Ertürk: Kamu malını yüksek fiyata sattığım için cezalandırılıyorum

Güncelleme Tarihi:

Ertürk: Kamu malını yüksek fiyata sattığım için cezalandırılıyorum
Oluşturulma Tarihi: Kasım 14, 2008 00:00

TMSF Başkanı Ahmet Ertürk, yaptıklarının takdir edilmemesinden yakındı. Ertürk, siyasi iradenin yeterince arkalarında durmadığını, hatta kamunun malını yüksek fiyata sattığı için cezalandırıldığını söyledi. Ertürk’ün bu sözleri akıllara, 1.1 milyar dolara Çalık Grubu’na satılan atv-Sabah ihalesini getirdi.

EL konulan bankaların satışından bugüne kadar 18 milyar dolar tahsilat yapan Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı Ahmet Ertürk, Arena programı için Uğur Dündar ve Nedim Şener’in sorularını yanıtlarken ilginç açıklamalarda bulundu. Bir bölümü dün Star TV’nin ana haber bülteninde yayınlanan söylmeşide siyasi irade tarafından yalnız bırakıldığıklarını hortumcuların, tehditlerine, tacizlerine ve şantajlarına maruz kaldıklarını anlatan Ertürk, kamu mallarını, kamu adına en yüksek fiyattan sattıkları için cezalandırdıklarını söyledi.

atv-Sabah’ın satışı mı

"Kamu mallarını en yüksek fiyattan satarken eleştiriliyoruz. Biz pahalı satış yaptık diye eleştirilen bir kurumdan geliyoruz" diyen Ertürk’ün bu sözlerine üzerine Uğur Dündar, "Hangi satıştan söz ettiğinizi anlıyoruz ama sizi zorda bırakmamak için isim zikretmeyelim" dedi. Ertürk ise "Bizi cesaretlendirmesi gereken siyasi güç yanımızda değil, böyle bir yorum çıkarıyorum" diye konuştu. Ahmet Ertürk, kendilerine yönelik cezalandırıcı tavrın hangi kamu malının satışından dolayı yansıdığını söylemedi ama akıllara, 1 milyar 100 milyon dolara Çalık Grubu’na satılan atv-Sabah ihalesi geldi.

Ertürk, "Umutsuzluk ve karamsarlık içinde olduklarını" dile getirirken, yine de yılmadıklarını anlattı. Ancak bu arada "Cezalandırılabilirim" diyen Ertürk, şunları da söyledi: "Ne pahasına olursa olsun kamunun bu alacaklarını tahsil edeceğiz. Büyüklerimiz bizi takdir etmese de, kamuoyunun takdiri bize yetiyor. Sokakta benimle hiç tanışıklığı olmayan, TV’lerden, gazetelerden tanıyan, gelip bütün coşkusuyla, bütün kalbiyle bana sarılan insanlar var" diye konuştu.

’Lazım olur’ mantığı

Uğur Dündar’ın "Milletin parasını tahsil ederken, bu çabayı desteklemeyecek insanlar nasıl çıkıyor" sorusuna ise Ertürk şöyle yanıtladı: "Benim bu süreçte fiilen yaşadığım, daha önce de Türkiye’de yaşayan bir vatandaş olarak gözlemlediğim, 2 grup insan var. Birincisi bu hırsızlıkları, soygunları, anormallikleri ’bir gün bize de lazım olur’ diye hor gören bir kesim var. Lazım olur diye ’o kapının açık tutulmasını’ istiyor. Bu azınlık bir kesim. Bir de gerçekten bu olaylardan muzdarip olan, bu ızdırabı, acısını her zaman ifade etme imkanı bulamayan geniş bir kesim."

Çomak sokmaya devam edeceğiz

BU iyi kimsenin takdiri için yapmadıklarını dile getiren Ahmet Ertürk, şöyle konuştu: "Ama bize yönelik takdir ya da kınama duygusu ya da hoşnutsuzluk, aynı zamanda Türkiye’deki ahlaki anlayışın yerleşmesine olan yaklaşamını gösteriyor. Biz çomak soktuk, bunu şerefle söylüyorum. Bu çomağı sokmaya da devam edeceğiz. Bu sistemin arızalarını, sistemin bu tarafını çökertinceye kadar da devam edeceğiz."

Politik bir dil kullanmayın, açık ve net konuşun

ACTIVE Academy tarafından düzenlenen 6’ncı Finans Zirvesi’nin ikinci gününe kriz damgasını vururken, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı Ahmet Ertürk, tüm kesimlere "dar çıkarlarınızı düşünmeyin, açık ve net konuşun" çağrısı yaptı. "Daha kendi krizimizin etkilerini tam olarak toparlayamamışken yeni bir krizin muhtemel hasarlarıyla karşı karşıya kalmak bizim canımızı çok sıktı. Bunu itiraf etmek zorundayım" diyen Ertürk, işin her iki tarafında da olan bir kurum olarak reel sektör ve finans kesimine şöyle seslendi: "Bulunan ortama göre politik bir dil kullanmanın hiçbir gereği yok. Her bir sektörün kendi dar çıkarlarını değil, diğer sektörlere olumsuz etkilerini de hesaplayarak, ekonominin tümüne nasıl katkı sağlayacağını düşünerek konuşması gerek. Açık ve net olmalıyız ki karar alıcı konumunda olan insanlar da işin aciliyetini hissedebilsinler. Finans sektörünün de şu anda kafasının karışık olduğunu hissediyorum. Kimse ne istediğinin farkında değil. Onun için finans sektörün de çok net bir şekilde karar alıcılara neyi, niye istediğini bildirmesi gerekiyor."

TMSF’ye borcu olana yurtdışı çıkış yasağı getirilemeyecek

ANAYASA Mahkemesi, Tasarruf Mevduatı ve Sigorta Fonu (TMSF) alacaklarının, kamu alacağı haline getirilse bile "vergi borcu" niteliği kazanmayacağını ve "vatandaşlık ödevi" içinde değerlendirilemeyeceğini belirterek, bu borçların yurt dışına çıkış özgürlüğü önünde bir engel olamayacağına hükmetti. Resmi Gazete’de yayımlanan gerekçeli kararda şöyle denildi: "Vatandaşlık ödevi kapsamında olmayan kamu alacaklarının tahsili amacıyla borçlular hakkında yurt dışına çıkış yasağı konulması, Anayasa’nın 23’üncü maddesinin güvence altına aldığı seyahat özgürlüğü alanına yapılan açık müdahale niteliğindedir."
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!