Güncelleme Tarihi:
Sağlık Enstitüsü Derneği, 17 Mayıs Trafik Mağdurları günü kapsamında farkındalığı artırmak için bir rapor yayınladı. 'Karayollarında yaşanan yaralamalı ve ölümlü çarpışmalara “kaza” demek zalimliktir' sözüyle başlanan raporda paylaşılan bilgiler dikkat çekici.
Türkiye'de geçen yıl toplam 1.296.634 “trafik kazası” gerçekleşirken, bunların arasında 'ölümlü yaralanmalı' çarpışma sayısı 153 bin 552. Yani tüm çarpışmaların yüzde 12'si. Ölümlü yaralanmalı çarpışmalarda, ölen sürücü sayısı 1.015 olup, bunların 842’si özel, 152’si ticari, 1’i emniyet, 6’sı diğer kamu kuruluşları, 13’ü zirai ve 1’i yabancı araç sürücüsü. Toplam yaralanan sürücü sayısı ise 90 bin 77. Yaralanan sürücülerin, 81.271’i özel, 7.409’u ticari, 416’sı emniyet, 95’i askeri, 576’sı diğer kamu kuruluşları, 220’si zirai ve 90’ı yabancı araç sürücüsü.
Raporda şu ifadeler kullanılıyor:
"Ölen sürücülerin, 26’sının emniyet kemerinin takılı olduğu, 63’ünün takılı olmadığı, 160’ının emniyet kemeri takma zorunluluğunun bulunmadığı, 766’sının ise emniyet kemeri kullanım durumunun belirsiz olduğu TUIK tarafından raporlandı. Yaralanan sürücülerin, 826’sının emniyet kemerinin takılı olduğu, 489’unun takılı olmadığı, 21.264’ünün emniyet kemeri takma zorunluluğunun bulunmadığı, 67.498’inin ise emniyet kemeri kullanım durumunun belirsiz olduğu anlaşılmıştır.Veriler böyle gelince, akıllara, trafikte emniyet kemeri takma zorunluluğu bulunmayan ve ölen 160 sürücü ile yaralanan 21.264 sürücünün hesabını sormak, sorumluları araştırmak geliyor."
EMNİYET KEMERİ HERKES İÇİN ZORUNLU OLMALI
Hukuksal düzenlemenin koruyucu tertibat kullanımında negatif ayrımcılık içerdiğine dikkat çekilen raporda, Dünya Sağlık Örgütü’nün yaralanmaların önlenmesi programı kapsamında ele aldığı yol güvenliği kriterlerinin, “istisnasız her sürücü ve yolcu için koruyucu tertibat kullanımı”nı gerekli görürken, Karayolları Trafik Kanununun 78'inci maddesinin “belirli sürücülerin ve yolcuların, araçların sürülmesi sırasında koruyucu tertibat kullanmaları zorunludur” hükmünü getirdiğine işaret edilen rapora şöyle devam ediliyor:
"İlgili Karayoları Trafik Yönetmeliği madde 150’de ise hangi sürücülere ve yolculara negatif imtiyazlar getirildiği listelenmektedir. Örneğin, Yönetmeliğe göre, yerleşim yeri içerisinde taksi ile yolcu taşımacılığı yapan sürücülerin emniyet kemeri takma zorunluluğu yoktur. Aynı şekilde, 1995 yılından önce imal edilmiş araçlarda arka koltuklarda seyahat eden yolcular da emniyet kemeri takmaktan muaftırlar.
Emniyet Genel Müdürlüğü’nün 150. maddede değişiklik yapılması çalışmalarını 2011 yılından beri sürdürdüğü bilinmektedir. Maalesef çalışmalar hem çok yavaş ilerlemektedir hem de sivil toplum kuruluşları ve genelin taslak hazırlama sürecine katılımına kapalı sürdürülmektedir. Yasa ile yönetmelikte ilgili değişikliklerin daha fazla insanımızın mağduriyetini önlemek üzere ivedilikle gerçekleştirmesi beklentimizdir. Dünya kriterlerine uygun bir düzenlemeyi hep birlikte alkışlamak için hevesle bekliyoruz."