Oluşturulma Tarihi: Temmuz 31, 2008 00:00
Türkiye ekonomisi için enflasyonun artık risk olmadığını söyleyen Türkiye İş Bankası Genel Müdürü ve Türkiye Bankalar Birliği Başkanı Ersin Özince, "Enflasyon olsa olsa ’yılan’ olur. Yeni canavarımız cari açık" dedi.
İŞ Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, Türkiye için enflasyonun değil, cari açığın sorun olduğunu belirterek, "Enflasyon olsa olsa ’yılan’ olur. Yeni canavarımız cari açık" dedi. Özince, ’kur-faiz’ dengesinin denge olmadığını vurgulayarak, "Kimse bu politikanın geçerliliğine artık inanmıyor. Revizyon şart" diye konuştu. Enflasyonun Türkiye’de artık eskisi gibi bir dinozor olmadığını söyleyen Özince, enflasyonun yeniden hortlamasından korkmadığını kaydetti.
Mükellefe yükleniyorÖzince, Akfen GYO’nun (Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı) ’Accor Şehir Otelleri Projesi’ için İş Bankası ve Türkiye Sınai ve Kalkınma Bankası’ndan (TSKB) 100 milyon
Euro tutarında kredi alması nedeniyle düzenlenen imza törenden sonra gazetecilerin soruların yanıtladı. "Bu kadar yüksek cari açık varken güçlü YTL’nin bedeli ödenmeye devam edilmeli mi?" şeklindeki bir soru üzerine Özince, YTL’nin dolar karşısında aşırı değerli olduğunu belirterek, kur politikasının Türkiye’nin dış alım ve satımını rahatlıkla yapabileceği bir şekilde olması gerektiğini söyledi. Özince, şöyle konuştu: "Kur-faiz dengesi denge değildir. Kimse bu politikanın geçerliliğine artık inanmıyor. Revizyon şart. Bu işe yeni bir yaklaşım getirmek lazım. Cari açığının finanse ederken, yüksek faiz politikasının bedeli vergisini ödeyenin sırtına yükleniyor."
Karmaşık değilCari açığın çok yüksek olduğunun altını çizen Özince, şunları söyledi: "Ne yazık ki cari açığın çözümlenebilir olduğunu başlarda düşünen insanlardan biriyim. Özeleştiri yapmam gerekirse, cari açığın doğrusu enflasyon gibi bir canavar haline geleceğini düşünmemiştim. Bunun bu kadar büyüyüp Türkiye’nin üzerine bir problem olacağını, ithalatı böylesine kamçılayacağını, istihdamı ve teşebbüs gücünü baltalayacak hale geleceğini öngörememiştim. Ben de bu işin varsa az da olsa günahkarlarından biriyim diyebilirim. Bütün mesele beklentileri iyi yönetmek ve ona uygun politikalar üretmek." Özince, cari açık konusunda ekonomistlerin bazı cevaplar üretmeye başladığına işaret ederek, "Finans sektörünün değil, reel sektörün bu konuda çözüm önerileri getirmesi daha doğru olur. Bunlar gayet sade ve basit konular. Uzay bilimi gibi bir karmaşıklık taşımıyor" diyo konuştu.
Senaryolarda kriz yok
Özince, ’AKP’nin kapatılmasına ilişkin Anayasa Mahkemesi’ndeki dava sonuçlandıktan sonra Türkiye’de bir kriz bekleyip beklemedikleri’ şeklindeki soruya ise şu yanıtı verdi: "AKP kapatılsa da kapatılmasa da hiçbir senaryoda Türkiye’de kriz beklentisi yok. Bizim banka olarak oluşturduğumuz senaryolarda da yok. Türkiye bundan sonraki süreçte siyasi ve ekonomik istikrasızlıkların üstesinden gelip örnek ülke olmalıdır."
’Bırakın alsınlar, bırakın yapsınlar’ mantıksızlıktırBANKA ve sigortacılık sektörlerinde yabancıların payına ilişkin bir soru üzerine de Ersin Özince, şunları söyledi: "Biz bu konularda yabancı sermayeye hiçbir zaman sırt çevirmemeliyiz. Ama kendimize ait bir ulusal ekonomi politikası olmadan da bu işlerde ’Bırakın alsınlar, bırakın yapsınlar’ gibi bir mantık mantıksızlıktır. Ulusal politika olmazsa bu işler olmaz."
Ulusal sermaye yaratmak için çalışanların ruhu şad olduAKFEN Grubu’yla ciddi projelerde işbirliklerine gittiklerini anlatan Ersin Özince, "Akfen, Türkiye’nin kapısını yapmaya soyundu.
Atatürk Havalimanı dış hatlar terminalinden sonra yörede kapılar yapmaya başladı" dedi. Özince, "Bugünlerde para yok, çalkantı çok, sermaye yok, yurt dışı piyasalarda kredi imkanları daraldı. Bu, ulusal ekonomiyi, ulusal sermayedarlığı yaratmaya çalışanların ruhunun şad olduğu bir andır" dedi.
Akın: Eğer satılırsa TSKB’yi alırım
Özince: Bizim satacak bankamız yokİŞ Bankası’nın TSKB’nin büyük ortağı olduğunu hatırlatan Ersin Özince, Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın’ın konuşmasında espirili bir şekilde "Eğer satılırsa TSKB’yi ben almak isterim" şeklindeki ifadesi üzerine, "İş Bankası, sermayedar olarak Türkiye’de bankacılıktan çekilmeyecektir. Dolayısıyla satılık bankamız yok. Zaten sizin almaya da ihtiyacınız yok. Biz halkın bankasıyız. Alırlar, nasıl alırlar?
Hisse senetlerine yatırım yapabilirler. Biz de GYO hisselerine yatırım yaparız" diye konuştu.
Anadolu’dan gelen işadamlarının denizi görerek yatma hakkı varAKFEN Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın ise, proje finansman kredisinin imza töreninde yaptığı konuşmada, Accor’un dünyada 4 bin 300 otel ile faaliyetini sürdürdüğünü belirterek, "Türkiye’de yapabileceğimiz kadar otel yapmak istiyoruz. İstanbul’dan sonra Eskişehir’i hayata geçirdik. Trabzon’daki otel Ekim ayında devreye girecek. Kayseri ve Gaziantep’te ise işin yüzde 80’inini bitirdik. Bu yıl içinde bu otelleri açacağız" dedi. Akın, "Fiyatı 3, 4 yıldızlı ama konsepti ve kalitesi 5 yıldızlı. İbis otellerine geldiğinizde kapısında benzin istasyonlarında olduğu gibi fiyatlar yazılıdır. Özellikle Anadolu’dan gelen iş adamlarımızın da denizi görerek yatma ve havuza girme hakkı olduğuna inanıyoruz" diye konuştu.
Kur riski var ama hayat devam ediyor
DÜNYADA bir sorun olduğuna ve uluslararası piyasalarda uzun vadeli finansmanın daha seçici davrandığına dikkat çeken Ersin Özince, "Hatta neredeyse Türkiye’deki olumsuzluklar nedeniyle kapalı denilebilir. Uzun vadeli finansman bulmada sıkıntı oldukça, Türk bankaları istedikleri kadar hevesli olsunlar geçmiş yıllardaki kadar uzun vadeli projeleri finanse edemezler" dedi. Kur riskin muhakkak olduğunu, ancak bankaların kredi verirken çeşitli risk unsurlarını dikkate aldıklarını anlatan Özince, "Bugün risk var mıdır? Tabii ki vardır. Ama hayat devam ediyor. İstanbul ve Türkiye’ye otel lazım. Kur riski de olsa arkasında dururuz. Yeter ki riskler idare edilebilir olsun" diye konuştu.