu sizin için istemiyorum ki ülke için istiyorum’ derdi. Biz de ‘Peki o zaman’ deyip derhal bütün çekincelerimizi çeker, dalardık o işin içerisine. Bizim yaşamımız böyle. Ben hayatımdan gerçekten memnundum ama onların hepsini işler bir vaziyette hemen birilerine devretmem gerekiyor. Şu anda o işleri bitirmek üzereyim. Bizde yoktur zaten; aynı anda hem ticaretle hem sanayiyle uğraşayım, hem siyaset yapayım olmaz. Çok ortaklı bir şirket, ayın 18’inde genel kurul yapacağız, yönetimi bırakacağım. Benim şirkette doğrudan ortaklığım yok. Ankara’da bir Ar-ge şirketimiz var o şirketin ortaklığı var. Onu devrediyorum. Topluma karşı sorumluluklarınız devam ediyorsa, kendinizi siyasetin dışında var saymıyor, sürekli çözüm üretiyorsanız, o zaman siyasetin sadece yeri ve şekli değişiyor. Bu nedenle bende öyle duygu değişikliği yaratmıyor. Meclis’i özlemedim. Hiçbir cazibesi olmayan bir yer ama sorun ülke sorunlarının çözümüyse o zaman farklı tabii ki. “