Güncelleme Tarihi:
EPDK Başkanı Hasan Köktaş imzasıyla dağıtıcı şirketlere gönderilen yazıda, Türkiye petrol piyasasında fiyatların Petrol Piyasası Kanunun 10. maddesinin, “rafinerici ve dağıtıcı lisansı kapsamında yapılan piyasa faaliyetlerine ilişkin fiyatlar, en yakın erişilebilir dünya serbest piyasa oluşumu dikkate alınarak, lisans sahipleri tarafından hazırlanan tavan fiyatlar olarak Kuruma bildirilir” hükmüne göre belirlenmesi gerektiği hatırlatıldı.
Akaryakıt lisansı sahiplerinin belirlediği fiyatların yakından izlendiği, gerekli görülmesi halinde “taban ve/veya tavan fiyat tespitine ve gerekli tedbirlerin alınmasına Kurumun yetkili olduğu” belirtilen yazıda akaryakıt dağıtım şirketlerine şu uyarıda bulunuldu:
“Motorin (diğer) miktarının, toplam motorin türleri satışının yaklaşık olarak yarısına yaklaştığı, motorin ve motorin (diğer) fiyat bildirimleri arasındaki farkın belirgin olarak arttığı, motorin ve motorin (diğer) olarak iki alt kategoride bildirilen motorin fiyatları ile kurşunsuz benzin 95 oktan ve kurşunsuz benzin 95 oktan (diğer) olarak iki alt kategoride bildirilen kurşunsuz benzin 95 oktan fiyatlarının kanunda yer verilen kriter olan en yakın erişilebilir dünya serbest piyasası fiyatlarının üzerinde olduğu görülmüştür. Petrol Piyasası Dairesinin 22 Nisan 2011 tarihli yazısı ile dağıtıcı lisansı sahiplerinin (diğer) olarak fiyatını bildirdikleri ürünlere ilişkin bilgiler istenmiş olup, Kurumumuza ulaşan cevabi yazılardaki hususların yukarıda belirtilen fiyat farklarını açıklamaktan uzak olduğu da görülmüştür.”
Yazıda, 2011 Eylül ayında ilan edilen son 1 aylık verilere göre bahse konu AB üyesi ülkelerdeki fiyatların ortalamasından elde edilen brüt marj toplamı kurşunsuz benzin 95 oktan ve motorin için 38 kuruş/litre olduğu belirtilerek, şirketlerin fiyatlarını 26 Ekim 2011 tarihine kadar yeniden değerlendirmeleri istenildi.
EPDK yetkilileri, ayın 26'sına kadar dağıtıcı şirketlerden fiyatların düşürülmesini beklediklerini belirtirken, eğer düzeltilmezse konu Kurul tarafından değerlendirilerek karara bağlayacağını bildirdiler.
ADER: Olumlu karşılıyoruz
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Akaryakıt Ana Dağıtım Şirketleri Derneği (ADER) Başkanı Fikret Öztürk, EPDK'nın dağıtım şirketlerine, dağıtım marjları ile ilgili olarak gönderdiği uyarı yazısını genel anlamda olumlu karşıladığını söyledi.
EPDK'nın medeni bir uyarıda bulunduğunu ifade eden Öztürk, şunları kaydetti:
“Her olayda tavan fiyat... vb radikal uygulamalara gerek yoktur. EPDK, üzerine düşen 'düzenleme' görevini yerine getirmiştir. Uzun bir zamandan beri 'katkılı motorin' adı altında bir fiyat karmaşası yaşanmaktaydı. Akaryakıta katılan katıklar tabii ki ilave faydalar sağlamaktadır ve tüketicinin tercihini etkileyebilir. Bu katıklar 18 Eylül'e kadar litrede 1-2 kuruş gibi bir farklılığa sebep olmaktaydı. Ancak nedense, 18 Eylül sürecinden sonra bazı şirketlerin uyguladığı bu fiyat farkı ciddi derecede yükseldi. Yüksek fiyatlı motorinden yapılan iskontolar, gerek ihalelerde gerekse toplu alımlarda alım yapan kişi ve kuruluşların kafasını karıştırdı. Bizce katkı maddeleri, ilave kar yapmak için değil, tüketicinin tercihini kazanma amaçlı kullanılmalıdır. Dağıtım şirketlerinin bu uyarıya kulak vermesi gerektiğini düşünüyoruz.”
Petrol Ürünleri İşverenler Sendikası (PÜİS) Başkanı Muhsin Alkan ise EPDK'nın söz konusu kararının ana dağıtıcı bayilerini ilgilendirdiğini, akaryakıt şirketleriyle direk bir ilgisinin olmadığını söyledi.
Katkıların ana dağıtıcılar tarafından katıldığını ve ana dağıtıcılarının katkı maddesini nasıl ve ne ölçüde kattığını bilmediğini, fakat karşılarına fiyat farkı olarak bunun çıkartıldığını kaydeden Alkan, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Geçmişte EPDK'ya tek tip motorin ve tek tip kurşunsuz benzin satışı olmasını biz önermiştik. Tek tip akaryakıt olduğu zaman böyle katkılarla, matkılarla göz boyaması olmazdı. İnsanlar da zan altında kalmazdı. Ben şahsen tek tip benzin, tek tip motorinden yanayım. Katkıya karşıyım ve katkıların tüketiciye bir fayda getirdiğine inanmıyorum. Yok şu katkılı, bu bu katkılı... Kim tespit etmiş bu katkıyı, ne kadar katılmış, kimler tarafından görülmüş bilmiyoruz. Bugün bunun olumsuzlarını yaşıyoruz.”
PETDER: Tüketiciyi aldatma yok
Petrol Sanayi Derneği (PETDER) Genel Sekreteri Erol Metin ise tüketicinin tercihlerine sunulan ürün çeşitlerinin korunması gerektiğini belirterek, “Tüketici isterse katkısız ürünü alır, isterse katkılı ürünü olur. Avrupa ülkelerinde de tüketicilere birçok çeşit sunuluyor” dedi.
Söz konusu katkıların önemli araştırmalar sonucu ortaya çıkarıldığını ve firmaların da bu araştırmalara çok önemli kaynaklar aktardığını anlatan Metin, bu ürünlerden bir kısmının yakıt tasarrufu sağladığını, bir kısmının aracın performansını artırdığını, bir kısmının da iki işlevi birden yerine getirdiğini kaydetti.
Erol Metin, “Tüketici aldatma gibi bir şey söz konusu alamaz. Önemli olan tüketicinin, rekabetin ve tüketicinin seçme hakkının korunmasıdır ve geliştirilmesidir. EPDK'nın da olayı bu çerçevede değerlendireceğine inanıyorum” diye konuştu.