Çiğdem TOKER
Oluşturulma Tarihi: Şubat 16, 2006 00:00
Başbakan Tayyip Erdoğan, ‘Elektrik faturalarından 240 milyon dolar tutan TRT payı kalksın’ diyen işadamlarına ‘Haklısınız ama kaldıramayız. TRT gibi kurumlar yaşamalı. Bizden önce orayı doldurmuşlar. TRT artık yeni eleman almayacak. Mevcut şişkin kadroları da kendi sürecinde azalıyor’ yanıtını verdi.
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, yıllık tutarı 200 milyon doları aşan elektrik faturalarındaki yüzde 2’lik TRT payının kaldırılmasını isteyen sanayicilere ‘Haklısınız. Ama kaldıramayız. TRT gibi kurumlar yaşamalı’ yanıtını verdi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nce (TOBB) düzenlenen 3. Ekonomi Şurası’nın basına kapalı bölümünde işadamları, ‘TRT’de 8 bin 200 kişi çalışıyor. Özel sektörün en çok reyting alan kanalında ise bu rakamın 20’de biri kadar insan çalışıyor. TRT’nin reytingi ortada. Bu şartlarda sanayici neden TRT’ye elektrik payı ödesin?’ yakınmasına şu karşılığı verdi: ‘TRT gibi bir kurumun, var olması lazım. Evet bizden önceki hükümetler TRT’yi doldurmuşlar. Biz eleman alımını durdurduk. Bundan sonra yeni eleman almayacaklar. Mevcut kalabalık kadroları da kendi süreci içinde azalıyor.’
METİN DIŞINA ÇIKILMADI: Başbakan başkanlığındaki Ekonomi Şurası’nda, sekizi sektör, 13’ü de bölge temsilcisi olmak üzere, toplam 41 kişi konuştu. Konuşmacılar, önceden hazırlanıp çoğaltılmış basılı metinleri aynen okudu. Bu metinler de aynı anda ekrana yansıdı. İşadamlarının hazır metnin dışına hiç çıkmaması, şaşırtıcı bulundu. Sorun anlatırken daha kuvvetli ifadeler beklenirken, herkesin yumuşak bir üslup kullanması ‘Şura (lan) tartışmasının hemen ertesine rast geldiği için psikolojik atmosfer nedeniyle bir çekingenlik mi yarattı?’ yorumlarını akla getirdi.
TEDBİR SÖZÜ VERMEDİ: TOBB Başkanvekili Halim Mete bu sorumuza ‘Hayır, bizim suni gündemlerle işimiz olmaz, ekonomiyle ilgileniriz’ yanıtını verdi. Mete, ‘Başbakan, sorunları dinledikten sonra size herhangi bir tedbir sözü verdi mi?’ sorumuza ‘Hayır. Ama Sayın Başbakan çok nazik ve ilgiliydi’ yanıtını verdi. Halim Mete, ‘Herkes metin okumuş. O zaman bu kadar kapsamlı bir toplantıya ihtiyaç var mıydı? Bu toplantıyı yapmasaydınız, Sayın Başbakan’a metin gönderseydiniz aradaki fark ne olurdu?’ sorumuza ise şu yanıtı verdi:
BAYRAMDA EL ÖPME GİBİ: Biz bayramlarda bir kutu çikolata alıp büyüklerimizin evine el öpmeye giderdik. Şimdi bayram kutlamaları cep telefonundan yapılıyor. Bu da onun gibi. Eğer toplantı yapmayıp sadece raporları Başbakan’a gönderseydik, sms göndermiş gibi olurduk.
TEK KAZANIM: Ekonomik Şura’nın işdünyası açısından en önemli kazanımı, tekstil, hazır giyim ve deri sektörü için hükümetin özel bir gündem maddesiyle toplantı yapması sözü oldu. Sektör temsilcileri söz aldıklarında, sektörün yüzde 30’lara gerilediğini, bu yılın kötü geçeceğinin belli olduğunu ve bu sorunların birkaç dakikada anlatılacak nitelikte olmadığını söyleyince Başbakan Erdoğan, üç sektörü içine alan ayrı bir toplantı yapılması sözünü verdi.
GELİR AZALTICI TEDBİR: Büyük bir oda başkanı Hürriyet’e, Şura atmosferini ‘Sıcak temas, yüzyüze gelmek elbette iyi. Başbakan da bizi sonuna kadar dinledi ama sıkıntılarımızın kaynağı olan başlıklardan hiçbiri için (şunu indirelim, kaldıralım) demedi. Bir kez daha anladık ki, hükümet gelir azaltıcı gördüğü hiçbir tedbire yanaşmıyor’ diye değerlendirdi.
Stopaj zirvesinden ‘bir daha konuşalım’ çıktı
GELİR İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) menkul kıymetlerden kesilen yüzde 15 stopajın türev piyasalarda yolaçtığı sorunlar nedeniyle düzenlediği toplantı, ‘Bir daha biraraya gelip konuşalım’ diye sonuçlandı. Gelir İdaresi Başkanvekili Osman Arıoğlu başkanlığında önceki gün yapılan toplantıya, ADR (American Depositary Receipt) alım-satımında ‘ajans’ konumundaki yabancı bankalar, SPK, İMKB, Türkiye Sermaye Piyasaları Aarcı Kurumlar Birliği’nden temsilciler katıldı. GİB yetkilileri, konunun iki temel tarafına da söz vererek konuşmacıları dinledi. ADR/GDR/DR’lerin ihraç edildiği ABD İngiltere gibi ülkelerde vergilendirildiğini belirten yabancı banka temsilcileri, bunlar karşılığında alınan Türk menkul kıymetlerinden yüzde 15 kesilmesinin ‘mükerrer’ olduğunu söylediler. Bu nedenle GİB’in yayımladığı Stopaj Tebliği’nde değişiklik talep eden yabancı bankalar, ADR’lerin yüzde 15 vergiden muaf olması gerektiğini dile getirdi. Buna karşılık aracı kurum temsilcileri ise yüzde 15 stopajın kaldırılmasından yana olmadıklarını belirtti. Hürriyet’e bilgi veren yetkililer, ‘Olumlu ya da olumsuz denebilecek bir sonuç çıkmadı. Bu bir dinleme toplantısıydı. Bugünden yarına bir değişiklik görünmüyor. Ancak uygulamanın daha adil olması yönünde adımlar atılabilir. Bunun için de yakında ikinci bir toplantıyla tekrar biraraya gelinecek.’