Güncelleme Tarihi:
İstanbul'un Anadolu yakasının elektrik dağıtımını üstlenen Aktaş Elektrik'in yöneminine el konulması olayı, Başbakanlık'ın kesin tavrıyla gerçekleşti. Başbakanlık, ‘‘26 trilyon lira borcu olan Aktaş'la ilgili davalardan vazgeçilmeyecek’’ kararı verdi. Sonuçta, Hükümet Danıştay'dan çıkan ‘‘yürütmeyi durdurma’’ kararına da uydu.
Başbakanlık, devlete 26 trilyon lira borcu bulunan Aktaş'ın, TEAŞ ile ‘mahsuplaşma’ yöntemiyle anlaşsa bile, süren davalardan vazgeçilmemesini istedi. Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun, iki kurum arasındaki hesaplar için masa başında anlaşma sağlansa bile, TEAŞ'ın, Aktaş aleyhine açtığı davalardan vazgeçilmemesi yönündeki yazısına, Başbakanlık 29 Eylül 1999 tarihinde olur verdi. Kamu çıkarlarını koruyan nitelikteki bu karar, Başbakanlık Teftiş Kurulu tarafından, birkaç gün önce TEAŞ Genel Müdürlüğü'ne gönderildi.
Başbakanlık olurunun; Elektrik Mühendisleri Odası (EMO)'nın açtığı davada verilen yürütmeyi durdurma kararı nedeniyle, Enerji Bakanlığı tarafından yönetimine el konulmasından bir hafta önce verilmesi dikkat çekti.
İstanbul Anadolu Yakası'nın elektrik dağıtımı için 10 yıl önce ‘görevli şirket’ olarak görevlendirilen Aktaş Elektrik, ‘işletme hakkının devir sözleşmesini’ ise dönemin Türkiye Elektrik Kurumu ile 1990 yılında imzalamıştı.
İki taraf arasında imzalanan Enerji Satış Anlaşması'na göre ise Aktaş ile TEK (şimdiki TEAŞ)'ın her yıl biraraya gelerek, karşılıklı alacak ve borçlarını, ‘mahsuplaşma’ adı verilen yöntemle çözmeleri gerekiyor.
Ancak, her iki taraf da birbirinden alacaklı olduğu gerekçesiyle, birbirleri aleyhine sayısız dava açtı. Ve anlaşmanın emredici hükmü olan ‘mahsuplaşma’, aradan geçen 9 yıla rağmen, sadece bir kez, 1994 yılında yapılabildi. Bu işlemden sonra da anlaşmada yer almamasına karşın, dönemin Yönetim Kurulu kararıyla TEAŞ, Aktaş aleyhine açtığı davalardan vazgeçti.
Ancak, bu yöntem TEAŞ'ın aleyhine işledi. TEAŞ'ın açtığı davalarda alacak konusunun üzerine, yasal ve gecikme faizleri ve cezalar eklenmesine karşın, ‘mahsuplaşma’ işleminde TEAŞ, kendi alacağını sadece ‘net tutar’ üzerinden aldı. Bu da davayı kazanma ihtimali dikkate alındığında, verilecek karardaki tutarla kraşılaştırıldığında, TEAŞ'ın alacağı paranın oldukça düşük düzeyde kalmasına yol açtı.
Bundan sonra Aktaş ile TEAŞ, 1995, 96 ve 97 yıllarına ilişkin ‘mahsuplaşma’ işlemleri üzerine çalışmaya başladı. Yetkililer, kısa bir süre öncesine kadar, ‘mahsuplaşma’ işlemlerinin sonuçlanacağını belirtmişti.
Ancak Başbakanlık Teftiş Kurulu, 1994 yılı mahsuplaşmasının ardından, davaların geri çekilmesi sonucu TEAŞ'ın zarara uğradığını dikkate alarak bir yazı hazırladı. Yazıda ‘mahsuplaşma işlemi uygun görülse bile, davalardan karşılıklı olarak vazgeçilmemesi uygun görülmemiştir’’ denildi.
Yetkililer, Aktaş'ın TEAŞ'a olan toplam 30 trilyon liralık borcunun, sadece 4 trilyon lirasını ödediğini belirtiyor.
İKTİSADEN ÇALIŞMIYOR
Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu, kararında Aktaş hakkındaki soruşturma raporlarındaki şu saptamalara yer verdi:
Aktaş Elektrik, herhangi bir şartname hazırlanmadan,ihale yapılmadan, açıklık ve rekabet sağlanmadan görevlendirilmiştir.
Şirketin fiili görev yaptığı 1997 yılına kadar mahsuplaşma yapılmamıştır. 1994 yılında yapılan mahsuplaşma usulsüzdür. Şirket 1994 yılında kar etmesine rağmen zarar göstererek, karını 1995'e aktarmıştır.
TEAŞ'ın şirkete elektrik satış fiyatı bin 165 lira olmasına karşın İstanbul Avrupa Yakası için TEAŞ'ın, TEDAŞ'a elektrik satış fiyatı bin 196 liradır. Dolayısıyla Aktaş, TEDAŞ'a göre iktisaden çalışmamaktadır.
Aktaş'ı TEAŞ, TEDAŞ ve BEDAŞ yönetecek
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) avukatı Gökhan Candoğan'ın açtığı davada verilen yürütmeyi durdurma kararı uyarınca Aktaş'a el koyan Enerji Bakanlığı, esas hakkındaki karar çıkıncaya kadar şirketi yönetecek. Şirketi, TEAŞ, TEDAŞ ile TEDAŞ'a bağlı BEDAŞ (Boğaziçi Elektrik Dağıtım A.Ş) yetkililerinden oluşturulacak yeni bir yönetim kurulu yönetecek. Anadolu Yakası'nın elektrik faturalarını artık Aktaş değil, TEDAŞ toplayacak.
Aktaş: İşimizin başındayız
ENERJİ ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer'in, Danıştay Nöbetçi Dava Daireleri Genel Kurulu'nun yürütmeyi durdurma kararı doğrultusunda Aktaş Elektrik'e el konulduğunu açıklamasına karşın, şirket yetkilileri bu yönde şu ana kadar herhangi bir işlem olmadığını bildirdiler.
Aktaş Elektrik Genel Müdür Yardımcısı Akif Dinçer, yürütmekte oldukları İstanbul Anadolu Yakası'nın elektrik dağıtımına ilişkin sözleşme hakkında verilen yürütmenin durdurulması kararı doğrultusunda, Bakanlığın el koyma işlemine yönelik olarak kendilerine henüz bir bildirimde bulunmadığını açıkladı. Dinçer, el koyma yönünde bir işlem olmadığını ve işlerinin başında olduklarını söyledi.
Yalova: Yargı kararına saygı duymamız gerek
Devlet Bakanı Yüksel Yalova, Danıştay'ın görevlendirmeye ilişkin yürütmeyi durdurma kararına bağlı, Aktaş Elektrik Ticaret A.Ş'nin yönetimine el konulmasıyla ilgili olarak, ‘‘Türkiye bir hukuk devleti ise hukuk devletinin en önemli kurumlarından biri olan yargı organının kararına da, yürütme saygı duymalıdır’’ dedi.
Yalova, Petkim Genel Müdürlüğü ile Ataköy Turizm Tesisleri Ticaret A.Ş.'nin depremzedelere yardım çekini aldıktan sonra, makamında, gazetecilerin özelleştirmeyle ilgili sorularını yanıtladı. Yalova, şunları söyledi: ‘‘Özelleştirmeyle ilgili Anayasa değişiklikleri öncesi ve sonrasını iyi ayırt etmemiz lazım. Aktaş ile ilgili işlemler Anayasa değişikliklerinden yıllar önce yapılmış işlemlerdir. Anayasa değişiklikleri yapılıncaya kadar da, yargı organları, özelleştirme işlemlerinin Anayasa'ya aykırı olabileceği şeklinde bir endişeyi fazlasıyla taşımışlardır. Bugün için öyle bir muğlaklık söz konusu değildir. ’’
Hukuki geçerliği olmayan metin
AKTAŞ Elektrik ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı arasında imzalanan ‘görev verme sözleşmesi’ 24 Kasım'da 10. yılını dolduracak. Sözleşme, 1984 yılında çıkarılan ‘‘TEK Dışındaki Kuruluşların Elektrik Üretimi, İletimi, Dağıtım ve Ticareti ile görevlendirilmesi Hakkında Kanun’’ a dayalı olarak imzalandı.
Aktaş, TEK ile 30 Mart 1990 tarihinde imzaladığı ‘İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi’ ile de İstanbul'un Anadolu Yakası'nın dağıtımını üstlendi.
1993 yılında Vahap Eycan'ın Danıştay'da açtığı dava sonucu, Aktaş Elektrik'in sözleşmesi iptal edildi. Ancak karar Enerji Bakanlığı'nca uygulanmadı. Geri dönük olarak geçerli olan Danıştay kararı uyarınca, Aktaş Elektrik, aslında 9 yıldır hukuki geçerliliği olmayan bir metne göre faaliyet gösteriyor.
1997 yılında Bakanlar Kurulu'nun aldığı bir kararla, Aktaş Elektrik'in sözleşmesi yenilendi. Elektrik Mühendisleri Odası, bu kararın iptali aleyhine açtı. EMO avukatı Gökhan Candoğan dava dilekçesinde, Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun Aktaş'ın usulsüzlerinden sözeden raporuna yer verdi.
Borsada Aktaş bir aydır kapalı
Danıştay'ın görevlendirmeye ilişkin yürütmeyi durdurma kararına bağlı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından yönetimine el konulması kararlaştırılan Aktaş Elektrik Ticaret A.Ş.'nin yöneticileri Ankara'ya gitti. Bu arada, Borsa Başkanlığı, şirketin hisse senedinin sırasını 6 Eylül 1999'da geçici olarak kapatmıştı. Şirketin hisseleri, halen borsada işlem görmüyor.