Elektrikli Mini ile ilk tecrübe

Elektrikli Mini ile test sürüşünün fotoğrafları

Mini'nin elektrikli versiyonu Türkiye'ye henüz üç gün önce geldi. Araçlar 26 Ekim'de Türkiye'ye indi, 27 Ekim'de gerekli hazırlıklar yapılıp şarj oldu ve 28 Ekim'de de ben direksiyona geçtim. Yani aracı Türkiye'de ilk kullanan kişi oldum. Bir kere bu açıdan çok heyecan vericiydi...

Test aracının rotası belli. Yeşilköy'deki CNR Expo'nun önünden bineceğiz, oradan havaalanı, Yeşilköy, Sahil Yolu, Galleria ve geri dönüş. Yaklaşık 12 km'lik bir parkur.

Araçta yalnız değilim. Yanımda Almanya'dan arabayla birlikte gelmiş uzman bir teknisyen de var. Önümüzde ise normal motorlu bir Mini ne olur ne olmaz diye kollama vaziyetinde.

NE SES NE SEDA

Araçta ilk şoku çalıştırma düğmesine basınca yaşıyorum. Start/stop'a basıyorum, ama hiçbirşey olmuyor. Yanımdaki arkadaşa 'ne iş?' der gibi bakıyorum, o da bana 'it's ok' diyor. Tamam yani, sorun yok. İyi ama ses de yok.

Dakika 1 gol 1. Elektrikli motorlar çok sessizdir, hiç boşuna bir motor hırıltısı duymak için kendinizi zorlamayın.

Benim kullandığım Mini'de 150 kw elektrikli motor var. Biraz daha anlaşılır hale getirelim, motorun gücü tam 204 beygir.

Normalde elektrikli araçların çok güçlü olması beklenmez ama bu araç basbayağı güçlü kuvvetli bir araç. 204 beygir gücü size sonuna kadar hissettiriyor. Mesela 0'dan 100 km hıza sadece 8.5 saniyede çıkıyor. Ama hiç bağırmadan, sessiz sedasız...

Araç otomatik vites fakat elektrikli araçlarda bizim bildiğimizden farklı bir sistem var. Vites değiştirme gibi bir olay yok. Hızlanma motora aktarılan voltajla oluyor. Yani vites sadece aracın ileri mi geri mi gideceğini belirliyor. Ne bir devir saati ne başka birşey...

İSTANBUL'DA NE KADAR İŞE YARAR?
 
Aracın menzili 140-170 km arasında değişiyor. Eğer çok hızlı kullanırsanız şarjı daha çabuk tüketiyorsunuz.

Menzili aşağı yukarı belli ya, bence hiç İstanbul'a göre değil. Çünkü trafikte kaldığınız anda yavaş yavaş o şarj akıp gider siz de trafiğin ortasında kalırsınız.

'Öyle değil mi?' diyorum yanımdaki teknisyene, bana 'olur mu hiç öyle şey?' der gibi bakıyor. Gerçekten de olmazmış, hatta sıkışık trafikler bu araçların şarj ömrü açısından daha iyiymiş. 'Nasıl yani?' diyorum, çok basit bir şekilde anlatıyor...

Olay şöyle oluyormuş...

AYAĞI GAZDAN ÇEKİNCE ŞARJ OLUYOR

Bu araçlarda ayağınızı gazdan çekerseniz fren görevi görüyor. Yani yavaşlamak için illa frene basmaya gerek yok. Ya da atayım boşa gitsin diye bir durum da yok. Gaza basmazsanız araba hemen yavaşlıyor ve duruyor. Ve ayağınızı gazdan çektiğiniz anda elektrik motoru bir jeneratör gibi hareket etmeye başlıyor. Biraz teknik olacak ama, motor frenleme gücü üretip kinetik enerjiden geri kazanılan enerji ile aküyü geri besliyor. Bu da aracın menzilini artırıyor. Hem de yüzde 20'ye varan oranda.

Kısaca trafikte benzin biter ama elektrikli araçların şarjı artar...

KALAN KM'Yİ GÖSTERİYOR

Şarj göstergesi hemen direksiyonun arkasında yer alıyor. Genelde araçların hız göstergelerinin olduğu bölümde. Gösterge 0-100 aralığını gösteriyor. 100 tam dolu hali. Kullandıkça şarjın da ne kadar azaldığını takip ediyorsunuz. Aynı anda kalan şarjla kaç km yol gidebileceğinizi de görüyorsunuz. O da dijital bir şekilde göstergenin altına konumlandırılmış.

Gaza basarken kaç birim şarj harcadığınızı görebiliyorsunuz. İbre yukarı doğru çıkıyor. Gazdan çekince de ibre aşağıya
iniyor, yani akü şarj oluyor.

Aracın son hızı saatte 152 km. Ama bunun sınırlandırılmış bir hız olduğunu belirtelim. Yoksa çok daha yukarılara çıkabilir. Fakat mevcut teknoloji ve şarj süreleri ile şimdilik bu kadar.

Tam bir şarj, ev elektriği ile ortalama 8 saatte gerçekleşiyor. Hızlı şarj üniteleri ile bu süreyi 2 saate indirmek mümkün.

Mini'nin bu elektrikli modellerinden şimdiye kadar 620 adet üretilmiş. Bir nevi seri test aracı üretimi. Araçların çoğu da ABD'de. Belki 2011 sonu ama muhtemelen 2012 başında seri üretim başlayacak. En kısa sürede Türkiye'ye de gelecek. Fakat fiyat seviyesi ne olur derseniz o konuda şimdilik en ufak bir bilgi yok. Gelince göreceğiz...

SON SÖZ

Hayatımda ilk defa bir elektrikli otomobil kullandım. Aracın sessizliği gerçekten çok şaşırtıcı. Benzer şekilde performansı da.

Bu araçların daha çok trafikte 'idare etmek' için yapıldığını düşünüyordum ama kanlı canlı, güçlü kuvvetli bir Mini ile karşılaştım. Kullanıcıların performans taleplerine kesinlikle cevap verebiliyor.

Şimdilik en büyük olumsuz yanı menzili. Tüm elektrikli araçlar aynı sıkıntıyı yaşıyor. Fakat bu sorun ileriki vadede kesinlikle aşılacak. Bu kadar yatırım boşa değil.

İlk çıkan cep telefonları gibi düşünün. 3-4 saatte şarjı bitiyordu. Bunlar da aynı, henüz herşey başlangıç noktasında. Daha gidecek çok yol var. Önümüzdeki yıllarda çevreyi kirletmeyen bu elektirikli araçlardan çok daha fazla görmeye başlayacağımız da kesin...

eguler@hurriyet.com.tr