Güncelleme Tarihi:
Özten, hurriyet.com.tr için hazırladığı çalışmasında makro gelişmelere ilişkin beklentilerini şu şekilde açıkladı:
ENFLASYON'DA ARTIŞ BEKLENTİSİ YÜZDE 0.39
Temmuz ayında TÜFE yüzde 0.58 ile piyasa beklentisinin ise üzerinde artarken, elektrik tarifelerindeki otomatik ayarlama ve geçen yılın düşük baz etkisi nedeniyle yıllık enflasyon yüzde 12.06’ya yükseldi. ÜFE’deki aylık artış yüzde 1.25 olurken, yıllık enflasyon ise yüzde 18.41’e yükseldi.
Ağustos ayı TÜFE verisi için beklentimiz ise yüzde 0.39 artış yönünde. 1 Eylül’de İTO’nun açıkladığı İstanbul’da ücretliler geçinme endeksi Ağustos’ta yüzde 1.58 arttı. İTO verisi her ne kadar çok güçlü bir öncü veri olmasa da, alt kalemlere baktığımızda, yarın açıklanacak TÜFE verisinde olumlu bir sürpriz görme olasılığımızın düşük olduğunu düşünüyoruz. İTO verisinin detaylarına baktığımızda, yaş meyve ve sebzede olumlu seyrin, işlenmiş gıdada ise artış baskısının genel olarak sürdüğünü görüyoruz.
Konuttaki hızlı artış, doğalgaz zammının etkisi ile ilişkili. Giyim fiyatlarının, düşüş beklenen ayda artması ise olumsuz bir sürpriz sayılabilir (genel olarak okul dönemine bağlı olarak çocuk grubundan gelmiş görünüyor). Ancak İstanbul’da giyim fiyatlarının Türkiye için öncü niteliğinin genel olarak zayıf olduğunu dikkate almak gerekiyor. Kültür, eğitim eğlence grubundaki artış ise Ağustos’taki mevsimsel eğitim fiyat artışının önceki yıllardan farklı olarak güçlü olabileceğini düşündürüyor.
FAİZDE RİSKLER SÜRÜYOR
Temmuz ayında enflasyon beklentilerindeki artışın duraklaması ve ülke riskindeki düşüşün ardından 14 Ağustos’taki toplantısında politika faiz oranlarını sabit tutan MB, önümüzdeki dönemdeki faiz kararlarının ise gelişmelere bağlı kalacağını belirtmişti. Ağustos ayı 2. dönem MB Beklenti Anketi’nde 12 ay ve 24 ay sonrası için enflasyon beklentilerinin sınırlı artışını sürdürmesi, yakın dönemde para politikası görünümünü ciddi anlamda etkilemese de risklerin sürdüğüne işaret ediyor.
Nitekim yılın son çeyreğine kadar enflasyondaki artışın devam etme olasılığı hala çok güçlü iken, bugün itibarıyla kısa dönemde devam etmesi beklenen Merkez Bankası’nın sabit faiz politikasının önümüzdeki dönemde güvenilirliğinin test edilmesi riski hala bulunuyor. Bunda da özellikle enflasyon gerçekleşmelerindeki pozitif veya negatif sürprizler, petrol fiyatlarının seyri ile uluslararası piyasalardaki gelişmeler ve maliye politikalarındaki uygulamalar etkili olacaktır. Bugün itibarıyla, 18 Eylül’de yapılacak MB Para Politikası toplantısında faiz değişikliğine gidilmesini beklemiyoruz.
SANAYİ ÜRETİMİ ARTACAK
2008 yılı Haziran ayında, imalat sanayi üretiminde yüzde 0.4 ile bu yıl ilk defa daralma yaşanırken, sanayi üretimi; madencilik ile elektrik, gaz ve su sanayi üretimindeki büyümenin desteğiyle yüzde 0.8 arttı. Altı aylık ortalamalara göre 2008 yılında sanayi üretimi ve imalat sanayi üretimi büyümeleri sırasıyla yüzde 4.9 ve yüzde 4.4 oldu. Bu oranlar 2007 yılının aynı döneminde sırasıyla yüzde 6 ve yüzde 5.4 idi.
Altı aylık ortalamalara göre ise 2008 yılında imalat sanayi üretimindeki %4.4 büyümeye en büyük pozitif katkılar otomotiv ve ana metal sanayinden geldi. Yılın ilk altı ayında endeks değişimine negatif katkı yapan sektörler arasında ilk üç sırayı ise tekstil ürünleri, makine ve teçhizat ve radyo, TV, haberleşme cihazları aldı.
İhracata yönelik sektörlerin sanayi üretimi büyümesine destek vermeyi sürdürdüğü görülürken, mevcut zayıf iç talep ortamında 2008 yılında sanayi üretiminin GSYH büyümesine katkısının kısmen azalmasını bekliyoruz. 8 Eylül’de açıklanacak Temmuz ayı sanayi üretimi verisi için beklentimiz ise yüzde 3.5 artış yönünde.
DİKKAT ÇEKEN GELİŞMELER
Dış ticaret açığındaki artışa paralel olarak yükselen cari işlemler açığı, Haziran ayında 5.6 milyar dolar ile piyasanın ortalama beklentisinin üzerinde gerçekleşirken, 12 aylık kümülatif açık 45.8 milyar dolara ulaştı. Haziran sonu itibarıyla finansman tarafında dikkat çeken birkaç gelişmeyi şöyle özetleyebiliriz:
2008 yılının ilk yarısında doğrudan yatırımlar yoluyla girişin 5.9 milyar dolarla geçen yılın aynı dönemindeki girişin 5.1 milyar dolar altında kaldığı görülüyor. Doğrudan yatırımların cari işlemler açığına oranı yüzde 32.7’ye indi. Bu oran 2007 yılı Haziran sonu itibarıyla yüzde 65.2 idi.
2007 yılı Ocak-Haziran döneminde 6 milyar dolar net sermaye girişi olan portföy yatırımlarında (Hazine net dış tahvil borçlanması vb. dahil) ise 2008 yılının aynı dönemindeki net giriş yaklaşık 1.6 milyar dolar oldu.
Haziran sonu itibarıyla 12 aylık kümülatif değerlere göre kayıtlı sermaye girişi 56.8 milyar dolar ile 45.8 milyar dolarlık cari açığın 11.1 milyar dolar üzerinde gerçekleşti.
2008 yılının ilk yarısında, toplam rezervlerdeki artış geçen yılki artışın 7 milyar dolar altında kaldı.
Büyük ölçüde petrol ve metal fiyatlarına bağlı olarak yükselen dış ticaret açığı, cari işlemler açığındaki temel belirleyici olma özelliğini koruyor. Bugün itibarıyla cari işlemler açığının Temmuz ayında US$ 4.5 milyar, 2008 yılında ise yaklaşık US$ 52.2 milyar olarak gerçekleşmesini (GSYH’nin %6.3-6.5 aralığında) bekliyoruz.
İHRACATTAKİ ARTIŞ YAVAŞLAYABİLİR
Temmuz ayında ihracat ve ithalat sırasıyla 12.6 milyar dolar ve 20.5 milyar dolar olurken, aylık dış ticaret açığı yıldan yıla yüzde 26.7 artarak 7.95 milyar dolara çıktı (ortalama beklenti 7.4 milyardı). Böylelikle, 12 aylık kümülatif dış ticaret açığı 73.8 milyar dolara yükseldi. İhracat ile ara malı ithalatı arasındaki güçlü ilişki korunurken (Ocak-Temmuz 2008 dönemindeki 33.8 milyar dolarlık ithalat artışında ara mallarının payı %80.9), enerji ve metal fiyatlarındaki yüksek seyir, dış ticaret dengesindeki bozulmada en belirleyici etken olmayı sürdürdü. Nitekim aylık ithalattaki yıldan yıla US$ 5.3 milyarlık artışın %72’si mineral yakıt ve yağ ile demir ve çelik ithalatından geldi.
Euro Bölgesi’nde yavaşlama işaretlerinin belirginleşmekte olduğunu dikkate aldığımızda, önümüzdeki dönemde ihracatın artış oranında (ihracat ve ara malı ithalatı ilişkisine bağlı olarak ithalatta da) bir miktar yavaşlama görülebilir. Bugün itibarıyla 2008 yılında dış ticaret açığının US$ 79 milyar civarında gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz.