Güncelleme Tarihi:
TÜRKİYE’nin ilk özel vakfı olarak 1969 yılında kurulan Vehbi Koç Vakfı 45 yılı geride bıraktı. Vehbi Koç Vakfı’nın kurucusu Vehbi Koç’tan sonraki ikinci Yönetim Kurulu Başkanı ve Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi Semahat Arsel, Vakfın eğitim, sağlık ve kültür alanındaki faaliyetleriyle bugüne kadar sayısız insanın hayatına dokunduğunu belirterek, devamlılığına büyük önem verdiğini kaydetti. Samahat Arsel, Vehbi Koç Vakfı’nın 45. yılı dolayısıylaKoç Topluluğu’nun aylık kurumsal dergisi Bizden Haberler’e verdiği röportajda, Cumhuriyet’in kuruluşundan bu yana ‘eğitim’in Türkiye’nin değişmez en öncelikli sorunu olduğunu söyledi.
MEMLEKET MESELESİ
Arsel, şöyle konuştu: “Türkiye Cumhuriyeti kurulduğunda en öncelikli sorunu neyse bugün de aynı: Eğitim. Vakfımıza gelen taleplerden de Türkiye’nin en önemli sorunun ‘eğitim’ ve ‘eğitim kalitesi’ olduğunu görüyoruz. Gerçekten de çevremizde gördüğümüz, yaşadığımız her sorunun altında eğitim eksikliği var. Burada yalnızca formal eğitimden bahsetmiyorum. Eğitimi insanların bilgi ve görgü düzeyini yükselten, onları yaşadıkları dünyanın farkında olan bireylere dönüştüren bir süreç olarak tanımlayabiliriz. Bu tanımda mutabıksak aile içi şiddetten işsizliğe ve çevre sorunlarına kadar her konuda işin temelinde eğitimin, daha doğrusu eğitimsizliğin yattığını görebiliriz. Vehbi Koç Vakfı bütçesinin neredeyse yüzde 75’i değişik basamaklarda özel okullardaki ve devlet okullarındaki öğrencilerin eğitimi için kullanılıyor. Ama Türkiye’de daha iyi bir eğitimi hak eden milyonlar var. Eğitim, sorununun çözülebilmesi için uzun vadeli ortak projelere destek veriyoruz. ‘Meslek Lisesi Memleket Meselesi’ projesi ile çok farklı bir kesime dokunduk.”
50. YILA HAZIRLIK
Vehbi Koç Vakfı’nın önümüzdeki dönem projlerine ilişkin olarak da Semahat Arsel şu bilgileri verdi: “Sağlıkta en önemli yatırımımız Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi ve fakülte bünyesinde bu sonbaharda açılacak yeni hastane. Eğitim ve araştırma odaklı bu hastanenin ülkemizin, hatta dünyanın sağlık alanındaki sorun ve önceliklerine ışık tutacak bir kurum olmasını hedefliyoruz. Ben Nobel Tıp Ödülü kazanmış bir öğretim üyemizi bu fakültede görmeyi hayal ediyorum ve bunun olacağına da yürekten inanıyorum. Çağdaş Sanat Müzemiz inşallah 2016 sonunda Dolapdere’de faaliyete geçmiş olacak. Tabii bir de Türkiye’nin ilk özel müzesi olan Sadberk Hanım Müzesi’ni büyütmek ve daha merkezi bir konuma nakletmek için yıllardır çabalıyoruz. Şu anda bu konuda da bir-iki gelişme var. Arzumuz Vehbi Koç Vakfı 50. yaşını kutlarken, yani 2019’da tüm bu projelerimizi tamamlamış olmak. Bunu başardığımızda her yıl belki de milyonlarca insanın hayatına dokunmuş olabileceğiz.”